Şampiyonlar Ligi müziğinin notalarını unutmuş, melodisini hayal meyal hatırlayan Fenerbahçe, bunun sebeplerini merak edenlere dün sahada gerekçeli bir anlatım sundu.
Jose Mourinho, “Fenerbahçe bir Avrupa Ligi takımı” dediğinde köpürenler, asıl sorumluyu görmezden gelmekte, son 7 yılda olduğu gibi…
Geçen sezonki kadrosundan önemli kayıplar yaşayan, sahaya 5 yeni oyuncuyla çıkan Feyenoord’un Fenerbahçe karşısında çok da kasmadan kazanmasıyla ilgili söylenecek çok şey var da, durum 90 dakikadan ibaret değil!
Sayın Ali Koç göreve geldiğinden beri, transferde inanılmaz hatalar yapan Fenerbahçe, 8. sezona da aynı istikrarla girdi.
Geçen sezonu 31 Mayıs’ta kapatan sarı lacivertlilerin, ihtiyaçları da, önündeki takvim de belli olmasına rağmen takım yine inşa edilemedi.
Brown, Duran, Skriniar, Semedo transferleri yapıldı ama Mourinho’nun da sık sık vurguladığı gibi geç kalındı.
Takımın sol açık, orta saha ve oyun kurucu arayışları ise hâlâ devam ediyor.
Konuşmaya gelince mangalda kül bırakmayanlar, icraat vaktinde lafla peynir gemisi yürütmeye çalışıyor.
Sonuç?
Evet geçen sezon henüz ikinci maçta eleştirmeye başladığım Jose Mourinho da masum değil.
Ancak dün hocanın elindeki malzemeye, bu eksik malzemenin de rötarlı sunumuna baktığımda Portekizliye de kızamıyorum.
Belki doğru kadro kurulacak ama yine atı alan Üsküdar’ı geçecek gibi.
Kendi evinde, bu Fenerbahçe’ye çok daha fazlasını atmayarak tur ümidi veren Feyenoord Kadıköy’de pişman olabilir.
Ancak Fenerbahçe bu hâliyle en fazla play-off görür.
Ben Jose Mourinho kadar da hayalperest değilim. Bu takım en fazla Süper Lig kovalar.
Maçın adamı: Hadj Moussa