"Kuşlar söyledi!.."

A -
A +

Anneannemin bir iftar sofrasında anlattığı ibretlik hatıraya bugün de devam ediyorum...

 

Babam da kıyafetlerinden bazılarını çıkarmış ve kızların yıkamalarını rica etmiş. Kızlar kendilerine verilen kıyafetleri yıkayıp getirmişler. Yıkanmış kıyafetler gelince babam tek tek koklamaya başlamış.

 

Kıyafetlerden biri çok güzel kokuyormuş. Babam güzel kokan kıyafeti yıkayan kızla evlenmek istediğini söylemiş. Kız da babamla evlenmek isteyince düğün yapmışlar.

 

Anneannem burada bir ekleme yaptı:

 

“Eskiden insanın önce dinî yaşantısına bakarlardı” dedi ve kaldığı yerden anlatmaya devam etti. “Neyse babama ve anneme bir ev yapmışlar ve orada yaşamaya başlamışlar. Babam ben çok küçükken vefat etmiş. Savaş sonrası zor zamanlar… Eşkıyalık, hırsızlık gibi alışılmadık musibetler yaygınlaşmış. Anneciğim zengin kadın, altınları var...

 

Bunu bilen hırsızlar annemi döverek öldürdüler ve altınlarını aldılar. Zavallı annem de ölünce hem yetim hem öksüz kaldım… Savaş böyle korkunç bir şey ve çaresizlik hiçbir kelimeyle anlatılamaz… Bu küçücük sabiye kim bakacak? E merhametli teyzem beni yanına alıyor… Teyzeler anne yarısıdır derler… Teyzeciğim her şeyimle ilgileniyor. Beni büyütüyor, yetiştiriyor…

 

Küçük yaşlarımda bana oruç tutmamı tembihliyor. Zaten kendileri de sahura kalktıkları için ben de onlarla birlikte kalkıyorum… 6-7 yaşlarındayken bile oruçlarımı tuttuğumu hatırlarım… Hatta bir keresinde bir gün çocukluk işte, canım bir şeyi çekmiş olacak ki teyzemden gizli orucumu bozdum. Karnımı doyurmuş oldum… Akşam iftar sofrası kurulunca da gündüz yemek yediğim için yemeğe elimi isteksizce uzatıyordum. Teyzem durumun farkına varmıştı. Ama edep ve terbiye timsali teyzem çocuk kalbini de çok iyi bilen bir mürebbiye gibi kulağıma eğilerek kimseler duymayacak şekilde fısıldadı: “Sen orucunu bozmuşsun” dedi.

 

Teyzeme utanarak baktım. O şaşkınlıkla bir anda “kim söyledi” diye sordum. Teyzem gayet sakin bir şekilde “kuşlar söyledi” dedi…

 

Anneannem, gözlerinde biriken iki damla yaşı bir eliyle silerken bize dönerek “o günden bugüne 'kuşlar teyzeme söylüyor' diye orucumu ve namazımı hiç bırakmadım” dedi...

 

Anneannem bize büyük bu anlamda büyük bir miras bırakarak 2007 yılında 95 yaşında vefat etti. Allahü teâlâ rahmet eylesin.

 

     Mehmet Tuncer

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.