Çelişki!

Politika ilginç bir arena gerçekten…

 

Üniversitede bir hocamız “Politika baştan ayağa bir çelişkidir” derdi. Gençlik yıllarımda bu tespite bazı itirazlarım vardı lakin şimdi anlıyorum ki politika tepeden tırnağa çelişki imiş!

 

Ülkemizde siyaset ve politika bir arada ve aynı anda kullanılıyor. Ancak politika Batılı, siyaset ise Doğulu bir kavram olup Türkiye’de aynı anlama gelecek şekilde kullanılıyor. 

 

Bir ideolojiye dayanmadan yapılan siyasetin bir çelişkiden ibaret olduğu ortada zira siyaset yürüyüşünde menfaati için, ikbal, mal ve mansıp için durmadan şerit değiştiren insanları gördükçe siyasetin bu iklimden çıkacağını da düşünmüyorum.

 

Siyasetin kendisi çelişki olduğundan da ortaya konan icraatlar da çelişkili oluyor... Bu kadar lafı niye söylüyorum? Niye bu mevzularda sık sık yazı kaleme alma ihtiyacı duyuyorum? Çünkü çok korkuyorum! Ülkem adına, geleceğimiz adına sosyolojimiz adına büyük korkularım var da ondan!

 

Aslında bu konuda mükerrer sayıda yazılar yazdım. Yine yazacağım.

 

Ülke sosyolojimiz alarm veriyor ve siyasetçilerimiz hâlâ kayıkçı kavgasında. Oy devşirmek için kadınların kılık kıyafeti üzerinde tartışıyorlar olmadık sözler söylüyorlar birbirlerine. Oysa bilmiyorlar ki Müslüman Türk aile hayatımız büyük depremlere maruz kalmış, yıkılıyor! Ayrılıklar, boşanmalar, kavgalar, cinayetler, yozlaşmalar almış başını gidiyor.

 

Siyasilerin sadece bir gün gazetelere, televizyonlara bakmaları yeterli! Yanı başlarına bakmaları bile kâfi! Kadınlarımızın ve erkeklerimizin hâli pürmelalini görebilirler. Ahlaki yozlaşmanın nereye kadar vardığını görsünler, tartışsınlar, konuşsunlar istiyoruz. Ancak inatla görmüyorlar! Herkes kör, sağır ve dilsiz bu mevzularda!

 

İşte buyurunuz bir örnek hikâye: 23 yaşındaki genç bir kadın, yaşları 1 ila 6 arasında 4 çocuğunu soba yanan odada uyutup, T…K denen bir mezbelelik sosyal medya uygulamasında tanıştığı, farklı bir şehirde yaşayan 15 yaşındaki oğlana kaçıyor. Yol gitmez kervan geçmez bir dağ köyüne T…K gitmiş, gidebilmiş! Kadının kaçtığı oğlanın babası "biz kendisine dinî nikâh kıyacağız" diyor...

 

Eğitimsizlik diz boyu. Ahlaksızlık ve çürümüşlük öyle boyutlara varmış ki ekonomide arşa ulaşsak da bir gün hiçbir işe yaramayacak! Yalan haberden korkalım evet, cezalandıralım da. Yalan yanlış haberlere yönelik dezenformasyon yasasını çıkardık da bu ahlaki bozulmaya yönelik sosyal dejenerasyon yasasını ne vakit çıkaracağız? Gerçekten de çok merak ediyorum.

 

Nikâhsız evliliklere, bozulmuş aile yapısına yönelik birtakım tedbirlerin alınması çok mu zor? Bunun bir yaptırımı olmayacak mı? "Kadın ne yaparsa mubahtır" anlayışından vazgeçilmeli. Erkek de kadın da yanlışında da doğrusunda da müsavidir! Kadınlara yönelik pozitif ayrımcılık felaket getiriyor bunu herkes bilsin! Yukarıdaki hikâyenin kahramanı olan o kadın ve benzerlerine yönelik ciddi bir yaptırımın olması gerekir ki cümle cihana örnek olsun! Bu olaylar tekrar edilmesin.

 

En önemlisi de ısrarla talep ediyorum.

 

8-9 şiddetindeki deprem kabilinden yuvaları yıkıp geçen T…K denen uygulama acilen bu ülkede yasaklanmalıdır. Hindistan, Pakistan, ABD ve Rusya gibi birçok gelişmiş ülkede yasaklanmış bu sosyal medya uygulaması bunca tahribata rağmen neden kapatılmıyor? Twetter, Facebook gibi uygulamalarda utanç dolu etiketler açıp TT olacak kadar çoğalan hesaplar için de herhangi bir yaptırım olmayacak mı?

 

Sorular sorular…

 

Ne diyorduk?

 

Siyaset veya politika baştan ayağa çelişkidir!