Maçı cebe koyacakken yapılan bunca bireysel hata Galatasaray gibi bir “Avrupa Kulübü’nün çaresizliği” hâline gelemez, gelmemelidir!..
Galatasaray Monaco’dan 0 -1’lik bir mağlubiyetle döndü…
Beraberlikle, hatta galibiyetle de dönebilirdi. İlk yarıda işi bitirebilirdi. Olmadı, ikinci yarıda “gene” maç rakibe bırakıldı.
Okan Hoca’mız ile “bu kaçıncı” sonuç…
Efendim, “bireysel hatalar; kaçırılan gol fırsatları, yenmeyecek gollerin yenilmesi” gibi sebepler olabilir, olacaktır da…
Ama “bu bireysel hataların yapılması, “yakalanan ve galibiyeti getirecek skorların” 90 dakika sonuna kadar korunamaması” Galatasaray gibi bir “Avrupa Kulübü’nün çaresizliği” hâline gelemez, gelmemelidir!..
Okan Buruk gibi “Avrupa’da futbol oynamış” ve de “ülkesinde başında olduğu takıma şampiyonluklar ve kupalar kazandırmış” bir Hoca’nın “bu acı gerçeği ve tabloyu değiştirmesi” için ne kadar beklenecek?..
“Edirne’de öteye” hedefine, “eğer ‘hoca olarak ‘tek başına’ ulaşamıyorsa”, onun yanına, “futbolcularla her konuda haşır nesir olacak” ve onlara “güven ve moral verecek” bir ağabeyin bulunması gerekmiyor mu?..
İşte bu noktada “İngilizce” bir sözcük devreye giriyor; Mental!..
Günlük hayatta kullanılan ve “akıl, zekâ, zihinsel' anlamına gelen “Mental” sözcüğü özetle “Mental, sağlık bilişsel, davranışsal ve duyusal anlamda iyi olma hali anlamına gelmektedir. Bu kavram, günlük hayatımız, sosyal ilişkilerimiz ve hatta fiziksel sağlığımız üzerinde doğrudan etkilidir” diye anlatılıyor.
Ve de Avrupa dillerinde, günlük hayatta çok kullanılan “mental çöküş” deyimi ‘bitkinlik, tükenmişlik’ olarak” tarif ediliyor…
Görülüyor ki, Galatasaray futbol takımı kadrosuna, Okan Hoca’nın yanına bir “mental uzmanı” gerekiyor.
Okan Hoca “bu alternatifi çözümü” kabul etmeyebilir, “kendince haklı sebepleri” de olabilir, ama başkan Dursun Özbek ve yönetici arkadaşları hocalarını ikna etmelidirler.
“Gelecek uzman” Okan Hoca’nın üzerinde olmayacaktır; Ona yardımcı olacaktır.
Sporcuları inandıracaktır ki:
"Başarı, asla pes etmeyenlerindir." / "Her düşüş bir ders, her kalkış bir zaferdir." / "Hata yapmaktan korkma, çünkü onlar başarının anahtarlıdır." / "Zorluklar, başarının habercisidir." / "Hayatta en önemli şey, kendi şansını inşa etmektir." / "Kendine inan; bu, başarının yarısıdır." / "Zorluklar seni daha güçlü yapar." / "Her düşüş, kalkmak için bir fırsattır."
Galatasaray camiasında “bu hocalığı yapacak” insanlar, “ağabeyler” var.
Galatasaray’ın Avrupa’nın zirve organizasyonlardaki başarılarında “başrolleri oynamış” ağabeyler…
Hedef “Avrupa’dan öte” ise, hedef “Şampiyonlar Ligi zirvelerinde olmak” ise Okan Hoca da dahası ve asıl başkan Dursun Özbek ve yönetici arkadaşları “bu konuyu” çok iyi düşünmelidirler!..

