Nafaka borcu yüzünden bir ekmeğe muhtaç kaldım

A -
A +
 
“Ağabey, benim derdimi kime nasıl anlatacağım bilemiyorum. Ben emekliyim şu an ama keşke emekli olmasaydım hatta keşke hiç olmasaydım… Daha 15 günlük emekliyken eşim ayrılmak üzere evi terk etti. Ama ben yuvamın yıkılmasını istemiyordum. Çünkü oğlum lösemi hastasıydı onun mağdur olmaması için her türlü sıkıntıya razı olurdum. Ama bu süreçte oğlumun hasta olmasına da dört sene boyunca kimseleri inandıramadım. Hastanede çalıştığım için 'eşimden ayrılmamak için oğlumu hasta diye bahane ettiğim' ileri sürüldü. Hastalığın gerçek olduğu anlaşılana kadar da durum kronik hâl almıştı. Şükür ilaçla tedaviye cevap verir durumda ama ben çıkmaza girdim. Çünkü ağabey, eşimin ayrılmak için mahkemeye müracaat ettiği andan itibaren nafaka ödemek zorunda kaldım. Ayrı evde kalmak da bana ayrı bir külfet oldu. Birinci mahkemede dava reddedildi ama çok geçmeden ikinci kez dava açıldı. Bu dava sonuçlandı. Ve ben eşimden ayrıldım. Bu süreçte ne yaşadım peki? Rahmetli kayınpederim 'eli darda' diyerek beş bin lira para istemişti. Yok desem durumumuz kritikti. Yuvam kurtulsun diyerek kredi çekerek yardımcı oldum. Ama kredi nafaka kira derken eksiye düştüm. Emekli olduğum için de başka işte çalışmam zorlandı...
Bu arada ikinci davayı temyize gönderdiğim sürede birikmiş nafakaları istediler. Yoksa hapis cezası vardı. Hapse girmemek için ve annesinin yanında yaşasa da hasta oğlumu mağdur etmemek için akraba olduğumuz eşimin dayıoğlundan borç istedim. Bana altın verdi. 'Oğlumun düğününde verirsin' dedi. O tarih gelip de altın isteyince çaresiz kalıp yine kredi çektim. Çünkü altın sebebiyle borcum neredeyse iki katına çıkmıştı. 15 bin lira karşılığında otuz bin lira ödeyecek şekilde kredi çektim...
Bu arada nafaka ödemelerim devam ediyor tabii. Ödemede çok zorda kalınca bu kez yapılandırmaya gittiğimde biraz da elime nakit kalsın dediğimde borcu 40 bin lira yaptılar elime de üç bin 500 lira geçti. Sonuçta geri taksit ödemesi ve nafaka ödemesiyle birlikte aylık ödemem 2620 lirayı buldu. Benim ise emekli maaşım 240 lira. Her ay 200 lira ekside kalıyorum. Evim kira elektrik su ayrı bir dert, oğlumun hastalığına masraflarım ayrı bir dert. Şu evimin dağılması sebebiyle başıma geleni Allah’ım düşmanımın başına vermesin...
Varlık içinde olacakken boşanma sıkıntısı ve nafaka ödeme mecburiyeti yüzünden yokluk içinde kredi diye çırpındıkça battım. Ve ekmek almaya muhtaç hâle geldim. Aziz mübarek günler geliyor; inanın dolabımın fişini çektim boşa elektrik yanmasın diye... Daha acısı, sosyal yardım vesilesiyle nereye başvursam karşıma 'emeklisin' yazısı çıkıyor. Emekli olana böyle yardım yapılmıyor. İyi de Ağabey ben ne yapacağım?
Gaziantep Büyükşehir Belediyesine müracaat etmiştim. Bana gıda yardımı için kod numarası vermişlerdi hâlen bir arayan da olmadı...
Benim sizden isteğim bir hayır sahibi zengin yok mu? Benim bu borçlarımı ödemede bana bir yardımcı olunsa. Emekli maaşımdan üç beş kuruş kalacak kadar borcum ödense ne olur?
Allah sizden razı olsun… İletişim bilgilerim sizde mevcuttur. Saygılarımla...”
            Rumuz: M.G.-Gaziantep
 
 
Birçok anne baba bu programdan habersiz…
 
Feridun Ağabey, son yıllarda her telefonda yerini alan yaklaşık 500 milyon kullanıcısı olduğu iddia edilen popüler bir sosyal medya programı var. İsmini size yazdığım iki heceli uluslararası popüler bu programa Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ve Bakanlık bünyesinde bulunan Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının dikkatini çekmek istiyorum.
Başta ülkemiz olmak üzere tüm dünya vücut sağlığını tehlikeye düşüren korona belası ile can havliyle ve tüm imkânlarıyla mücadele ederken ahlakı dejenere eden ve toplumu ahlaki erozyona uğratan bu sosyal medya programı önü alınamaz şekilde çocukların kullandığı cep telefonlarına dahi girmiş durumdadır. Birçok ana baba bu programdan habersiz çocuklarının nasıl bir tehlikenin, nasıl bir yozlaşmanın içine düştüğünü bilmiyor, görmüyor, göremiyor.
Hatta bir çocuk anne babalarından gizli olarak aile içi bazı davranışları da kısa videolarla bu programda yayınlamayı marifet sayıyor. Birçok genç kız kendi videosunun başkaları tarafından burada yayınlandığından, birçok genç erkek, kız arkadaşlarının olumsuz hâl ve hareketlerini burada yayınlamakta sıkıntı görmez oldu. Menşei Uzak Doğu olan bu program bugün birçok ülkede sansürlenmesine rağmen ülkemizde nedense müdahale edilmeden yayına devam ediyor.
Her yaştan insanın bulunduğu, videolarının bol bol yayınlandığı içeriklere bakıldığında intihara yönlendirme, cinsel istismar, uyuşturucu veya uyarıcı maddeye özendirme, müstehcenlik, etnik kökenlerle dalga geçme yasa dışı örgütlerin propagandası, dinî ve millî sembollere hakaret etme gibi birçok konuda video görmek mümkün.
Buradan yetkili bakanlıklarımızın çocuklarımızı, gençlerimizi bu tehlikeli virüsten korumaları için girişimde bulunmalarını arz ediyoruz.
      Erol Kara-İstanbul
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.