Josef'i nasıl ağlattık!
Ankara'daki maç sonunda meydana gelen olaylar sırasında arabuluculuk, yatıştırma işlerine soyunan Beşiktaşlı futbolcu ne yazık ki kırmızı kart görmüş. Ben atlamışım... Sonra da baktım ki, otomatik olarak bir maç ceza... Yahu ayıp be! Ben ne cezaların paslandığını bilirim bu ülkede... Adam şimdi ağladı. Ve ‘Sene sonunda ben giderim’ dedi. Cezayı verip de geri almayanlar utanıyor mu acaba?
Avcı Hoca, o ne biçim orta alan?
Trabzonspor ligin en iyi kadrolarından birine sahip olan Adana Demirspor karşısına, hem de deplasmanda, öyle bir orta saha ile çıktı ki, ben daha maçın başında ‘Allah savunmaya güç ve sabır versin’ dedim. Sormak isterim, böylesine zor bir dış oyununda iki santrfor da neyin nesi? Fatura tabii ki ağır oldu.
Necip'e ayıp ediyorsunuz!
Beşiktaş taraftarı bu değildir. En sıkışık dönemlerde, hocaların gece uykularının kaçtığı süreçlerde, kaleci hariç, her yerde, her görevde oynayabilen Necip Uysal'ı ıslıklamak size hiç yakışmadı. Yenen golde hatası var idi. Tamam, ama senin diğer futbolcuların neredeydiler maçı kurtarmak için? Hele hele teknik direktör yenilerin hepsini oyuna sokup maçı kurtarmaya kalktı ki, asıl skandal bu idi. Sahadan atılırken onu neden ıslıklamadınız?
Okan Hoca ne oldu ünlü orta sahaya?
Galatasaray üç yeni orta saha transfer ederken ortalık ayağa kalktı. Ama bakıyorum da Galatasaray'ın hemen hemen bütün maçlarında köklü değişiklikler bu orta alanda oluyor. Bu son maçta da ikisi kenara alındı. Neyse ki kafasını iyice soğutup aslı astarı olmayan transfer söylentilerinden sıyrılıp maça konsantre olan Kerem'e hoş geldin!
Greko, serbesti tuş etti!
Dünya Güreş Şampiyonası’nda bizim Grekoromen Güreş Millî Takımı dünya şampiyonu oldu. İki altın ve üç bronz madalya... Biz eskiden serbest stilde bu rakamlara ulaşır, şampiyon olurduk. Şimdi işler değişti demek ki... Hepinizin alınlarından öperim.
Tayyip Kardeşim eve ne zaman gidersin?
Vallahi ben yoruldum evde izlerken ama Cumhurbaşkan’ım hem ülkenin topraklarını karış karış dolaşıp açılışlar, temel atmalar yapmanın yanı sıra sınırlar ötesinde de barış, kardeşlik ve ticaret yatırımları yapmaktan yorulmuyor. Ben de merak içindeyim... Acaba Kısıklı semtindeki evin adresini unuttu mu?
Hey gidi Metin ve Basri Ağabeyler!
Hafta başında ülke futbolunun simgesi olmuş, yıllar geçmesine rağmen benzerlerini bulamadığımız iki efsaneyi andık. Metin Oktay, yani gol atmanın büyük ustası ile futbolu bıraktıktan sonra çok sık birlikteliğimiz oldu. Dünyanın en kibar adamı idi... Vatan hasreti onu İtalya'dan çabuk döndürmüş idi... Ve Mehmetçik Basri... Ülkede futbolu kan revan içinde bile oynayabilmenin yanı sıra gidip de Kıbrıs'ta mermilere göğüs germek kolay mı? Onunla da ağabey-kardeş ilişkimiz vardı. Bana hep "Her şeyin bir şeyi vardır" der dururdu.
Vay Bruma Vay!
Bizim gazetenin cumartesi günkü sayısında spor sayfalarından birini şöyle bir başlık süslüyordu; "92 milyon TL'lik zarar..." Evet, Fenerbahçe'nin Jesus tarafından istenilip sonra da aynı isim tarafından kadrodan şutlanan Bruma'nın maliyeti başlıktaki miktar imiş... Peki, şimdi bunun hesabını kim soracak? yakında Yüksek Divan Kurulu var. Bakalım birileri çıkıp da konuşacak mı?
Bu Tunç Soyer'e ders verin!
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı tuttu, Osmanlıya sataştı. Yahu be adam; o senin beğenmediğin Osmanlı, 623 sene dünyaya hâkim olmuş idi. Kim bilir belki de senin şimdi oturduğun koltuk bile o imparatorluğun eseridir. Zaten öyle de ama senin ciddi bir tarih dersine ihtiyacın var.