SİYON-HAÇLI İTTİFAKI, HİLALE KARŞI!..

A -
A +

İsrail, kurulduğundan beri bölgede hukuksuz olarak genişlemekte, katliam ve ırkçılık yapmaktadır. 7 Ekim 2023’te gelişen olaylar üzerine ise bu defa diğerleriyle kıyas kabul etmez şiddette soykırım uygulamaktadır. Yahudiler, Endülüs Emevi Müslümanları gibi İspanya’nın soykırımına maruz kalmış bir millettir. Keza II. Dünya Harbi’nde de Nazilerin soykırımına uğradıkları genel kabul görmüştür. Buna rağmen soykırım acısı yaşamış bir milletin Başbakanı olan Netanyahu, askerî imkânlarıyla Filistin’de eşi emsali görülmedik şekilde korkunç mezalim ve soykırım yapmaktadır.

 

İsrail, her cepheden ve bütün gücüyle Filistin’e yükleniyor, Gazze’nin her santimetrekaresine ve her sivilin evine ve üstüne bombalar yağıyor. Camiler, hastaneler, okullar, çocuklar, kadınlar, yaşlılar… Filistinliler öldürülmekte.

 

İsrail, Filistin toprakları üzerinde kurulduğu 14 Mayıs 1948’e nazaran onlarca defa genişlemiş, Filistin’se küçüldükçe küçülmüştür. Siyonist Yahudilerin hedefi, Filistin’de toprak sahibi olmaktı. Bir asır çalışarak bu gayelerine ulaştılar. Ayakları yer tutunca da etnik temizlik başladı. İlginçtir. Erken Cumhuriyet’te rejim, bin yıldır kullandığımız millî elifbamızı terk ederken, İsrail, beş bin yıl önceki harflerini kabul etti. Yahudi şeriatı üzerine bir devlet meydana geldi. Siyonistler, İsrail ile bütün emellerini hayata geçirme peşindeydi. Bunda muvaffak olamadılar denemez. Siyaseten ve toprak olarak bölünmüş Filistin’e bakınca her şey anlaşılıyor. Olanları doğru okumak mecburiyetindeyiz. İsrail, şimdi ikinci safhaya geçmiş bulunuyor. Gazze’yi Akdeniz sahillinden kazıyıp, Sina’ya atmak veya Mısır’a yollamak istiyor. Bunu yapabilirse bu defa Batı Şeria’ya dönecek ve Filistin vatanında Filistinlilerin varlığına son verecektir. Onun için kim ne derse desin "iki devletli çözüm!" teklifi umurunda bile değildir. Gözden kaçmasın ki o çözüm dedikleri taviz projesi, uzlaşma için İsrail’in 1967 işgal hudutlarını esas almaktadır. Onlar işgal hududu olduğu hâlde bunu bile kabul etmiyor. Adil olansa İsrail’in devlet olarak kurdurulduğu, BM’nin de tanıdığı 1948 haritasıdır.

 

İsrail, Gazze’yi yok ettikten, Batı Şeria ve Kudüs-i Şerîfi tamamen ele geçirdikten, Filistin diye bir devlet kalmadıktan sonra bu defa nihâî hedefine yönelecek ve "Nil’den Fırat’a Büyük İsrail Devleti"ni gerçekleştirmeye koyulacaktır. Bu hedefte aradaki bütün ülkeler gibi Türkiye’nin güney doğusuyla bir kısım doğu toprakları da vardır. Bunlar birkaç yılda olmaz. Nasıl ki İsrail, bir asırda meydana geldiyse bu projeyi de öylece 2048’de inşa etmeye çalışacaktır. Mes’elenin vahametinden dolayı bunlara sıkça temas etmekteyiz.

 

Siyonistler, yerkürede para, ticaret, san’at, sinema, medya, edebiyat… gibi kamuoyu oluşturma ve nesilleri nüfuzuna almada ana güç olan ne varsa tamamına hâkimdir. Diğer taraftan, dünyayı sevk ve idare eden bütün Avrupa ve Kuzey Amerika devletlerine de hâkimler. 

 

Bugün resmen ispat edilmiş bulunuyor ki Filistin’de Gazze’de savaş suçu işlenmektedir. Soykırım hem de en vahşisiyle yapılmaktadır. Buna rağmen Netanyahu’yu durduran kimse yok. Aksine, İsrail’e sanki Türkiye, Rusya, Çin gibi devletlerden biri veya birkaçı saldırmış gibi AB, İngiltere, Amerika bir savaş için bir orduyu donatacak ne ihtiyaç varsa fazlasıyla göndermekteler. O kadar ki Washington ve Londra, Akdeniz’e üst üste uçak gemileri yollanmakta. Hilal’e karşı salip yani İslâm’a karşı haçlı ve Siyon ittifakıyla karşı karşıyayız. Bir haçlı ve siyon seferi seyretmekte.

 

İslâm âlemi ise bunu seyretmekte.

 

Vaziyet şudur ki:

 

İİT-İslâm İşbirliği Teşkilatı, AB-Arap Birliği, BM-Birleşmiş Milletler Teşkilatları, hiçbir varlık gösteremiyorlar. Yapabildikleri sadece sade suya tirit cinsinden aşınmış bayat laflar. 

 

Vazife yine Türkiye’ye düşüyor.

 

Büyük mirasın hakkını verecek olan yine biziz.

 

Cumhurbaşkanı Sn. Erdoğan, İİT üyesi olan devletleri, Filistin gündemiyle âcilen İstanbul’da toplamalıdır. Teşkilat toplanmalı ve bir askerî güç kurulmalıdır. Hem İİT hem TDT’nın ciddî askerî gücü olmalıdır.

 

NATO üyeliğimiz, devam edecek ama NATO’nun bize bir faydası yok. Zaten ömrünü de tamamladı.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
erc17 Ekim 2023 02:39

ey müslüman uyuma artık uyan bu lanetlenmiş kavmi ortadan kaldırma vakti geldi geçiyor yerin dibine gömme vakti uyan uyan ey müslüman.