Yabancı VAR mümkün mü?

Sesli Dinle
A -
A +

Yabancı VAR gelecek. Türk futbolunun ve Türk hakemliğinin hiçbir problemi kalmayacak. Buna kendisini inandırmış bir kitle var.

 

Yabancı VAR’ı talep edecek olan kim? Futbol Federasyonu…

 

Cevap verecek olan kim? Karşı ülkenin federasyonu...

 

Bu konuda hafta boyunca Avrupa’da çok sayıda tarafın nabzını yokladım. Şu sonuçlara ulaştım…

 

1) İngiltere, İspanya, Almanya, İtalya, Fransa başta olmak üzere bu ülkeler VAR göndermez.

 

2) Diyelim ki; ikna ettik; Slovenya, İsviçre, Portekiz, Belçika elindeki iyi VAR’ı göndermez. İkinci, üçüncü sınıf olan VAR’ı bir iki maçlığına gönderir o kadar.

 

3) Lisan sıkıntısı olan Türk hakemlerin yabancı VAR ile iletişimi ayrı bir dert.

 

4) Bu işin mali boyutunu hiç düşünen yok. Kalıcı olarak yabancı hakem ve VAR işi mümkün değil.

 

5) 15. haftadan itibaren Mete Kalkavan ve Abdulkadir Bitigen VAR görevi almaya başlayacaklar. Bunlara iki ilave daha gündemde.

Hey gidi İstanbul hakemliği!

Türk hakemliğinde İstanbul hep başı çekmiştir.

 

FIFA listelerinin yarısı ve kafa isimleri İstanbul’dan olurdu.
Ve gelinen nokta; bugün İstanbul’un bir tane FIFA kokartlı hakemi kalmadı.

 

Yaklaşık 30 yıldır hiç böyle bir dönemi hatırlamıyorum.

 

Mesela 2014 FIFA hakem listesinde İstanbul’dan Cüneyt Çakır, Fırat Aydınus, Hüseyin Göçek, Mete Kalkavan vardı. Bugün hiçbiri yok.
Yerleri dolmadı, doldurulamadı.

 

İstanbul hep hazır yedi, hiç üretemedi.

 

İstanbul’dan öyle yakın tarihte de FIFA listesine girebilecek bir isim gözükmüyor.

 

Bu aralar Süper Lig’e yeni alınacak yeni isimler var. İstanbul’un bu durumu dikkate alınmalı. Ankara ve İzmir fazla abartılmamalı. 

İhmaller ve olaylar!

Bir an için düşünün; Göztepe-Altay maçı bir UEFA ya da Konferans Ligi maçı olsaydı, alacağımız cezaları hayal edebilen var mı?

 

İzmir’de yaşananlar; çok ciddi tedbirlerin ve caydırıcı cezaların gerekliliğini ortaya koymuştur.

 

Henüz ligde yarı olmamış. İki takım küme düşme, şampiyonluk, play-off mücadelesi içinde değiller.

 

Maçta tek kart çıkmamış, Penaltı çalınmamış, iptal edilmiş bir gol yok.

 

Bir musibet, bin nasihatten iyidir.

 

Can yakan cezalar ve önleyici kontroller kat kat artırılmalı.

 

İzmir’deki olay; münferit mi yoksa organize bir iş mi? Bu açıklığa kavuşturulmalı. Ciddi endişelerim var.

 

İl Güvenlik Kurulu ve maç günü yapılan eşgüdüm toplantılarının kapsamı genişletilmeli. Daha ciddi olunmalı. Bu toplantılar, “toplantı yapmış” olmak için yapılmamalı.

Eski ve yeni federasyon arasındaki farklar!

Hakemlik açısından 16 Haziran’da işbaşı yapan mevcut TFF ile ondan önce üç yıl görev yapan TFF arasındaki temel farklar şunlar;

 

1) Hakemleri; şu haftaya kadar kulüplere, kulüp başkanlarına satmadılar.

 

2) Giden TFF gibi kulüp başkanlarının kendilerine verdiği emirleri uygularken kamuoyuna; yok “Tahtası kapalı”, yok “Ankara böyle istiyor” gibi kimseyi kandırmadılar.

 

3) İşlerine kulüp başkanlarını karıştırmadılar.

 

4) Yanlış yapsalar da raconu hep kendileri kesmeye çalıştılar.

Bu törenleri bırakın artık!

Süper Lig ve 1. Lig hakemleri, kış semineri için aralık ayının ikinci haftasında Antalya’da toplanacak.

 

Yıllardır, bu seminerlerde; FIFA kokart törenlerinden, protokolün ağırlanmasından eğitime zaman kalmaz.

 

MHK, misafirleri ağırlamanın derdine düşer. Sahneyi kulüp başkanları işgal eder. Hakemlere yer kalmaz.

 

Artık bütün bunlara son verilmeli.

 

Daha önce çok yazmıştım; kabul gördü. FIFA kokardı olana tekrar kokart takılmasından vazgeçildi.

 

Şimdi bu seminerlerde artık çok ilkel kalan protokol ağırlamalarından da vazgeçilmeli. Eğitime odaklı programlar olsun.

 

İlin vali muavini, belediye başkanı, devlet erkânı çok sayıda insan gelip orada hakemlere hitap etmemeli. 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.