Kaygı duyan kişi zihinsel huzura kavuşmak istiyorsa, ayrıntıya girmemelidir. Hayat küçülemeyecek kadar kısa. Umursamayacağımız küçük şeylerle kendimizi üzmeyelim. Endişelerimizin ve mutsuzluklarımızın neredeyse tamamı gerçeğin değil hayal gücümüzün ürünüdür. Şanssızlığın sonuçlarına katlanmanın ilk basamağı, onları kabullenmektir. Kaçınılmazı değiştiremeyiz ama kendimizi değiştirebiliriz.
Olayları yönetemiyorsak, bari onların bizi yönetmesine izin vermeyelim. Bir iftira sonucu ölüme mahkûm edilen Sokrates’e, zindanın gardiyanı zehir dolu bardağı içmesi için verdiğinde “yapılması gerekenlere katlanmaya çalış” demişti. Sokrates dayandı ve ölümü mükemmele yakın bir soğukkanlılıkla karşıladı.
Allah’ım! Bizlere, değiştiremeyeceklerimizi kabullenme sükûneti, değiştirebileceklerimizi değiştirme cesareti ve farkı anlayabilme yeteneği ver. Âmin.
Sokrates’in öğretmeni ile konuşması vardır: “Ben gençken erken kalkmaktan hoşlanmazdım. Annem bu davranışımdan nefret ederdi; çünkü büyüdüğümde zengin biri olarak görmek isterdi. Bir gün ısrarı üzerine öğretmenimi birlikte ziyaret ettik. Annem, öğretmenime sabah erken kalkmanın faydalarını oğluna anlatmasını rica etti. Öğretmen bana dönerek şöyle dedi:
‘Sana farklı bir hikâye anlatacağım, sen de bundan ne çıkardığını söyleyeceksin, olur mu?’
Sokrates: ‘Peki öğretmenim.’
Öğretmen: ‘İki kuş varmış. Biri erken uyanıp böcek yiyip yuvasına beslenmiş olarak dönermiş, diğeri geç uyanıp yiyecek hiçbir şey bulamamış. Hikâyeden ne anladın Sokrates?’
Sokrates: ‘Erken kalkan böylesi kuşlar karnını doyururmuş, geç kalkan ise aç kalırmış.’
Öğretmen gülerek: ‘Evet, kişisel arzularımıza uyan her şey bize doğru görünürken, uymayan her şeye de öfkeleniriz. Ancak bu dünyada iki kere ikinin beş yüz olduğunu direten, inatla kendi hayatlarını da başkalarının hayatlarını da cehenneme çeviren pek çok insan olduğunu da unutmamalıyız.
Mustafa Ali Mahdum
Eşin bile el olur, hele yaşlan da bir gör
Varın yoğun yel olur, hele yaşlan da bir gör
Evladın sana bakmaz, gelip ocağı yakmaz
Moruk der kimse takmaz, hele yaşlan da bir gör
Dışarda kalır gözün, kimseye geçmez sözün
Yasaktır sana izin, hele yaşlan da bir gör
Üç ay sonra gel derler, belki de çiğ çiğ yerler
Yok olmuş eski erler, hele yaşlan da bir gör
Eskiden olsan da er, olmaz müsait bir yer
Tahtakuruları yer, hele yaşlan da bir gör
İtibarın hiç kalmaz, kimse içeri almaz
Deme böyle şey olmaz, hele yaşlan da bir gör
Bütün dostlar el olur, saç dökülür kel olur
Ümitlerin yel olur, hele yaşlan da bir gör
Seni adam saymazlar, hiçbir eve almazlar
Eve bile koymazlar, hele yaşlan da bir gör
Mehmet Salih
ŞEFTALİ: Şeftali günümüzde tüketebileceğimiz en faydalı meyvelerdendir. Besin değeri oldukça fazladır. İçinde A vitamini C vitamini, E ve K vitamini vardır. Ayrıca potasyum, magnezyum bulunur. Lifli hâliyle bağırsak sağlığına katkıda bulunur. Kabızlığa iyi gelir. İyi bir antioksidan meyvedir. Potasyum sayesinde kan basıncını düzenlemeye yardımcı olur. Kolesterol seviyesini dengelemeye yarar. Lifli olması sebebiyle tokluk hissi sağlar. Vücudun nemlenmesine yardımcı olur cilt sağlığını destekler. Şeftali bağışıklık sistemini dengelemede oldukça faydalı bir meyvedir... Sağlığınız için doktorunuza danışınız.
Yetenekli Kalemler'de önceki yazılar...