TV ekranlarında bazen öyle yorumlar yapılıyor ki, hayrete düşüyorum. İşin ucu millî takıma kadar vardırılınca orada bir durmak lazım…
Bugün “biraz da spor basınımızdan, TV ekranlarındaki yorum ve yorumcularımızdan” söz açacağım.
TV ekranında “ağızdan çıkan sözün düzeltmesi olmuyor” ve de “söylenen söz, söylenmiş olarak” kalıyor, hatta “önemlileri benim gibi dinleyenler tarafından” arşivleniyor.
Mesela, “bir kanalda” bir yorumcu arkadaşımız, “Millî maçlar, Süper Lig’deki şampiyonluk yarışını ‘millî maçlar öncesi haftalarda maçlar oynatılmadığı için’ tökezletiyor” cümlesiyle özetleyebileceğim bir yorum yaptı…
Yani, “Millî takımımızı uluslararası turnuvalara hazırlayacak ‘hazırlı maçları’ alınmasın ve oynanmasın, zira bu maçlar, Süper Lig şampiyonluk yarışını aksatıyor, heyecanını da törpülüyor” mealinde idi, yorumu…
Yorumculukta, “kulüpçülük yapılmasına, yutulan kulübün rakiplerine hakaret edilmedikçe, küçük görülmedikçe” bir itirazım yok.
Ama, “kulüpçülüğüm, millî takıma kadar uzatılmasına” itirazım, elbette çok.
Bu yorumları yapan meslektaşlarıma soracak bir cümlem var; “Onca milyon avrolarla kurulan takımlarımız, ne yapıyor Edirne’den ötede?..”
Böyle bir ortamda “2026 FIFA Dünya Kupası Avrupa elemelerinde Bulgaristan ve İspanya ile oynayacağı maçlar için” İstanbul'da kampa giren A Millî Takımımızın oyuncularına “moral vermek” görevimizken, “Millî maçlar oynanmasına kadar varan” yorumlar nasıl yapılıyor, şaşıyorum.
E Grubu’nda İspanya ile beraber gruptan çıkma yarışındayız. Grubunuzdaki Gürcistan ve Bulgaristan’ın şansı kalmadı.
2026 FIFA Dünya Kupası'na Avrupa'dan 16 takım katılacak ve “eleme gruplarında ilk sırayı alacak” 12 takım, finallere doğrudan katılım hakkı kazanacak.
Eleme gruplarını ikinci bitiren 12 takım ile 2026 FIFA Dünya Kupası elemelerinde ilk ikiye giremeyen ancak 2024-25 UEFA Uluslar Ligi genel sıralamasında en üst sırada yer alan dört grup birincisi, toplam 16 takım olacak şekilde dörderli dört yola ayrılacak ve tek ayaklı yarı final ve final maçları sonucunda her yoldan birer takım daha (toplam dört takım) 2026 FIFA Dünya Kupası’na katılma hakkı kazanacak.
İspanya’dan sadece üç puan gerideyiz. Gruptan “birinci çıkmak” vizeyi almayı sağlayacak ve “play-off maçları maceralarından” kurtulacağız.
Tablo bu iken…
Diyelim ki, “bir meslektaşımız TV ekranında bu yorumu” yaptı, o sohbetin moderatörü, o sohbete katılan diğer yorumcu arkadaşlardan “hak ettiği tepkiyi” neden görmüyor?..
Bakınız, moderatörün Türkçede tam karşılığı şöyledir; “Moderatör, yönlendirici, olay yöneticisidir. Forumlarda konu silme, düzenleme, kilitleme gibi yetkileri vardır.”
Peki, bazı moderatörler, neden bu yetkilerini, bazı “kulüpçü” yorumcuların “yoldan çıkmış bu yorum ve sözlerine karşı” kullanmıyorlar?..

