G.Saray-Samsunspor maçının ayrıntılarına, doğrularına veya yanlışlarına girmeden önce, bana göre maçın ana fikrini yazayım önce… Konuk Samsunspor, orta sahada kazandığı veya oraya gelen toplarla hücuma çıkışta ve de etkili oluşuyla dikkatleri çekti. Ama aynı Samsunspor savunmada hayli acıklı bir durumdaydı. Ne rakibi kollama, ne kademe, ne de başka bir çeşit savunma becerisi… Hiçbiri yoktu! Bunlara karşılık ev sahibi G.Saray, hayli kalabalık seyircisi önünde yukarıda değindiğim Samsunspor fotoğrafından çok farklı olarak hem önde, hem ortada, hem arkada iyi organize olup savunmayı da hücumu da iyi sergiledi... Ortaya da tabeladaki skor çıktı.
Diyeceksiniz ki, “Samsunspor iki gol attı ama…” Doğru da, her iki golde de Muslera’yı yanıltan, kendi savunmasına çarpan toplardı.
Tabii bir bölüm de İcardi’ye ayırmak lazım… Maçı anlatan arkadaşın
G.Saray’da başta Abdülkerim olmak üzere, savunma oyuncuları görevini yaparken, manşetlere taşınmış Tete, ilk on birde sahadaydı ama koca oyunda tek bir orta dahi atamayacaktı. Onun yerine oyuna giren Ziyech çok şey fark ettirdi.
Okan Hoca bazı oyuncu değişikliklerinde sanıyorum Avrupa kupasında oynayacağı maçı düşünüyordu. Samsunspor’a bir daha dönecek olursak; hocanın bir an önce ya yeni bir savunma ekibi oluşturması gerekecek ya da eldekilere yukarıda bahsettiğim eksiklikleri öğretecek, başka çaresi yok...
MAÇIN ADAMI: Abdülkerim