Kale yıkılırsa…

Kadın kaledir…

 

Hem toplumun hem ailenin hem de insanlığın kalesidir. Çocuğu, aileyi, toplumu çekip çeviren kadındır. Kadın, ailenin de ülkenin de bereketidir, güvencesidir. Aileyi aile yapan kadındır. Çocuğu yetiştiren ve ona karakter kazandıran da kadındır. Kadın imajı o ülkenin bekası için de en önemli emaredir!

 

Bunları neden söylüyorum?

 

Aile mahkemesi tutanaklarına bir bakınız lütfen, ne göreceksiniz? Son yıllarda tırmanan boşanmaların birincil nedeni ne şiddetli geçimsizlik ne de ekonomik sıkıntılar! Ne yazık ki sosyal medya bağımlılığı ve oradan aileye uzanan yıkıcı hususlar almış başını gidiyor.

 

Özellikle TikTok ve Instagram adında kimi sosyal medya uygulamaları var. Ve bu uygulamalar bizim ülkemize geldiği günden beri tuhaf bir şeyler oluyor! Dağ köylerine kadar uzanan canlı yayınlar, kadının mahremiyetini buralarda sergilemesi, güya sosyalleşmeler, özel fotoğraf ve video paylaşımları öyle bir noktaya evrilmiş durumda ki bunun önü alınmazsa korkarım beş on sene sonra bazı konularda çok gecikmiş olacağız…

 

Dünyanın önde gelen pek çok ülkesi toplumsal ahlak ve güvenlik nedenlerinden dolayı TikTok uygulamasını yasaklarken bizim ülkemizde bu meseleye neden neşter vurulmadığını anlamakta gerçekten de güçlük çekiyorum.

 

Aile Bakanlığı neden bu konuda bir araştırma yapmaz? Üniversiteler bu meseleyi neden konuşmaz? Siyasiler gittikçe artan sosyal medya sorunlarına neden kulak vermez? Anlamıyorum.

 

Ve Aile Mahkemeleri… Sosyal medya uygulamalarındaki DM ve özel yazışmalardan oluşan ve bir şekilde elde edilen deliller, gizliliğin ihlali adı altında reddediliyor. Evli bir çiftin gizli ve özel hayatı olabilir mi? Yorum sizlerin… 

 

Türk ailesi yıllar yılı ‘en sağlam aile yapısı’ diye anlatılıyordu. Öyle değil mi? Peki ne oldu da yeni evli çiftler seneidevriye dolmadan mahkeme kapılarına koşuyor? Kadınlar neden boşanmak için çok istekli? Sahi ne oldu?

 

Sadece yeni evliler mi? Yirmi, otuz ve hatta kırk senelik evliler bile hiç tereddütsüz bir çırpıda boşanıyorlar ki bu boşanmaların ezici bir çoğunluğu ne yazık ki kadının isteğiyle gerçekleşiyor.

 

Bu boşanmaların sayısız nedeni var elbette. İhanet, sadakatsizlik maalesef başı çekiyor. Şiddetli geçimsizlik aslında pek çok sorunun ortak adı. Kapağı açılmamış bazı hususi konular ortalığa saçılmasın diye uydurulmuş bir kılıf!

 

Bakınız “dinî nikâh” cahil cühelanın elinde oyuncak olmuş durumda. Son zamanlarda özellikle kadın programlarında tanık olduğum çok ciddi bir husus var. Evli kadın, TikTok’ta tanıştığı ahlaksız adamın biriyle kaçmış. Bu arsız kadın çıkıyor, kaçtığı adamla ‘dinî nikâh” kıydıklarını söylüyor! Hiç kimse de bu yüzsüz ve arsız kadına söylemiyor ki yahu sen zaten boşanmadın; nikâhlı bir kadınsın, nikâh üzerine nikâh kıyılamaz, sen apaçık zina ediyorsun!

 

Zina kesinlikle suç olarak görülmeli ve somut bir cezası olmalıdır.

 

Bu ülkeye ne oldu böyle?

 

Her türlü ahlaksızlık kimi kesimlerde normalleşip kanıksanmış maalesef. Sıfır eğitimli insanlar sosyal medya uygulamalarında sosyalleşince sonuç böyle oluyor! Belki bu kabil hadiseler az da olsa eskiden de vardı lakin hiç kimse bunu normalleştirmiyordu! Bu fiili işleyenler uzun süre insan içine çıkamıyordu. Oysa şimdi ne kadın ne de erkek utanıyor!

 

Dilimin ucuna birikmiş, söylemediğim, yutkunduğum öyle vahim hadiseler var ki! Buradan ancak dikkat çekebiliyoruz lakin durum çok vahim bir düzeyde ne yazık ki. Merak edenler mahkeme tutanaklarına bakıp, avukatlara sorabilirler…

 

Beyler, Hanımlar, kale yıkılıyor! Kale yıkılırsa felaketimiz olur, haberiniz ola.

 

Artık sosyal medya denen faydasız şeye neşter vurma zamanı gelmedi mi?