Prangalı bir derbi
Süngüleri düşmüştü... İsteksizdiler... Maça asılmadılar... Mağlubiyeti kabullenmiş bir halleri vardı... Yüzde yüz bir penaltıları verilmediği halde hakemle uğraşmadılar... Kritik bir süreçten geçiyorlardı... Faul yapmaktan bile kaçındılar... Şike yasası bugün yeniden Meclis Genel Kurulu'na geliyor; ortamı gerecek, tansiyonu yükseltecek tutum ve davranışlardan kaçınmak için sıkı sıkıya tembih almış gibiydiler... En ufak bir olumsuz hareketin aleyhlerine dönebileceğinin bilincindeydiler... Sahada tokat yemek için yanağını gösteren kişi konumundaydılar. Biz bugün, kırmızı kartları, penaltıları, saha içindeki kavgaları konuşmuyoruz. Alışık olmadığımız bir derbi oldu. Hani bazı takımlar sahada varlık gösteremeyince "Akılları kupada, Şampiyonlar Ligi'nde, derbide" derler ya!.. İşte aynen öyle! F.Bahçe'nin de aklı sahadan çok Meclis'te ve Metris'teydi! Eskişehir'de neler oldu? Hakem Derneği geçen hafta neredeyse 6 yıl aradan sonra genel kurul yapabildi. Hakem Derneği konusunda bir şeyler yazmak hiç istemiyorum. Ama birkaç noktaya temas edemeden duramayacağım. MHK şu talimatı verdi: İbra etmeyin! İbra edilmedi! Müthiş bir taktik! Peki 2006'dan bu yana görev yapan yönetimi ibra etmemek ne manaya geliyor? Hiç düşündünüz mü? Selçuk Dereli, Bülent Demirlek, Vedat Yüksel, Dursun Cumali Sucu veya Murat Söylemez'i mi sadece ibra etmediğinizi sanıyorsunuz? İbra edilmeyenler arasında şu andaki FIFA hakemleriniz var. Üst Klasman hakemleriniz var. Stat stat düdük çalarken, mahkemeden de tebligat almaları yakındır. MHK'nın başkan adayı Halit Gerçeker, tüzük sebebiyle seçime bile giremedi. Başkan seçilen Murat Söylemez şimdi istifaya zorlanacaktır. Murat Söylemez'in şu son 3-4 yıldır verdiği hukuk savaşına bakarsanız, kolay teslim olacak bir adama benzemiyor. İstanbul Şubesi'nin evrakları, İstanbul Valiliğince incelenmeye alınmış. Federesyona, MHK'ya şikayet mektupları gidiyor. Bu seçimde bu dernek bitmiştir! MHK yine çok sıkıştı! 22 günde 45 maça tayin yapacaksın! Bank Asya 1.Ligi var. Kolay değil. Anlayış göstermek lazım. Ancak hakemler arasında adaleti sağlamakta biraz daha özen göstermeliler. Bariz gol şansından kırmızı kart uygulaması son haftalarda iyi gidiyor. Yerinde ve doğru kartlar çıkıyor. Ama MHK buna uymayan hakemleri fark etmiyor. İsimlendirmek istemiyorum. Hakemin kılavuzu MHK ve UEFA talimatları olmalı. Hakemin kılavuzu medya olursa, hele de yorumcular olursa bu çok tehlikeli. Bazen de MHK'nın kılavuzu medya oluyor ki bu en acısı! Top oyunda kalsın diye oynatan hakemler var. Açık fauller es geçiliyor. Bu konuda hakemin ve MHK'nın ölçüsü asla medya olmamalı! Prensler var! Sezon başında MHK hakemlere dedi ki: "Bize maça çıkmak istediğiniz 5 yardımcı hakemin ismini yazın!" İsmi hiçbir hakem tarafından yazılmayan çok sayıda yardımcı hakem mağdur oldu. Bu MHK'ya göre çok cazip bir fikriydi. Oysa hakemler arasında ciddi kırgınlıklara sebep oldu. Bu MHK'de zaten yardımcı hakemlere karşı bir küçümseme var. Pek adam yerine koyulmuyorlar! Tayinlerde bazılar prens, bazıları üvey evlat! 14 haftada 12. maçına çıkan yardımcı hakemler var. Maç sayılarındaki dengesizlik giderilemiyor. Sezon sonu yapılacak bir klasman düzenlemesi prensleri maç sayılarından dolayı zirvede tutacaktır. Aldıkları notlar, cezalar, atladıkları ofsaytlar hiçe sayılmış olacak. Bu sistemin yanlış olduğu MHK'nın elindeki rakamlarla belgeli. Geçen sezon 34 haftada yapılan ofsayt kararlarındaki hataların toplamı bu sezon ilk 7 haftada yapıldı. Siyah-beyaz ofsayt hataları bile tayinlerde dikkate alınmıyor!