Türkiye Gazetesi E-Gazete
Arama
Kaydet
a- | +A
Neymiş efendim? "Türkiye''de basketbol öyle abartıldığı kadar iyi değilmiş!. Kulüpler bazında ve o da yabancı basketbolcuların öncülüğünde bir gelişme görülüyormuş, işte o kadar!." "Basketbolu bilen" ya da "bildiğini yazıp söyleyen" bazı "anlı-şanlı" yazar-çizerlerimize, uzmanımıza, üstadımıza göre, Türkiye''de durum bu!.. Peki, öyle de, Fransa''da olanlar ne? İtalya''nın, Hırvatistan''ın, Bosna''nın bulunduğu gruptan "taktik bir mağlubiyetle" lider çıkan takımın formasında acaba "Türkiye" yazıyor mu? Daha da söyleyeyim; "Orhun''ların, Harun''ların sakatlıkları sebebiyle" gidemedikleri bir Avrupa Şampiyonası''nda, "İnanılmaz bir mücadele örneği veren", çok kişinin beklemediği "müthiş" sonuçları alan, "Hidayet''in de sakatlanmasına rağmen" İtalya''yı da "yenecek noktadan" geri dönen Türk Milli Takımı değil mi? Bir pantez açayım; "Bu Hidayet, hani şu Aydın Örs''ün Efes''inde nerede ise yok olup giden Hidayet mi, yoksa başka bir Hidayet mi?" Arada o kadar fark var ki, bir yabancı bu iki Hidayet''i, bu iki takımın birer maçında izlese, eminim ki, benim bu "acı esprime" hak verir ve döner Aydın Örs''e sorardı: "Sen nasıl bir hocasın?" Neyse, konumuz Aydın Örs ve Efes Pilsen değil!. Türk basketbolundan söz etmeye devam ediyoruz: Yıllar önceydi, basketbol takımlarımızda "oynamasına izin verilen yabancıların sayısındaki kısıtlamanın biraz gevşetilmesini isteyen" bizlere karşı, kıyamet koparanlar vardı; "tıpkı futbolda koparanlar gibi!." "Efendim, yabancı sayısı 2''e çıkarsa, Türk basketbolu ölür!. Türk çocukları nerede oynayacak, nasıl oynama fırsatı bulacak?" Onlara anlatamıyorduk ki, "Türk basketbolcuları Avrupa takımlarında oynama imkânı bulamadıkları için, ülkeye ne kadar yabancı ve iyi basketbolcu girer ve takımlarda oynarsa, Türk basketbolcusu o kadar gelişir!." "Yabancılara karşı komplekslerini atar", korkularını, ezikliklerini yener!. "Yabancıları yenmesini" öğrenir, kendine güveni artar, basketbolunu geliştirir!. İşte bugün takımlarımızda "3 er, 4''er yabancı var!." Ve basketbolumuz nerede? Daha da, göreceğiz nerelere gidecek!. Futboldan atletizme, voleyboldan hentbola "yabancılarla beraber oynama, onlara rağmen takıma girme, onlara rağmen yıldızlaşma, onlara rağmen ağırlık koyma, onlara rağmen öne çıkma" Türk çocuklarına, "Avrupa takımlarında oynama imkânı bulamayan" Türk çocuklarına çok şey kazandırmıştır, kazandıracaktır! "Yabancılarla beraber gelen", büyük başarılar da, "Türkiye''de spora olan ilgiyi arttıracak", daha çok genç "bu sporları yapmak için yarışa girecek, tribünler dolacak, Avrupa hatta dünya standartlarının yakalanabilmesi kolaylaşacaktır! Bunun da "ön şartı", iyi tesis ve iyi hocadır!. Sonrası... İşte ortada!. Türk basketbolunu "bu noktaya getirenlere" teşekkürler!.
ÖNE ÇIKANLAR