İki maçta altı puan yaptılar. Osimhen ve İcardi’nin dönüşleri G.Saray’a daha da fiyaka getirdi.
Son şampiyon Galatasaray deplasmandaki Gaziantep zaferinden sonra kendi kalabalık seyircisi önünde lige bir daha dönen bir Karagümrük buldu. O Karagümrük ki maçın daha erken saatlerinde bir oyuncusunu kaybederek 10 kişi kaldı. Bu durum, Karagümrük takımının her tarafa doğru etkili oynar gibi gözüken yapısını kendi alanına birikerek oynamaya dönüştürdü.
İşte bu oluşum Galatasaray takımının topa tamamen hâkim olarak rakip sahaya fazla adamla yerleşimini sağladı. Ama bu sunulan büyük avantaj Galatasaray’a 2-0’a kadar sayısız fırsat yakalamak gibi bir şans getirmedi.
Lemina’nın ve Sara’nın orta alanda top gezdirmeleri, Torreira ile birlikte hoşa giderdi ama rakibin kalabalığını eksiltebilecek bir yaklaşım sunmadı. Ve Karagümrük kaleci Günay’a takılmasa acaba şampiyon kazaya uğrar mıydı? Tabii ki 74. dakikada Fatih topu kendi kalesine 2-0 yapınca, maç orada bitti. İcardi’nin golü de süs oldu diyebiliriz.
Bu arada benim bir türlü anlam veremediğim, Karagümrük’ün yabancı kalecisinin illa ki rakibin markajındaki ceza sahası üzerindeki oyuncusuyla oyun kurma ısrarı. Zaten bu ısrar da Galatasaray’ın üçüncü golünü getirdi. Şimdi iki maçta altı gol ve altı puanlı bir şampiyon var karşımızda. Hele ki İcardi ile Osimhen’in oynayabilecek durumda oluşları baya fiyaka getiriyor.
Minik bir cümle de Günay için söyleyeyim. Muslera’dan sonra ne kadar Galatasaraylı varsa eyvah diye sızlanırken Günay, “Yapmayın ben varım” diyor. Tabii ki Abdülkerim ve Davinson ile sağlam bir ikiliyi devam ettiriyorlar.
Maçın adamı: Abdülkerim
Kemal Belgin'in önceki yazıları...