Elimizden ne gelir ki!

Sesli Dinle
A -
A +

Merhaba... Ben Ebru, 24 yaşında herhangi biriyim. Bu köşede birçok yazı paylaştım. Her biri ayrı ayrı hassas, önemli ve güncel konulardı. Bazı yazılarımda kadına şiddete karşı çıktım, bazılarında tecavüzü haykırdım ve en son yazımda içimizi yakan deprem faciasında hayatını kaybeden, yaşamak için mücadele eden insanlara ses olmaya çalıştım.

 

Hepsi için söylenecek bir sözüm vardı ama şu an yazamıyorum. Yine o kadar hassas ve yüreğimizi paramparça eden bir olay ki yazmak mı ya da yazmamak mı doğru, yazarken fark edeceğim galiba. Gazze’de yaşananlar o kadar kötü ki bu durumdan etkilenen o kadar masum insan var ki o yüzden genç yaşta tecrübesiz biri olarak ‘bu konu hakkında düşüncelerimi dile getirmeli miyim?’ diye tereddüt ettim. Ama çoğumuz gibi ‘elimden ne gelir?’ deyip bir şey yapamadan durmak yerine yine ses olmak için yazıyorum. Çünkü ben de elimden ne gelir bilmiyorum. Ama yine de bir şeyler yapmak istiyorum. Protestolar dertlere derman olmuyor, yardım kampanyaları yetmiyor. Sosyal medyadan da görüyorum ki İsrail mallarına protesto var. Ama o kadar çok ürün ithal ediyoruz ki ne kadar dikkat etsek de gözümüzden kaçan ve ‘bir seferlik alalım bir daha da almayız’ dediğimiz gibi durumlar yaşıyoruz. Ne kadar istemesek de alıyoruz, yiyoruz, kullanıyoruz...

 

Peki bu duruma kesin çözüm olarak neden ithalat durdurulmuyor? Ya da onların ürettiğini kendimiz üretemiyor muyuz? Ya da onların mâlı olmasa açlıktan ölür müyüz? Açlıktan ölmeyiz de eğer sessiz kalırsak suçsuz günahsız insanların katledilmesine boyun eğersek bu içimizde yara olmaz mı? Peygamber Efendimiz “komşusu açken tok yatan bizden değildir” buyurmuş. Peki biz kimdeniz? Nedir bu kadar yakarışın içinde bizi sessizliğe boğan? Nedir bu çaresizlik?!.

 

     Ebru…

 

 

 

 

 

ŞİİR

 

 

 

     ANNEME

 

 

 

Seksen sekiz yılının on sekiz Haziran'ı

 

Kaybettim genç yaşta canım anamı.

 

Saramaz doktorlar benim yaramı

 

Benim tek tabibim sen idin annem.

 

 

 

Cuma sabahıydı bir haber geldi,

 

Dediler ‘çabuk ol annen istedi’

 

Bu koca İstanbul bana dar geldi,

 

Hemen geliyorum bekle sen annem.

 

 

 

Annem son nefeste beni bekliyor

 

Hazırlanmış artık Hakka gidiyor,

 

Açmış gözlerini Yasin istiyor,

 

Yasin-i şerifin okudum annem.

 

 

 

Giresun Hastanesi çöktü üstüme,

 

Yaşlar hâkim oldu iki gözüme,

 

Hakkın nuru inmiş annem yüzüne,

 

Geride yetimler bıraktın annem.

 

 

 

Süleyman acıya nasıl dayansın?

 

Beş kardeş de “annem” diye ağlasın

 

Mevla’m hiç kimseyi öksüz koymasın,

 

Sana her gün Kur'ân okurum annem.

 

Bizlere hakkını helal et annem

 

 

 

Süleyman Usta/Espiye-Giresun

 

 

 

 

 

SAĞLIK OLSUN

 

 

 

UYKU VE BESLENME: Sağlıklı beslenme ve kaliteli uyku, hayat için hem gerekli hem de önemli iki faktördür. Uyku bozukluklarının, günlük hayat, fiziksel ve zihinsel performans üzerinde olumsuz etkileri göz ardı edilmemelidir. Kişide oluşan uyku bozukluğunun sebeplerini anlayıp belirleyip ortadan kaldırmak buna bağlı oluşabilecek sağlık problemlerinin önüne geçilmesinde destek olacaktır.

 

Uyku kalitesi ile birçok metabolik, nörolojik ve immünolojik hastalık arasında ilişki bulunmuştur. Çalışmalar, uykunun yiyecek alımını etkilediği gibi bazı yiyeceklerin de uykuyu etkilediğini göstermiştir. Yapılan çalışmalarda karbonhidrat, protein ve bazı elzem yağ asitlerinin uyku düzeninde etkili olduğu belirlenmiştir. Az uyuyanlarda sebze ve meyve tüketiminin günde 6-8 saat uyuyanlara göre daha az olduğu gözlemlenmiştir. Detaylı bilgi için [www.turkiyehastanesi.com]

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.