F.Bahçe’nin olağanüstü kongresi bence iyi bir kalabalıkla gerçekleşti. Adaylar; son başkan Ali Koç ve daha önce yönetimlerde bulunmuş Sadettin Saran idi. Ve sonuçta Saran az bir farkla başkan seçildi. Hayırlı olsun diyeceğiz tabii ki. Bir de şu Rus santrforun transferindeki karmaşayı açıklarsa daha başka kutlarım!
F.Bahçe’nin Kasımpaşa maçını izlerken bir şeye çok dikkat ettim. Neye dikkat ettiğimi merak etmişsinizdir. Sarı lacivertli takımın formasında tek bir tane yıldız dahi yoktu! Ama mağazalarda vatandaşlara satılan kulübün her yerinde nerede F.Bahçe ismi geçiyorsa hep beş yıldız oluyor. Yapmayın, bu inadınızdan vazgeçin ve üç yıldızı takın!
Fatih Tekke hocanın başında olduğu Trabzonspor, ancak bir gol atıyor ve son iki maçta da aynı şekilde karşılık görüyor. Tabii ki namağlup devam etmek güzel bir şey ama 3 puan uygulaması çıktıktan sonra beraberliğin pek işe yaradığını söyleyemem. Sanıyorum Fatih Hoca da aynı kafadan giderek birden fazla golle galibiyeti sunacaktır.
G.Saray, Şampiyonlar Ligi maçında hem de rakip sahada 1-0 öne geçtikten sonra beş tane yedi be! Ha, Barış Alper o boş kaleye atsa 2-0’dan sonra ne olurdu, bilemeyiz ama bu takım kurgusu yapılan değişiklikler sanıyorum yine bir acı mağlubiyetin temelini oluşturacak! Şimdi ben bu yazıyı geçtiğimiz pazartesi oynanan maçtan önce yazıyorum. Bütün G.Saraylıların beklentisi başta Barış Alper’in santrfordan çizgiye alınışıdır. Savunmada da tedaviye ihtiyaç gözüküyor.
Bizim gazetenin dünkü spor sayfasında “Güvenoyu, zeytindalı” diye bir başlık vardı. Bu başlığın sahibi de Dursun Özbek diyeceğim. Galatasaray Başkanı, Ali Koç’la yaşadıkları gerginliğin artık son bulduğu umuduyla bu lafı etmişti. Tabii ki yeni başkan Saran da umarız bu yolda yürüyecektir.
Yine bizim gazetenin son araştırmalarından birinde Galatasaraylı İcardi’nin 57 dakikada bir gol attığı ortaya çıkmış. Eh, o yaştaki bir uç adamı için, hiç de fena bir oran değildi. Hele hele Osimhen’in yokluğunda.
G.Saray, karşısında belki de düne kadar en organize, en dirençli Konyaspor’u buldu. Tabii ki buna rağmen Yunus, İcardi ve Torreria’nın şık golleriyle 3-0’ı buldu. Ama ya sonra? Okan Hoca sanki mecburmuş gibi 5 oyuncusunu değiştirdi. Çıkanlara bir bakın. Yunus, Barış Alper, İlkay ve Torreira. Umut da cezayı kesti attığı golle. Okan Hoca, sorumu tekrar ediyorum. Bu beş oyuncu değişikliğini yapmaya mecbur musunuz?
Kemal Belgin'in önceki yazıları...