Kadın hiç bu kadar istismar edilmemişti

A -
A +

8Mart Dünya Kadınlar Günü. Bu hafta kadınlara dair bir şeyler söylenecek. Sonra da geçip gidilecek, söylenenler arkada birer cilalı cümle olarak kalacak, iş merasimden ibaret olacak. Sevgililer günü, anneler günü ayrı ayrı kutlandığına göre buradaki kadın eş olan kadınlar gibi düşünülse de hakikat öyle değil, bütünüyle kadınlar kast ediliyor. Onları önemseyen, değerlerini hatırlatmaya çalışan bir tarih, bir takvim günü. Ama ne annelerin, ne babaların ne kadınların yalnızca senede bir gün kadir, kıymeti bilinmeli. Değerler yaşamalı Yaşanmalı. Takvime bağlı değer, zamanın öbür dilimlerinde harcanmış olur. Kadın, insan cinsinin iki temel rüknünden biri. Erkek kadına, kadın erkeğe, çocuk her ikisine, cemiyet her üçüne, millet bütününe, devlet bunların tamamına muhtaç. Özde, çekirdekte ise kadın var. Her kadın müstakbel bir annedir. Anne, topluma şekil veren mânevi mimar. İsveç Kraliyet Akademisi üyelerinin fark ederek Nobel'le ödüllendirme fırsatına kavuşamadıkları için üzülmeleri gereken Sezai Karakoç'un şöyle bir mısraı vardır "Bir kadını al onu yont yont anne olsun/ Her kadın acıma anıtı bir anne olsun." Şair, kadının keşfedildiğinde onda annelik tarafının ve merhamet vasfının karakteristik baskın unsur olduğuna dikkat çekmekte. Kadının macerası çok uzun, insanlık tarihiyle eş. Bazen sultan, baş tacı, aziz anne, bazen en süfli, en bayağı, en aşağılık yerlerin alınıp satılan metaı. Bazen hanımefendi, bazen nefsin oyuncağı. Devri cahilliyede diri diri toprağa gömülen bahtsız da kadın, devrin âriflerinin âlimlerinin kendisine fikir danıştıkları sultan hanımların sultanı Hz. Ayşe de kadın. Kadın bazen prenses, kraliçe, sultan oldu devlet yönetti. Bazen beşinci sınıf muamele gördü. Bazen saraylarda "al şale bürünüp de yürüdü" şairlerin mısralarını tutuşturdu, bazen Anadolu'nun kara bahtında ondan da kara günler, haller, ömürler sürdü, katlanmaz çilelere tahammül etti. Hayat, kadın üzerine, ev, aile, cemiyet kadın üzerine. Kahramanlar sadece bir kadından doğmamış, onun cesaret mayasını da aynı kadın, anne yoğurmuştur. Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır" sözü gerçeğin tâ kendisidir. Evlat, çocuk genç, yarınlara imza atacak nesiller, annenin eseridir. Bugün hürriyetimizi de vatanımızı da "haydi oğlum ya şehit ol, ya gazi!" diye kınalı kuzusunu askere gönderen aslan yürekli analara borçluyuz. Babanın evlat üzerindeki etkisi yüzde onsa annenin kalanıdır. O bir dönem vahşice toprağa gömüldü, bir asrı aşkın bir zamandan beriyse şehvet çukuruna gömülmekte. Boşanma, fuhuş vs zirve yapmış vaziyette. Hiçbir cahillik döneminde. İnsanlığın hiçbir geri devrinde kadın böylesine sömürülmedi, istismar edilmedi, suistimal edilmedi, kötüye kullanılmadı. Kadın, bir vakitler köle pazarlarına, esir çarşılarında alınıp satılan bir maldı. Yüzyılı aşan bir zamandan beriyse artan bir hızla üstü başı paralanmakta. Kadının esrarlı, gizemli, bir tarafı kalmadı. Saçı da anlamını yitirdi, teni de. Kadın sinemada soyulmakta, tv'de soyulmakta, gazetede soyulmakta, dergide soyulmakta, kitapta soyulmakta, sahnede, podyumda soyulmakta. Fakat nedendir bilinmez kadın, kadınlar ve kadın dernekleri bu halden müşteki değiller. Halbuki çağdaşlık adına kadına bu yapılanlar onun cinsellik yanını ön plana çıkartarak kendisine karşı işlenen en büyük hakarettir. Kadının insan tarafı sürekli ihmal edilerek hep istismar edilmekte. Ona diplomalar verdin, lisanlar verdin, sokağı-meydanı verdin fakat ruhunu mahvettin. Oysa denge kurulmalıydı. Her şey yerli yerince olmalıydı, kadın, tüccarların insafına terk edilmemeliydi. Kadınlar gününde bunlar dile gelirse bir görev ifa edilmiş olur. Gerçekler saklanarak yapılan kutlama evet, dediğimiz gibi bir merasimden öteye geçemez, icra edilir ve unutulur, seneye tekrarlanır. Kadın, kendi gününde biraz durup düşünmeli, belletilmiş sloganları aşmalı. Yüzüne patlayan magazin flaşını biraz da yüzüne çalınan kara olarak görebilmeli, bu ahlak kokuşmasından, çıplaklık sömürüsünden kurtulmanın çarelerini aramalıdır.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.