“İyi niyetlilerin oyları ile” Türkiye Spor Yazarları Derneği Genel Kurulu’nda “çok az bir oy farkı ile” seçimi kazandın ve derneğin genel başkanı oldun!..
Daha “o genel kurulda, Dernek Tüzüğü paspas edilmeye başlandı” ve sonrasında da senin ve yönetiminin topladığı bir genel kurulda “yapılan değişiklikler” ile bunca yılın derneğinin kimyası da, fiziği de, kişiliği de, tıpkı “logo değişikliği skandalını benzeyen” olaylar ve gelişmeler dizisiyle değiştirilerek, bugünlere gelindi!..
Seçildiğin genel kurulda, “seni ve yönetimini omuzlarında TSYD’nin iktidar koltuğuna taşıyanların büyük çoğunluğu” eğer bugün “Aldandık ve aldatıldık” diyerek, “yeni bir genel kurul ve yeni bir başkan / yönetim için” imza toplamaya başlamışlarsa ve daha bir günde “250 imza buluyorlarsa”, bilmelisin ki, “artık o koltukta çok fazla oturamayacaksın!..”
Seni, “Dernek Tüzüğü’nü darmadağın edip derneğe aldığın”, büyük bir çoğunluğu “gazeteciliği ve spor yazarlığını meslek olarak seçmemiş olan yeni üyeler” de kurtaramayacak. Aslında onların önemli bir bölümünün de “bu mücadelede senin yanında olacağını” sanmıyorum!..
Onun için daha fazla inat ve ısrar etmeden “istifa et” ve o koltuğu “ehline devret!..”
Devret ki, sen de, dernek de, beraber olduğun yönetici arkadaşların da daha fazla zarar görmesin!..
Ve de, 15 Temmuz sonrası ortaya çıkan “skandal tivit” olayıyla başlayan, gazetelere düşen ve nihayet Ankara’da baskı yapan gazetelerimizin spor sayfalarında manşetlere taşınan “iddialar ve gelişmeler” mahkemelere kadar uzanmadan Pandora’nın Kutusu’nun kapağı kapatılabilsin!..
Bilesin ki, “şu kısa zamanda derneğe ve dolayısıyla mesleğe verdiğin zararı”, kurulduğundan beri “bu dernekle kapışan, mücadele ve kavga eden” kişilerin, grupların, derneklerin ve kuruluşların tamamı vermedi, veremedi!..
Hele hele, “Tüzük değişikliği ile ilgili” inanamadığım, inanmak istemediğim ve duyduğumda “İnşallah doğru değildir, sadece gelip geçici bir fısıltı olarak kalır” dediğim bir iddia var ki; eğer, evet “eğer doğru ise” hem sen, hem de yönetici arkadaşların çok zorda kalırsınız, hem de dernek yara alır!..
Bu dernek kolay kurulmadı, bu dernek “mesleğimizin meslek olarak kabul edilmesi ve meslek kimliğimizin vazgeçilmez ilkelerle korunması için” çok büyük mücadeleler verdi; kurucular, eski başkanlar, yöneticiler, nice gazeteciler, yazarlar, çizerler bu mücadeleye yüreklerini, kalemlerini koydular!..
Onun için “köksüz” bir yönetimin (Neden “köksüz olduğunu” geçen cuma günkü “TSYD istiladan kurtarılmalıdır” başlıklı yazımda anlatmıştım) bu derneği geldiği zirvelerden çok aşağılara çekmeye başladığı görülen “sorumsuz” karar ve uygulamalarına daha fazla tahammül gösterilemez ve izin verilemez!..
İstifa et Oğuz Tongsir; belki “iyi niyetle, iyi şeyler yapmak isteyerek geldin”, ama “kimseyi dinlemeden, önerileri dikkate almadan, itirazları çöpe atarak ve nihayet acelen varmışçasına (NEDEN???) hareket ederek ve emrivakilerle” her şeyi berbat ettin!..
Bilesin ki, Sen “o koltuğu hak etmiyorsun”, o koltuk da sana mecbur ve mahkum değil; git artık!..
Bilesin ki, şu kısa zamanda derneğe ve dolayısıyla mesleğe verdiğin zararı, kurulduğundan beri bu dernekle mücadele edenler bile veremedi!..