Durumunuzu Bahçelievler Belediyemize iletiyoruz

 

"Feridun Ağabey, ben Yenibosna Zafer Mahallesi Ahmet Yesevi Caddesi üzerinde size bildirdiğim adreste 2008 yılından beri esnaflık yapmaktayım. Bazı ailevi durumlarım sebebiyle bundan iki sene önce boşandım. Ve dükkânımda kalmaktayım... Ateş düştüğü yeri yakıyor. Her şeye sabrediyor 'bir gün inşallah düzelir'  diye bekliyorum. Ama şu geçtiğimiz hafta, iki günlük sokağa çıkma yasağında ekmek almak için sokağa çıktığımda polisler tarafından 'yasak' olduğu konusunda uyarıldım. Kendilerine dükkânda kaldığımı sebepleriyle birlikte anlatmaya çalıştım. Ama burasını ev sayamayacaklarını dükkânı açık bulunduramayacağımı söyleyerek bana cezai işlem uyguladılar. Durumumu anlatıp bu psikolojik sıkıntılı günlerde biraz tolerans göstermelerini ısrarla rica etmeme rağmen cezadan kurtulamadım. Bir de “bulunduğun dükkânın iskânı var mı?” diyerek zabıta çağırdılar. Evet çalışma ruhsatım bulunmuyordu çünkü binanın iskânı yoktu. Ve bir vatandaş olarak felek vurmuş evliliğimden darbe yemişim virüs günlerinde herkes ailesiyle otururken akşam ev yerine kaldığım dükkânımda bir ekmek almaya çıktım diye şu başıma gelenlere bakın?.. Virüs sebebiyle sokağa çıkma yasağı olduğu için gelip 'dükkânı açık tutamazsın' diyen memur bey o dükkânın yuvası yıkılmış bir adamın çilehanesi olduğunu nereden bilecek? Emir böyle dükkân mı dükkân... Kapatacak mısın kapatacaksın? Peki ben nereye gideceğim? Cevabı yok bu çaresizliğimin. Ben ısrar ettikçe cezai işlem; iş sorgulamaya ve iskânı olmayan binada ruhsatsız çalışıyorsun durumuna geldi. Ve iskânı olmayan ama elektrik, su, doğalgaz verilen binaya belediye zabıtası çağırıldı. Dükkânım mühürlendi. Hem cezai işlem uygulandı, hem dükkânım mühürlendi… Bir koronavirüs sebebiyle başıma bunlar da geldi… Benim derdimi anlayıp bana yardım edecek, sorunlarımı empati yaparak çözecek devlet büyüklerime sesimi ulaştırabilir misiniz?” diyen esnaf kardeşimiz, durumunuzu Bahçelievler Belediye Başkanlığımıza bu köşeden arz ediyoruz. İnşallah bu zor günleri hep birlikte atlatacağız… (F.A.)

 

 

 

Türk Polis Teşkilatı mensupları; 10 Nisan günü teşkilatlarının 175’inci kuruluş yıl dönümünü kutladılar...

Bu teşkilatın çalışan ve emekli mensupları polis günü vesilesiyle diyorlar ki:

24 Haziran ve 31 Mart seçimleri öncesi polislere 3600 ek gösterge sözü verilmişti. Yerel seçim sonrası Meclis'te yapılacağı kamuoyuna duyurulmuştu. İçişleri Bakanlığı bünyesinde Jandarma ile omuz omuza birlikte halkın huzur ve güvenliğini sağlamak için görev yapan polislere de "Eşit işe eşit ücret " ve HAK-HUKUK-ADALET ilkesi uyarınca, Jandarma astsubaylara 1995 yılından beri verilen 3600 ek gösterge hakkı tahsil farkı gözetilmeksizin tüm polislere Meclis'te bir yasal düzenleme yapılarak verilmeli.

Çalışan polislere fazla mesai ücreti diğer devlet memurlarına ödendiği gibi saat başı ödenmeli. Çalışan polislerin aldıkları Emniyet Hizmetleri Tazminatının %50’si emekli olunca maaşına yansıtılmalı. Çalışan memurlara her ay çalışmayan eş için ödenen "Aile yardımı ödeneği" ile "Çocuk yardım ödeneği", memur emeklilerine de aynen ödenmeli. Nitelikli ve donanımlı polis yetiştiren 4 yıl süreli Polis Akademisi yeniden açılmalı. Emniyet teşkilatının polis amiri (Komiser yardımcısı) ihtiyacı çalışan üniversite mezunu polis memurları arasından sınavla seçilerek karşılanmalı. Çalışan ve emekli polisler arasında yaşanan intihar nedenlerini araştırmak ve çözüm bulmak için TBMM düzeyinde Araştırma Komisyonu kurulmalı. Polislerin sosyalleşmesini sağlamak amacıyla Türkiye genelinde faaliyet gösteren Polis Evleri ile Sosyal tesislerinin sayısı artırılmalı. Doğu ve Güneydoğu illeri başta olmak üzere, tüm yurt genelinde polis lojmanları yapılmalı. Yükseköğrenim gören polis çocuklarının barınması için öğrenci yurdu açılmalı. Polis Disiplin Tüzüğü çağın gereklerine göre yeniden güncellenmeli. Polis Moral Eğitim Merkezi, Polis Evi, Lokali ile Polis Dinlenme Kamplarının sayısı artırılarak, polisin sosyalleşmesi sağlanmalı. Ülkemizde güvenliği sağlayan, can ve mal emniyetimiz için hayatlarını feda eden bu kalabalık kitlenin makul talepleri karşılanmalı. Büyük risklerle görev yapan bu kesimden, diğer devlet memuruna tanınan haklar esirgenmemeli...

Kanuni hakları tam olarak verilmiş, mutlu polisle ülkemiz daha güvenli olacaktır...