Hayal görmeden!..

A -
A +

Türkiye-Fildişi Sahili maçını izledikten sonra, yazdığım yoruma "nasıl bir başlık atmam gerektiğini" epey düşündüm; sonunda da "İyi değiliz" demenin "doğru" olacağına karar verdim. "İyi değiliz!.." İspanya'nın, İngiltere'yi 2 - 0 yendiği bir gecede, seyrettiğim Türk Milli Takımı, "İspanya'yı devirerek grup birinciliğini kazanacak bir takım görüntüsü vermek" bir yana, "iyi futbol oynayan bir takım görüntüsü" bile vermedi, veremedi!.. "Bir hatalı çıkışı hariç" iyi bir performans gösteren kalecimiz Volkan, "biraz sallansa", Fildişililer "Türkiye ile ilk milli maçlarında galibiyeti ceplerine koyar" ve ülkelerine "öyle" dönerlerdi!.. Kaleciden başladık, devam edelim; defansımız "duran toplarda ve yan ortalarda" tam bir felâket!.. "Hızlı" rakip ataklarında, defans kanatlarımızın "adeta boş oluşu", Fildişililere bol bol "çizgiye kadar inme", geriye "tehlikeli gol pasları çıkarma" ve daha fazlası "isabetli orta" imkânını bol bol verdi. Ön liberoda "tek başına" Aurelio, bir an geldi ki "kime koşacağını şaşırdı" ve çırpınmaktan yoruldu!.. Zira, "rakibe baskı yapan" bir orta sahamız, ne ilk yarıda, ne de ikinci yarıda vardı; adamlar "güle oynaya geldiler de, geldiler kalemize" ve hele ikinci yarıda bir aralık "ceza alanımız içinde 3-4 pas yapacak kadar" rahattılar; sonunda golü de "böyle" buldular!.. Maçın, "golümüze kadar olan" kısa süresi hariç; "gole de, galibiyeti hak etmeye de yakın olan futbolu" misafirlerimiz oynadı!.. Biz ise, pas hataları, hücuma kalkarken "çok riskli" top kaptırmaları ve "isabetsiz ortaları" bol bir futbolu getirdik, Atatürk Stadı'na!.. Diyor ki, hocamız Fatih Terim; "İlk yarıda iyiydik, ikinci yarıda istediklerimi yapamadık!.." Avrupa'nın dört bir yanından toplanmış bir takım, bir gün önce hem de "ilk defa" gelmişler İstanbul'a, belki de "beraberce doğru dürüst tek antrenmanı da İstanbul'da yapmışlar"; böyle bir takıma karşı "ilk devrede o da kısa süreli bir baskılı oyuna bakarak" böyle konuşuyorsa sevgili Hocamız, çok yanlıyor; bu takım "ilk yarıda da İspanya'yı devirebileceğini ortaya koyan bir futbol oynamadı, oynayamadı"; yani "iyi değildi!.." İkinci yarı ise tam bir felâketti; doğru dürüst ne pas yapabildik, ne hücum yapabildik, üstelik rakibe de fırsat üstüne fırsat verdik, adeta "antrenman rahatlığı içinde" oynattık!.. Türkiye-Fildişi Sahili maçı ile İspanya-İngiltere maçını art arta seyreden okuyucularım; söyler misiniz bana, "Terim haklı" mı ve "bu takım" İspanya'yı devirebilir mi?.. Temennim, Terim'in İspanya maçlarına kadar "İspanya'yı devirebilecek on biri ve taktiği bulmasıdır!.." Geliyorum, "foto muhabirleri odasının alçı tavanının çökmesiyle büyük bir tehlikenin can kayıpsız atlatıldığı" Atatürk Stadı'na!.. Türkiye'nin belki de "en bakımsız uluslararası stadı" olduğunu söylersem, bilmem ki çok mu haksız olurum?..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.