Türkiye Gazetesi E-Gazete
Arama
Kaydet
a- | +A
"İşte gerçek" apaçık ortada!.. Bu "ortadaki gerçeği", herkes bilmelidir ki, "dibek dövücünün hınk deyicileri" ne kadar gayret sarf ederlerse sarf etsinler, örtemezler!. Trabzonspor''un, kendi sahasında ve kendi seyircisi önünde, "futbol olarak ezilişinin arkasındaki gerçek" iyi analiz edilmezse, iyi yorumlanmazsa, gene herkes bilmelidir ki, Trabzonsporlular "bugünleri" de arayacaklardır!. Dünya değişiyor!. Türkiye değişiyor!. Şehirler, kasabalar, köyler, hatta mezralar değişiyor!. İnsanlar değişiyor!. Elbette ki, "değişen" dünyaya, Türkiye''ye ayak uyduramayan, uydurmamakta direnen kuruluşlar, "zaman tünelinde kalan hoş bir seda nostaljisinin peşinde koşmaya devam eden" insanlar, bilgisayar çağının acımasız değişim şartları arasında öğütülüp, yok olacaklardır!. Bunu görmeyen, bunu anlamayan, bunu düşünmeyen ve "değişimin gereklerini yerine getirmeyen" hiç kimseye ve hiç birşeye "değil uzun vadede, hatta orta vadede bile" yaşama ve başarma hakkı artık bırakılmamaktadır!. Türk futbolunun "4. büyüğü olan" Trabzonspor''daki büyük sorun işte buradadır!. "Zaman tünelinde kalmış" bir yönetim zihniyeti, "zaman tünelinde kalmakta direnen" bir teknik kadro kafası, Trabzonspor''un "zaman tünelinde kalmasını isteyen ve destekleyen" bir hınk deyici çevre, bütün iddialı ve cafcaflı sözlere rağmen, Galatasaray karşısında oynanan futbolla, gerçeğin, hem de çok acı gerçeğin ortaya çıkmasını önleyememişlerdir!. Bakınız, çok daha açık söylemek durumundayız. Trabzonspor''un sayın başkanının "bütün bir yaz sezonunu geçirdiği" Akdeniz kıyılarındaki güzel tatil köyü, "Türkiye''deki değişimin, dünyadaki değişimin bütün gereklerinin yerine getirildiği bir yer olarak", müşterilerine her türlü hizmeti vermekte ve benzer tatil köyleriyle kıyasıya "değişimci bir rekabetin içine girmektedir". Aksi halde iflas edeceği ortadadır. Yöneticileri de "dünü değil, bugünü, hatta yarını yaşayan" kişilerdir!. Amma... "Aynı" başkanın yönetimindeki Trabzonspor, çağdaş yönetimden ve dünyadaki değişimden nasibini almamış bir kuruluş olarak, bundan "en az çeyrek asır, hatta yarım asır öncesinde geçerli olan bir zihniyetle" idare edilmeye çalışılmaktadır. Olacak şey mi? Ve, "bizler" bu gerçeği aylardır ve hatta yıllardır yazıp geliyoruz diye, "Trabzonspor düşmanı" ilân edildik!. Küfür ve tehdit mektupları, faksaları ve telefonları aldık!. Hele hele "bazıları" vardı ki, onlara kahkahalarla gülmekten de kendimizi alamadık. "İzmir''den Trabzonspor yazılır mıymış?. Trabzonspor''u yazmak için Trabzon''da oturmak lazımmış!." "Doğrusu", Trabzon''da olup da "Trabzonspor''u bildiklerini zanneden" ve her defasında "açığa düştükleri için" fikire hakaretle cevap verecek kadar kendilerini kaybeden bu kişilere söylenecek çok fazla şey de yok. "Yerin altını yazmak için yer altına girmeye, uzayı yazmak için uzaya gitmeye, güneşi yazmak için güneşe seyahat etmeye" gerek yok!. Ya da "bir lokantada yemeklerin iyi olup olmadığını anlamak için" mutfağını teftiş etmeye!. Ya da ABD Başkanı''nın "dış politikasını eleştirmek için" Washington''da oturmaya!. Büyük Allah insana beyin vermiş, akıl vermiş, fikir vermiş, mantık vermiş!. Bunun yanına, insanoğlu, büyük bir teknoloji eklemiş!. Dünya, "iletişim çağını yaşıyor!." Böyle bir ortamda tam komedilere lâyık bir soru: "Trabzon''da oturmadan Trabzonspor''u nasıl yazarsın?." Eh.. Trabzon''da oturmadan Trabzon''u, "Trabzon''da oturarak yazanlardan çok daha iyi izlediğimiz ortadaki" biz aylardır "bugünleri yazıp geliyoruz", onlar tam tersine yazıp geldiler; şimdi, ne yapacaklarını, ne yazacaklarını, ne söyleyeceklerini bilememekten dolayı, kıvranıp duruyorlar!. Yakında, "biraz sabredin, bu takım yeni kuruldu" bahaneleri de bitecek ve "büyük ümitlerle tribünleri dolduran" taraftarlar gerçekleri çok iyi anlayacaklar!. Trabzonspor''un dünyadaki ve Türkiye''deki değişime ayak uyduracak bir yönetime, bir teknik kadroya ve bir yakın çevreye ihtiyacı vardır. "Zaman tünelinde kalanlara" değil!. Bu değişim olmadıkça, kimse Trabzonspor''dan kalıcı ve büyük başarılar beklemesin!. Bu "büyük takımı" neredeyse "Hamispor haline getirenler" artık uyansın; daha ne söyleyelim?
ÖNE ÇIKANLAR