İsmail Kapan

Siyasi muhalefetin yerinde saydığını, yeni politikalar üretemediğini, dolayısıyla gündem belirleyemediğini görüyoruz...

Paketin bazılarınca beğenilmeyeceği, bazılarının hatta içeriğine bakmadan peşinen karşı çıkacağı, ta baştan belliydi.

Demokratikleşme paketini her derde deva bir tılsım gibi görmek elbette doğru olmaz.

Cumhurbaşkanı Gül'ün BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşma, ilgili bütün adreslerde uzun süre yankılanacaktır...

Bazı olaylar, bağıra bağıra geliyorum der. Fakat ne hikmetse, "devletlu"ların tümü sağır sultana döner...

Türkiye'nin en kritik ve çözümü zor meselesi hangisi? Kürt meselesi mi? Alevilik meselesi mi?

Anlaşılıyor ki böcek severlere karşı, böceksavarların daha çok işi var!

Gazeteniz TÜRKİYE, bugün yeni bir çehre ile karşınıza çıkıyor.

Mahalli seçim çalışmaları giderek ivme kazanırken, şehirlerin yerel yönetimleri de, hem yaptıklarını, hem gelecek için plan ve projelerini anlatma gayretinde...

Yazının başlığı bazılarını çok rahatsız edebilir, edecektir.

İki haftalık yazı aralığı konuları biriktirince, bir toparlama yapma zarureti doğdu...

Yaklaşık bir haftadır, Suriye'de, binlerce insanın kimyasal silahla katledilmesini konuşuyoruz...

Orta Doğu'nun büyük bir değişimin eşiğinde olduğunu belirten Prof. Şükrü Hanioğlu, çok önemli bir tespit yapıyor

ismailkapan

Son zamanlarda dış politika alanında kalem oynatan birçok kişi, ağız birliği etmişçesine aynı sözcükleri tekrarlıyor: Yalnızlaştık... Yalnızlaşıyoruz!..

Dünkü yazıda Cengiz Çandar'ın, "Türkiye'nin değerli yalnızlığı ya da etkisiz dış politikası" başlıklı makalesinden alıntılar yaparak kritik etmiş, ancak yer darlığı nedeniyle bahsi bitirememiştik.

Cengiz Çandar, Radikal Gazetesinde (18 Ağustos); "Türkiye'nin değerli yalnızlığı ya da etkisiz dış politikası" başlıklı bir yazı yazdı. Yazının ana gövdesini, Lübnan'ın En-Nahar Gazetesi'nde çıkan Cihad Zein adlı yazarın makalesi teşkil ediyor.

Medyada, "Başbakan artık gündemi belirleyemiyor" diye sevindirik olanlar, çok geçmeden fena halde yanıldıklarını görmüş olmalı. Tıpkı Başbakanın birkaç günlük tatile çıkmasını, sağlığına dair tezvirata çevirerek siyasi havayı bulandırmaya çalışanların çakılması gibi...

Mısır, bin yıllar boyunca ne Firavunlar, ne zulümler, ne katliamlar gördü...

'Ahval ve şerait' kelimelerini anlamakta zorlanacak genç kuşak okuyucular, önce bir sözlüğe müracaat etsinler, daha sonra da kelime hazinelerini bu derece küçülten ve daraltan "millî eğitim" sistemine sitemlerini iletsinler!