Taraftarı kandıranlar!..

A -
A +

1 milyon dolar yönetimden 500 bin dolar Fenerbahçeli işadamlarından prim ve de "onca" motivasyon, ancak 20 dakika oynamaya yetti, sonrası; Aykut Kocaman!.. Yazık bu taraftara; 3 Temmuz'dan beri "gelen kandırıyor, giden kandırıyor" ve sonunda o taraftar, "maç sonrası mekanlarından biri olan" bir kebapçıda "Futbol tarihimizin en iğrenç pankartlarından birini açacak" hâle geliyor; getiriliyor!.. Nihat Özdemir'ler, Ali Koç'lar, Murat Özaydınlı'lar, Aykut Kocaman'lar "bu acı tablonun sahipleri olarak" iftihar edebilirler ve de elbette "Ankaragücü maçındaki galibiyetten sonra" destanlar yazan ve de "deplasman fobisi bitti" diye neredeyse "bayram ilan eden" Fenerbahçe medyası ile el ele, kol kola. KİM YOK, KİM VAR? Bir geçen yılın 31'inci haftasının Fenerbahçe'sine, onun puan cetvelindeki durumuna, galibiyet, mağlubiyet, dahası attığı gol ve yediği gollerin sayılarına, "kimleri yendiğine", daha dorusu "yenmedik takım bırakmadığına" bakın ve de kendi kendinize, "2-3 gidene karşılık 2-3 gelenle takviye edilmiş ve hocası aynı olan" takımın "nesi eksik" diye sorun?.. Cevap açık; "Takımın başında Aziz Başkan yok!" Bir geçen yılın 31'inci haftasının Galatasaray'ına bakın, "yenilmedik takım bırakmayan, 34 puanı zar zor alabilen", averajı "eksi 10 olan", küme düşme hattının hemen üstlerinde dolaşan Galatasaray'ına, bir de bugünün "ligde yenmedik takım bırakmayan, en yakın rakibine 9 puan fark atan, ligin en çok gol atanı ve en az gol yiyeni olan" Galatasaray'ına, üstelik "bu başarıya neredeyse ilk 11'inin tamamı yeni transfer olan" bir ekiple ulaşmış Galatasaray'a ve kendi kendinize sorun; "Bu Galatasaray'ı, bu hale bu kadar kısa sürede kim gelirdi?.." Cevap açık; "Takımın başına kim geldi; Fatih Terim!.." SON MAÇA KADAR!.. Kimse şimdiden "Doğmamış çocuğa don biçmesin!.." Ligde normal sezonun bitmesine 3 maç var ve de ondan sonra da play-off'ta her takımın oynayacağı 6'şar maç daha!.. Şu anda ilk 4'e girememiş görünen ama son 3 haftada giren bir takımın bile play-off sonunda ligi "şampiyon olarak bitirmesi" hemen hemen "imkânsız gibi" görünse de, mümkün!.. Bunu "en iyi" Fatih Terim biliyor ve futbolcularını da uyarıyor!.. Bu satırları "neden" yazdım; 2-2'lik Saracoğlu derbisinden sonra, futbolcusuyla, taraftarıyla, teknik adamlarıyla, yöneticileriyle, yazar-çizerleriyle Fenerbahçelilerde gördüğüm "moralsizlikten" dolayı yazdım; sanki "her şey bitmiş gibi!.." Maçtan önce "Fenerbahçe kazanırsa şampiyon olur" diyenler bile, maçtan sonra "Bu iş bitti" havasına giriverdiler; yazık!.. GÜZEL VE ÇİRKİN!.. Selçuk kardeşim, Fenerbahçe derbisinde bana göre, Galatasaray'a geldiğinden beri "en iyi futbolunu oynadın"; tebrikler!.. Ama Emre'ye yaptığın ayıptı, sana yakışmadı; üstelik sadece "Emre değil", başta "Engin" olmak üzere "bu" tavırlarını başka takım arkadaşlarına da yaptın; ayıbına ayıp kattın!.. "Takım kaptanı" bile olsan, ki değilsin, "bunları yapmaya hakkın yok", haddin de değil!.. Çok efendi futbolcularmış, Emre'ler, Engin'ler; yoksa sana saha ortasında "öyle bir cevap verirlerdi" ki, hayatın boyunca unutamazdın!.. BARİÇ VE TERİM!.. Hey gidi hey, hatırlayın Trabzon'daki bir maçta, "kalın paltosunun üzerine gelen bir küçücük taş ile yerlere serilen" Fenerbahçe Teknik Direktörü Otto Bariç ile "zamanın başkanı" Ali Şen'in "bu olay üzerine" yaptıklarını. Bir de Saracoğlu'nda tribünlerden atılanlarla yüzlerinden, alınlarından isabet alan Fatih Terim'in ve Hasan Şaş'ın tutumlarına bakın ve de "farkı" fark edin!.. ANKET!.. Derbinin akla getirdiği iki soru daha var; "anket sorusu" olarak soruyorum: 1 - Bir TV kanalınız olsa, "Fenerbahçe kollayıcısı" olarak Digitürk'ün Melih Şendil'ini mi tercih edersiniz, NTVspor'un Güntekin Onay'ını mı?.. 2 - Sizce ekranlarda "Galatasaray antipatisini" Melih Şendil mi daha çok belli ediyor, Güntekin Onay mı?..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.