“Bunlar altılı maşa” dediğimizde hop oturup hop kalkıyorlardı.
Bugün gelinen durum nedir?
Kazanamayan adaylarına “İyi ki seçilmemiş, bu adam ülkeyi satardı. Türkiye’yi Allah korumuş” diyorlar.
Ya yüzde 48’e kadar getirdikleri aday kazansaydı n’olacaktı, bunun özrünü diliyorlar mı toplumdan?
Hak getire!
Çünkü dertleri başka.
***
Bu ‘İyi ki’ itiraflarını yaparken gerçekten Türkiye'yi mi düşünüyorlar, yoksa yine siyasi menfaat icabı manevra mı yapıyorlar derseniz…
Maalesef ikincisi.
Zira iyiden iyiye ortaya çıktı ki, ittifakı bozma meydan okumalarında da bütün gayeleri daha fazla siyasi parsa koparmak.
Belgesi, İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı Türker Yörükçüoğlu’nun açıklamaları.
Meral Hanım’ın yardımcısı, ittifakın devamı için 10 büyükşehrin kendilerine bırakılmasını istemiş.
CHP’ye, “İstanbul ve Ankara dâhil 10 büyükşehirde aday çıkarmazsanız ittifaka devam edebiliriz. Önceki seçimlerde biz fedakârlık yaptık, sıra sizde” demiş.
Buradan da anlıyoruz ki, İyi Parti’nin bütün derdi, masayı dağıtma tehdidi ile CHP’den daha fazla koltuk koparmak.
Yani İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in ifadesiyle “proje ittifak” kendi içinde güç mücadelesi vermeye devam ediyor.
Sadece siyasi menfaatlerin gözetildiği bu ittifak orta yolda buluşur mu derseniz… Olabilir.
Peki, İyi Partililerin başta CHP olmak üzere, ittifak ortaklarına söylediği onca söz ne olur?
Bundan öncekilerde ne olduysa, o olur.
Kendilerine inanan kitleyi kandırmaları kolay zira.
“Megri megri” ile çözüm sürecini, Ergenekon ve Balyoz ile FETÖ sürecini hatırlatır, yıllardır PKK ve FETÖ’ye umut olan ittifaklarını unutturuverirler nasılsa!
Onlar unutturmaya çalışsa da biz hatırlatırız ama ne fayda!
***
Misal; 2018’de HDP ile birlikte imzaladıkları, İyi Parti kurucularından Ümit Özdağ’ın görüntü kaydı da olduğunu açıkladığı anayasa taslağını…
KHK’lılara verdikleri ‘devlete dönüş’ sözünü…
İyi Partili Bilecik Belediye Başkan Yardımcısı’nın şundan daha iki sene evvel 15 Temmuz anma etkinliğinin iptalini Valilik’ten talep edip, ret cevabı alınca yaptığı “İleride hükûmet değişirse orada fotoğraf çektirenler yargılanır” tehdidini…
Yine aynı partinin Tokat İl Başkan Yardımcısı tarafından 15 Temmuz kahramanı Ömer Halisdemir’e atılan “FETÖ’cü” iftirasını…
Bunları biz unutmayız ama onlar unuttururlar…
Ve istediklerini aldıklarında, hiçbir şey olmamış gibi yollarına devam ederler.
İyi Parti, o masada HDP’nin varlığından gerçekten rahatsız olsaydı ve başımıza bela olmaktan kıl payı kurtulduğumuz o masayı gerçekten dağıtmak isteseydi, bugün şöyle cümleler kurardı;
> Türkiye düşmanı bir parti ile anayasa taslağı hazırlama ve imzalama gafletinde bulunduk, özür dileriz.
> Kandil ve Pensilvanya’nın canıgönülden desteklediği, onlara sınırsız vaatlerde bulunan birisiyle seçim ittifakı yapmamız hataydı, özür dileriz.
> Millî insansız hava araçlarımızı, kendi tankımızı, jetlerimizi, roketlerimizi, füzelerimizi üretirken gerekli desteği vermediğimiz, hatta bazılarında CHP’nin kampanyasına uyduğumuz için özür dileriz.
> Milliyetçi, vatansever her Türk’ün hayali Turan Birliği gerçekleşirken biz bir teşekkür bile etmedik; Karabağ zaferiyle Zengezur Koridoru hayali gerçeğe yaklaşırken biz sessizce kenarda durduk, özür dileriz.
> Devletimiz Kafkaslarda, Kıbrıs’ta, Libya’da, Akdeniz’de, Ege’de ülkemizin menfaatlerini korumaya çalışırken, siyaseten geri durduk, özür dileriz.
> Bizim oylarımızla seçilen belediye başkanları HDP’lileri, hatta PKK ve FETÖ iltisaklı kişileri kadrolara doldurdu, özür dileriz.
> FETÖ’nün ve bunun gibi terör örgütlerinin sahiplerinin bir gün yeniden güç kazanacağından, geri döndüklerinde bizden de hesap soracaklarından korkup kararlı bir duruş gösteremedik, özür dileriz.
Maddeleri çoğaltırız da, gerek yok.
Böyle bir cümleyi “masa dağıtma” tehdidinde bulunanlardan duydunuz mu hiç?
Hayır.
O masayı gerçekten dağıtmak ve bu beladan temelli kurtulmak isteyen önce bunları söylerdi… Tıpkı Yavuz Ağıralioğlu’nun istifa ederken yaptığı gibi.
Bu itirafları ve özrünü yapmadan söylenenler sadece ufak siyasi hesaplar… Onun da milletin nazarında kıymetiharbiyesi yok. O kadar.