Aday çıkaramazlarsa kriz çıkarırlar!

Sesli Dinle
A -
A +
Abdullah Gül’ün TBMM’de Cumhurbaşkanı seçilmesine 2007 yılında engel çıkaran 367 garabetinin sahibi eski Yargıtay Başsavcısı Sabih Kanadoğlu geçtiğimiz eylül yeniden ortaya çıktı.
 
Erdoğan’ın 2023 seçimlerinde yeniden aday olamayacağını savunan Kanadoğlu, HDP ortaklı masayı uyardı;
  • “Meşruiyet tartışması çıkmaması için Haziran 2023’teki seçimi 1-2 ay öne alabilirler. Muhalefet bu tuzağa düşmesin. Erken seçim olacaksa şartlar muhalefetin lehineyken bu yıl olsun. Ama bu yıl olmuyorsa 2023 Nisan veya Mayıs gibi değil, zamanında yapılsın.”
Bunlar, Cumhurbaşkanı Erdoğan rüzgârı tersine çevirmeden önce yapılan açıklamalardı tabii.Nitekim çok öncesinde, seçimin mayıs ayına çekilebileceğini gazetemiz yayınlamıştı.
 
Cumhur İttifakı bugün de 14 Mayıs’ta sandığı halkın önüne getirmek istiyor, ancak muhalefet yanaşmıyor.Çünkü muhalif ittifak çok zorladı, erken seçimi başaramadı.
 
Muvaffak olsalar, 6 Nisan 2023’te yürürlüğe girecek yeni seçim kanunundan da yırtacak, ufak partilerin alacağı oyları ittifaka katacaklardı, plan tutmadı.Üstüne bir de kendi içlerinde yaşadıkları ayak oyunları eklendi, -ki daha şimdiden masayı zor ayakta tutuyor, çoklu aday senaryolarını konuşuyorlar.
 
Öteki tarafta ise Cumhurbaşkanı Erdoğan başta sosyal konut olmak üzere, peş peşe yaptığı hamleler ve hayata geçirdiği projelerle halkın memnuniyetini artırınca iyice köşeye sıkışan Altılı Masa, Sabih Kanadoğlu’nun tavsiyeleri doğrultusunda seçimi hazirandan önce yaptırtmamaya odaklandı.
 
Hazirana zorlayacaklar ki, kendi içlerindeki krizi, ülke krizine dönüştürmeyi başarabilsinler (!)
***
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, önümüzdeki süreçte muhalefetin koparacağı hengâmeyi şimdiden kestirip “Sayın Cumhurbaşkanı yeni sistemde ikinci kez seçileceği için adaylığının önünde engel yok” demiş.
 
Bu cümle, kendi problemlerini aşamayıp, amacına rakibine çamur atarak, çelme takarak ulaşmayı hedefleyenleri engeller mi?
 
Bunun cevabı 367’den belli değil mi?Türkiye’de muhalefetin durumu bu maalesef…
 
Mertçe bilek güreşine girerek kazanmak, ortaya daha büyük projeler koyup Türkiye’yi nasıl ileriye taşıyacağına halkı ikna etmek yerine, abuk sabuk ayak oyunları ile ülkeye vakit kaybettirmek eski Türkiye alışkanlığıydı.
 
2023, bunun da sonu olur inşallah.
***********

Kadroları hazırmış

Sabih Kanadoğlu gibi, Türkiye’yi mahveden koalisyonlu yıllarda Başbakan Yardımcılığı yapan Murat Karayalçın da Altılı Masa’ya akıl vermişti;
  • “Koalisyon şartları hazırlanmalı. Şimdiden yeni atamalar için MİT, Emniyet, valiler, Diyanet İşleri Başkanının da aralarında bulunduğu 2 bin kişilik isim listesi hazır olmalı.”
Söyledikleri yapıldı.Altılı Masa üyesi Temel Karamollaoğlu, seçilirlerse iktidarı nasıl yöneteceklerine dair 300 sayfalık protokol hazırladıklarını açıkladı.
 
Seçecekleri kukla cumhurbaşkanını ve hükûmeti bu protokolle yöneteceklermiş.
 
Karayalçın’ın kadrolaşma uyarısının yerine getirildiğini ise CHP yandaşı gazeteci Can Ataklı açıkladı.
 
Altılı Masa’nın çalışmalarını iyi bilen, teknik ekipten etkili biriyle görüşmüş; şu anda değil 2 bin, 9 bin kişilik liste hazırmış.
 
Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’ne geçtiğimiz 2018 Temmuz ayından bu yana yapılan bütün atama kararları tek imza ile iptal edilecekmiş.
 
Görüştüğü kişinin şunları söylediğini aktarıyor Ataklı;
 
- Bütün rektörler, MİT, bütün teşkilatlar... Bütün bürokrasi, genel müdürlükler, bakanlıkların üst düzey yönetimleri, valiler, kaymakamlar, emniyet müdürleri, emniyet teşkilatları... Bunların tamamına atayacak adamımız var. Bakanlar, hatta öyle ki, çok da detaya girmeyeyim, bakanlık içlerinde bile kadroları oturup konuşuyorlar.
 
***
Vay be!Yıllardır AK Parti’ye “kadrolaşıyor” diye demediğini bırakmayan Ataklı, bu bilgiden duyduğu heyecanla öyle coşmuş ki, “Türkiye’nin bir gecede çok ciddi değişim yaşaması gerekiyor. İlk gecede bam bam gideceksin” diyor.
 
Sonra da oturup ağızlarını doldura doldura liyakatten, bilmem neden bahsediyorlar.Bu cümleleri duyunca sizin de aklınıza 1991 seçimleri sonrası SHP ve CHP’li bakanlar Seyfi Oktay ile Mehmet Moğultay’ın binlerce kişilik kadrolaşması geldi mi?
 
Hatta, bugün CHP Genel Başkanı olan Kemal Kılıçdaroğlu’nu SSK Genel Müdürü yapan Moğultay’ın, Adalet Bakanlığında 5 bin kişilik kadrolaşması sorulduğunda “Doğudan, güneydoğudan gelen insanlar aç mı kalsınlar? Bu kadroları örgütüme vermeyip de milliyetçilere mi verseydim?” dediğini hatırladınız mı?
 
Benim şimdi merak ettiğim şu; acaba bu 9 bin kişi içerisinde HDP’ye ne kadar kadro açıldı?
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.