IMF'nin "maşallah" dediği...

Oldum olası IMF'nin övgülerinden korkmuşumdur... Çünkü ne zaman IMF "İyi gidiyorsunuz" dese başımıza bir iş gelir, ekonomimiz allak bullak olur. Yine övgüler başladı. IMF Başkanı Rodrigo Rato, düzenlediği basın toplantısında Türkiye'nin programının başarılı olduğunu söylemiş. Yardımcısı Kruger, bu noktada söze girip, "Türkiye'nin performansı için (çok iyi) demek yetmez. Performans mükemmel" demiş. Şöyle birkaç yıl öncesine uzanıp hafızalarımızı tazeleyelim. Türkiye'ye tarihinin en büyük ekonomik bunalımını yaşatan ve ağır faturası hesaplanamayan 2001 Şubat krizi öncesinde de IMF Türkiye'ye övgüler yağdırıyordu. Bugün Citibank'ın yöneticiliğini yapan IMF Başkan Vekili Stanley Fischer, "Sizi kutluyoruz. Faizleri beklenenden hızlı düşürdünüz. Faizin düşmesi kamu borçlanmasını rahatlattı. Dış borçlanmanızın önü açıldı. Özelleştirmede hızlı gidiyorsunuz. Döviz kuru politikanız başarılı. Bankacılıkla ilgili önlemleriniz iyi" diyordu. (30 Nisan 2000 Hürriyet Gazetesi) 9 ay 19 gün sonra kriz doğdu. Aynı günlerde, IMF Avrupa Bölümü Başkanı Michael Deppler de "Türkiye'nin benzeri olmayan bir program uyguladığını" söylüyordu. Haksız da sayılmazmış. Benzeri olmayan bir program ve arkasından "benzeri olmayan bir kriz" yaşadık. Krizden önce "IMF ne istiyorsa yapacağız" diyen dönemin Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, krizden 20 gün sonra bakın neler söylüyor: "IMF programına harfiyen uyduk, çöktük." (9 Mart 2001 Hürriyet Gazetesi) Başbakan Ecevit de, kriz öncesi, Türkiye'nin IMF'ye en sadık ülke olduğunu söylerken, kriz sonrası 8 Mart 2001'de Milliyet gazetesine verdiği demeçte IMF'nin "çağdışı" olduğunu ve her istediğinin yapılamayacağını ilan ediyordu. Devlet yöneticilerimizin IMF konusundaki gerçekleri görmeleri için ağır bir kriz yaşamamız gerekmezdi. IMF'nin program uyguladığı 89 ülkenin durumuna bakmak ya da tarihin sayfalarını karıştırmak yeterliydi. Dün Osmanlı'yı mali esarete sokan Düyun-u Umumiye neyse, bugün IMF odur. IMF kendi dergisinde Düyun-u Umumiye'nin devamı olduğunu itiraf ediyor. Mayıs 2003'te yayınlanan "IMF Survey" adlı dergide, aynen şöyle deniyor: "Düyun-u Umumiye Osmanlı'ya, IMF ise borçlu ülkelere nezaret ediyor." Ekonomi yönetimine küçük bir uyarı: IMF'nin övgüleri pek hayra alamet değildir.