Aysun’un başarısı...

A -
A +

“Her insan bir cevherdir; bazen onu fark edecek tek bir mücevherciye ihtiyaç duyar."

 

 

 

 

 

Gün geldi çattı. Keçiören Araştırma Hastanesi’nde, o yıllarda Doçent olan Dr. Hakan Bey’den randevu alındı. Operasyon başarılı geçti. Bir aylık dinlenme sürecinden sonra sahaya dönüş yaptı. Bu sırada benim Ankara’dan ayrılmam gerekmişti ama süreci uzaktan da olsa takip etmeye devam ettim. Ona hep şunu söyledim: 

 

"Gün gelecek, ayda dört-beş asgari ücret kazanacaksın. Yeter ki buna inan ve devam et. Göreceksin, benimle tanışman hayatının kırılma noktası olacak."

 

Yeni hayat, yeni Aysun.

 

Aradan aylar geçmişti. Bir gün mesaj geldi: "Onur Hocam, kilolarımdan kurtuldum. İstediğim kiloya yaklaşıyorum. Bu ay altı asgari ücret kadar gelir elde ettim. Anneme bir ev aldım, yüksek taksitlerle ödüyorum."

 

Bu sırada gözlerim doldu. Bu cümle bile her şeye değmişti.

 

Devam etti: "Annem bir zamanlar benden usanmıştı. Sürekli evdeydim, doğru düzgün bir iş bulamıyordum. Bu işi de gazetede gördüm. Aslında arkadaşım için gelmiştim, onun işe başlayabileceğini düşünüyordum. Ama sizin bakış açınız, bugüne kadar onlarca iş görüşmesinde karşılaştığım herkesten çok daha profesyoneldi. Kim derdi ki; Obez Aysun'u işe alacaklar, eğitecekler, sadece para kazandırmakla kalmayıp hayatına yön verecekler."

 

“Sizin insan kazanma sanatınız, henüz kitaplara geçmemiş bir tarz. İyi ki sizi tanımışım, iyi ki vardınız. Ailemle birlikte her gün size dua ediyoruz."

 

Bu arada Türkiye geneli başarılı satış elemanlarının, Top10 listesine defalarca katıldığını söylemesi beni fazlasıyla sevindirdi.

 

Bu yazıyı yazmadan tekrar mesaj çektim. “Hâlâ çalışıyor musun?" diye? Maşallah aradan sekiz yıl geçmesine rağmen çalıştığını ve çok güzel yatırımlar yaptığını söyledi. Alt kısmına da “sayenizde” yazmış. O da bize aldığımız dualarla yetiyor. 

 

Ha! Sekiz yıl önce, beraber iş başvurusu yapan ve işi yapamayan arkadaşı hâlâ iş arıyormuş.

 

Son Söz: Aysun'un hikâyesi, bir insanın doğru zamanda, doğru bir dokunuşla nasıl dönüşebileceğinin canlı örneğidir. Umutsuzlukla başlayan bu yolculuk, azimle, inançla ve kararlılıkla yepyeni bir hayata dönüştü. Bunu kendim için söylemiyorum. Ama inanıyorum ki her insan bir cevherdir; sadece onu fark edecek tek bir mücevherciye ihtiyaç duyar.

 

     Onur Ercan

 

 

 

Ünal Bolat'ın önceki yazıları...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.