Karar, AK Partinin kapatılmayacağının habercisi

A -
A +

Anayasa Mahkemesi, bir iptal ve bir de yürütmenin durdurulması kararı verdi. Şimdi Türkiye büyük bir hararetle bu kararı tartışmakta. Karar, şeksiz şüphesiz siyasidir.. Ve hiç tereddüdünüz olmasın ki kararın altında imzası olan mahkeme hakimlerinin vicdanları rahat değildir, olamaz. Çünkü, yüksek mahkeme, TBMM'nin vazıı kanun/kanun yapma yetkisine girmiştir. Oysa buna hakkı yoktur. Mevzuat kendisine böyle bir imkân tanımamaktadır. Meclisin Demokles kılıcı olamaz. Buna rağmen Türk Anayasa mahkemesi 1 yıl içinde 2 vahim hata işlemiştir. İlki 367 Kararıydı. Böylece imtihanı kaybetti. Unutulmasın ki bugün millet, yarın da tarih hakimleri yargılıyor. Nitekim fevkalade bir hukukçu olan Anayasa Mahkemesi rapörtörü Osman Can, mahkemeye verdiği gerekçeli mütalaada mahkemenin yalnızca şekil şartıyla alakadar olabileceğini, esasa bakamayacağını beyan etmişti. Hakimler, raportöre değil, elitler baskısına itibar etti. Böylece TBMM'nin 411 oyla başörtüsünü üniversitede serbest bırakan madde değişikliğiyle YÖK Başkanının başörtülü öğrencileri üniversiteye kabul etmeleri yönündeki genelgesini hükümsüz bırakmış oldu. Bahsi geçen genelgeyi daha evvel Danıştay da iptal etmişti. Böylece ne olacak? O kızlar üniversiteye gitmeyecekler mi? Hayır gidecekler. Bir farkla, perukçular iyi iş yapacaklar. Anayasa Mahkemesi, esas girse de vatandaş üzerindeki etkisi şekilde kalmış olacak. Sonuç şudur, peruklu kadın laik, başı bezle örtülü anti laik. Böyle tiyatro olamaz! Karardan sonra bir çok görüşler temayüz etti. Ancak en fazla konuşulan kararın AK partinin de kapatılacağına işaret olduğu yönünde. Aksi kanaatteyiz. Mahkeme, bizatihi meclisin yetkisini gasp ettiğinin farkında ama bunu bile bile yaptı. İktidarı, dolayısıyla ülkenin istikrarını kurtarma arzusuyla bir anlamda kendini feda etti de denebilir.. Peki bu karar, iktidar için ne anlama geliyor? İktidar elbette buruk, ancak itidalli. Öyle de olmalı. 22 Temmuzda kahir ekseriyetle seçimleri almış, Çankaya'ya cumhurbaşkanı seçtirmiş bir parti, daha uyanık, daha planlı- programlı davranmalıydı. Çoğunluk her şey değil. Yeni anayasa yapmanın mümkün olmadığını defalarca yazdık. Buna rağmen madem ki yapıyorsun o zaman neden sabretmeyip tartışmalı bir konuyu anayasa üzerinden yoluna problem olarak çıkarttın? YÖK başkanı da çok aceleci davrandı. Ancak AK Parti, sabredememiş olsa bile vatandaş niyetini bildiğinden yarın seçim olsa yeniden iktidardır. 22 Temmuzu aşacağından şüpheniz olmasın CHP'ye gelince. CHP'nin ne hallere düştüğü Deniz Baykal'ın Urfa gezisinde okunmuyor mu? Sevgili Peygamberimizi -aleyhisselam- hafife almak kaybettirdi, tele-kulak kaybettirdi, bu dava ise mahvettirdi. Anayasa Mahkemesi hakimlerinin niyetleri halis olsa da tartışılacak olan kararın hukuka uygun olup olmadığıdır. Onun için hükmün hükmü şudur, "bu karar siyasidir". Vatandaş, yaralanmış, ülke, dünya önünde mahcup duruma düşmüştür. Adalet, bu kadar ucuza alınıp satılmamalı. Yassıada'dan bu yana çok şey değişmemiş.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.