17 Aralık 2013-17 Ocak 2014 arası bir aylık darbe sürecinde hazinenin uğradığı kayıp, 104 milyar dolar. Bu meblağ, silahlı terör yüzünden doğan 30 yıllık zarara denk. 12 Eylül 1683 Viyana Bozgunu-3 Kasım 2002 Ankara Dirilişi arasındaki 3 asrı aşkın zaman, kayıp yıllarımızdır. Kısa kısa güneş açma dönemleri istisna edilirse bu 3 asrı aşkın ağır zaman, başımızı öne eğdirmiştir. Borçlu hazineler, fukaralığa batmış bir millet vardı. 'Düveli Muazzama' denen ve hiçbir gün yakamızdan düşmemiş muhteris devletlerin dayatmaları. Onlar yüzünden harplere girmemiz, IMF'lere mahkûm edilmemiz vs.
Bu itibarla 3 Kasım 2002 sonrası İstiklal Mücadelesidir:
Recep Tayyip Erdoğan, bütün tarihimizin en dürüst, en çalışkan ve en dirayetli liderlerinden biridir. Vesayetin her çeşidine set çekerek siyâsî iradeyi hakim kıldı. İşbaşına geldiğinde memleket 2001 krizinden kavrulmaktaydı. Para kaçaklarına engel oldu. Ülke şantiyeye döndü. Türkiye 10 yılda bir asırlık hamleyi gerçekleştirdi. Tüneller, çevre, yolları, enflasyonun tekli hanelere düşmesi, sağlık, adalet, eğitim, ulaşım, bilişim, bayındırlık ve daha nelerde gerçekleşen büyük reformlar. 3 asırdır ilk defa bizim ve dünya Müslümanlarının başı doğruluyordu.
6 ay kadar evvel "Batının şu ân bir numaralı gündem maddesi Tayyip Erdoğan'dır; ne yaparız da ikinci bir Tayyip Erdoğan gelmesine mani oluruz diye hesap-kitap içindedirler!" diye yazmıştık. Bu sinsi çalışmanın bir rüzgârı esecekti. Bundan dolayıdır ki Sn. Erdoğan'ın 3 yıl seçilmeme kararından vazgeçmesi çağrısında bulunmuştuk.
Rüzgâr, tahminimizden de erken koptu ve fırtınaya dönerek ortalık karma karışık oldu. Bu milletin çocukları bu defa sol-sağ diye ithal fikirlerle kamplara ayrılıp çarpıştırılmıyordu. O, 'Gezi'de masumane isteklerle başlatılıp isyan ve teröre dönüştürülmüş ve fakat Tayyip Erdoğan'ın güçlü liderliğinde savuşturulmuştu.
Ama; emperyalizm; Düveli Muazzama, 2023, 2071'lere, İslâm âlemi öncülüğüne, dünya devletliğine koşan, İsrail büyüsünü bozan Türkiye'yi, iktidarı ve onun liderini rahat bırakmazdı. Bu defa kavgayı tarihte ilk defa olarak muhafazakârlar arasında; dahası alnı secdeye gelenler arasında çıkarttılar. Şimdi maalesef ağır hakaretler havada uçuşmakta. İntikam duygusunun esir aldığı akıl âdeta firar etmiş durumda.
Nasihat kâr etmiyor...
İtimatlar, güvenler yıkıldı...
Yargı kan kaybında.
Söze konu olan sadece 76 milyon değildir. Ümmeti Muhammed, Tayyip Erdoğan'ı lider ve ümit olarak görmekte. Sn. Erdoğan, mağlup edilirse iktidarı bitirilir. Hemen ardından Türkiye, yeniden IMF'ye el açan mahcup günlere döner.
Şiddetle esen bu fitne kasırgasında herkes basiretini korumalı. Ülkemizin hangi fikir ve aidiyetinden olursa olsun tek kişisini bile kaybetme lüksümüz yoktur.
Devlet; Devlet-i Ebed Müddet'tir. Rejimler, değişir fakat devlet devam eder.
Devlet gücü paylaşılmaz..
İtidal ile gerçekleri anlatmaya devam etmeli. Öfkenin kimseye faydası yok; öfke düşmanlık üretmekte.