Riva dağılırsa, hakemler duman olur!

Salı günü TFF Başkanı'nın basın toplantısına gittim.

 

İstanbul şartlarında Riva'ya gidip gelebilmek ciddi bir zaman kaybı. Neyse gittik, yerimizi aldık.

 

12.30'da başlayacak olan basın toplantısı; 12.42'de başladı.
TFF Yönetim Kurulu hemen hemen tam kadro hazırdı. TFF profesyonelleri de dâhil.

 

Sayın TFF Başkanı, görevlilerin merdivenleri işaret etmesine rağmen kürsüye bile yandan çıkmayı tercih etti. Gelen gazetecilere selam vermek ya da "hoş geldiniz" demekten bile kaçındı.

 

Kadın futbolunu, millî takımı, 2032 ev sahipliğini anlattı. Bunları da önündeki yazılı metinden okudu. Hiç soru almadı ve yine hızla salonu terk etti.

 

Anlayabiliyorum; ağır bir eleştiri bombardımanı var. Canınız sıkkın.

 

Ancak futbol kamuoyu, oraya gelen bizler, sizden bir şeyler açıklamanızı bekliyorduk.

 

Madem bu bir basın toplantısı değil, basın açıklaması olacaktı, o kadar gazeteciyi niye Riva'ya çağırdınız?

 

Siz bu kadar dağılırsanız; hakemleriniz sahada nasıl görev yapacak?

 

Etrafınızdaki danışmanlar, arkadaşlarınız size hiç mi şunu söylemiyor;

 

"İki gün sonra yapılacak olan yazılı açıklamayı duyurmak için bir basın toplantısı düzenlemeye gerek yok."

 

Yaa etrafınızda şunu size söyleyen bir tane adam yok mu?

 

Ne değişti, ne faydası oldu?

 

1) Kulüpler Birliği'nin talebi ile Temmuz 2022'de "hakem ve VAR kadrosu" birbirinden ayrıldı, ne faydası oldu? Hangi kaosun önüne geçildi?

 

2) Maçlara ikişer gözlemci atamaya başladınız, bu çift puanlama neyi çözdü?

 

3) Hakem tayinlerinde algoritma kullanmak tartışmaları azalttı mı? Güveni sağladı mı?

 

Elde 25 hakem var!

 

Şu anda Süper Lig kadrosunda 25 hakem var. Her hafta da 10 maça, 10 hakem lazım.

 

Diyelim ki; bu haftanın en zorlu maçı Adana Demirspor-Fenerbahçe karşılaşması.

 

Bu tayini; Ali Koç, Murat Sancak, Dursun Özbek, Erden Timur, Selahattin Baki hep beraber oturup yapsalar.

 

Bu maça en fazla bir ya da iki hakem yazılabilir. Bir üçüncü hakemin ismi çıkmaz. 

 

İşler hiç bu kadar ayağa düşmemişti!

 

1) Bağdat Caddesi'ndeki bir kafede üç tanınmış hakem, iki saat bahis konuşmuş. İyi ki; canlı yayın açmamışlar! Garsonlar, duayen büyüğümüzü fena yemiş!

 

2) Boşanma aşamasındaki bir hakemin eşinin, söyledikleri referans, kaynak, bilgi, hatta belge oluyor.

 

Ben size iki tane teyitli doğru bilgi vereceğim;

 

1) FIFA VAR hakemlerinin sağlık raporları sağlam. Usulsüz bir durum yok.

 

2) Hakemler hakkında MHK Başkanları tarafında yazılmış bir mektup yok.

 

Ama en üstteki iki madde daha muteber. Biliyorum; doğru bilgi sıkıcı oluyor!

 

Kulüpler Birliği buyursun!

 

Bence de iyi fikir; TFF yönetimi ve Kulüpler Birliği MHK'yı beraber belirlesinler. Tayinleri, klasmanları hep beraber yapsınlar.

 

1) Bir yıldır şu tartışılmıyor mu? Lale Orta F.Bahçe'nin, Sabri Çelik G.Saray'ın MHK Başkanlarıydı.

 

2) UEFA buna izin verir mi? Bizim "ana statü" buna uygun mu? Bu işin hukuki tarafı çok tartışmalı.

 

3) Bunu denemekte fayda var. Demek ki daha tam dip yapmamışız!

 

Bir torbaya hepsini attı!

 

Fenerbahçe Başkanı Sayın Ali Koç, "Bilgi güçtür" dedi! Çok doğru!

 

8 Mart'ta hakemlik karpuz gibi ortadan ikiye bölünmüştü.

 

Şu anda zaten 8 Mart'ta tasfiye edilmek istenenlerin; zaten yüzde 80-90'ı sahneden çekildi. Yaş haddi, ya da diğer sebeplerden.

 

Yani doğal bir değişim isteseniz de istemeseniz de oluyor.

 

Süper Lig'de 2019-2020 kadrosunda 43 hakem vardı. Bugün bunların sadece 23'ü sahada.

 

Ali Koç, Divan Kurulundaki konuşmasında bir torbanın içine her şeyi attı. Doğru ve yanlışlar birbirine karıştı. Bu da; bizce konuşmasının etki gücünü azalttı.

 

Bu hakemler ne kadar güçlüymüş?

 

8 Mart'ın mimarları bir bir sahneden çekiliyor.

 

1) Nihat Özdemir, Servet Yardımcı ve parmağı olan dönemin TFF yöneticileri,

 

2) Kulüp Başkanı olan Ahmet Ağaoğlu, Tahir Kıran, Ahmet Nur Çebi.

 

Bakın; mesele futbolu doğru yönetebilmek. Gidenleri hep camiaları gönderdi.

 

Ne dersiniz?

 

MHK eski başkanı Lale Orta, Galatasaray-Kasımpaşa ve Adana Demir-Fenerbahçe maçları için görüntü işine hiç bulaşmasaydı.

 

Hakemliğin kazandıkları mı kaybettikleri mi daha fazla olurdu?
Bütün bunlar geçen sezon yaşandı ama birkaç yıl sürecek bir kaosumuz oldu.