Koç!..

A -
A +

Galatasaray Erkek Basketbol Takımı, "tam 43 yıl sonra" Basketbol Ligi'nin sezon bölümünü "lider bitirdi"; bununla övünüyor, Galatasaray yönetimi ve Galatasaray Resmi Sitesi!.. Aslında ülkeye "basketbolu resmi olarak getirmiş" ve "yenilmez armadalar kurmuş" bir kulübün yöneticilerinin "övünmesi" değil, "utanması" gerek!.. "Spor salonlarından, voleybollardan, basketbollardan gelen" Faruk Süren ve Özhan Canaydın'ın yöneticilik ve başkanlık dönemlerini de kapsayan "son 10-15 yıllık süreçte" basketbol başta "salon" sporlarında sarı-kırmızılı camiaya yaşatılan "utanç verici tablo" Galatasaray Tarihi'nin "en acılı sayfaları" içinde yer alacaktır!.. Şimdi geliyorum, konunun bugününe ve "gerçek" tarafına!.. Son söyleyecek ve yazacağımı hemen daha başta okuyucularıma ve öncelikle de Galatasaray'ın yöneticilerine ve camiasına ileteyim; "Galatasaray Erkek Basketbol Takımı'nın başında Oktay Mahmuti yerine Ergin Ataman olsaydı", sarı-kırmızılı ekip İstanbul'da yapılacak "Avrupa Kupa 1'inin dörtlü finaline" güle oynaya kalır, "Türkiye Kupası'nı" müzesine götürmüş olur ve dahası, "Lig şampiyonluğunun" da uzak ara favorisi olarak play-off'ta rakiplerine "ümitsizlik aşılardı!.." Evet, "6-7 oyucu ile" Ergin Ataman'ın Avrupa'da da, Türkiye'de de "ne yaptığı" ortada ve daha "neler yapacağı" da Beşiktaş camiasını "memnun edecek" iyimser bir tablo ile "bu işin uzmanları tarafından" günlerdir anlatılıyor; "Kimse, ligi de alırlarsa şaşmasın!.." Bizlere, "yıldız oyuncu öğütmeni, rotasyonu, çorbasyon hâline getirecek kadar sabit tutkulu, oyuncularının robot değil, duyguları, onurları, gururları da olan insanlar olduğunu hatırına getiremeyecek kadar pedagoji reddiyecisi bir hoca ile mi karşı karşıyayız" sorusunu sorduracak bir "koç" var Galatasaray'ın başında!.. Ergin Ataman'ın "elindeki kadro ile yaptıkları" ile, Oktay Mahmuti'nin elindeki kadro ile ligin normal sezonunun "düşme" hattındaki ve hemen üstündeki takımlarla oynanan karşılaşmaların ağırlıklı olduğu son 5-6 haftasında "43 yıl sonra gelen liderliği" ısrarla Banvit'e ikram etme sürecini "son maçın son saniyelerine kadar sürdürmesi" ve de ancak "rakip oyuncuların art arda yaptıkları inanılmaz hatalarla ve zar zor bir basket farkla kaptırmaması" arasındaki karşılaştırma sorduruyor, bu soruyu bizlere!.. Ve elbette "Galatasaray'ın başında Ergin Ataman olsaydı, neler olurdu" sorusuna vereceğimiz cevapları da kolaylaştırıyordu, bu karşılaştırma!.. Oktay Mahmuti "iyi bir antrenör, takım hazırlayıcısı" olabilir, ama konu, "iddialı bir takımın, hedefi olan bir takımın, büyük bir takımın koçu olabilir mi" sorusuna gelince, işte "orada" durmak gerek!.. Sadece bir "fikri sabiti", bir "inadı" ortaya koymak için yazıyorum; Lakoviç, Lucas, Ender, Tutku, Göksenin, Evren, Shumpert, Caner, Cevher, Shipp (Sakatlandı), Haluk, Furkan, Andriç; işte Galatasaray'ın kadrosu!.. Bu kadroda "1 numaralar" var, "2 numaralar" var, "3 numaralar" var, "4 numaralar" var, hem de "çorbasyonu", pardon "rotasyonu" tam tamına "rotasyon meraklısı" Koç'a her maçta "bol bol yaptıracak" kalitede oyuncular olarak var!.. Peki, "gerçek" anlamda "kaç numara" yok; "5 numara!.." "Ne yapar" koç, dahası "iddialı, hedefi olan" büyük bir takımın koçu; mevsim başı eksiğini, hele hele basketboldaki tabiri "çaylak" Sertaç da daha sezonun başında sakatlanıp sezonu kapatınca, "gerçek bir 5 numara" peşinde koşar değil mi?.. Ama, Galatasaray'ın koçu, "pivot arayıp bulacağına, alacağına", önce Savoviç'i, ardından Djedoviç'i getirerek, adeta "koçluk" etiketiyle dalga geçer!.. Zaten sezonun ortalarında GS TV mikrofonuna "Bizim sezon için koyduğumuz hedef yok, biz maç maç bakıyoruz olaya" gibilerden bir söz ettiğinde anlamıştım, bir "gerçek pivot" almayacağını; zira alırsa, "takımın eksiği tamamlanacak" ve camia, taraftar, yönetim, Galatasaray Erkek Basketbol takımından "iddialı hedefleri vuracak başarılar" bekleyecekti; Mahmuti, böyle bir riskli sorumluluğun altına girmek istemiyordu ve "hiç" girmedi!.. İşte Ergin Ataman "3 kupadan en az ikisine talibiz, hedefimiz budur" dedikten ve de iki kupayı da aldıktan sonra, şimdi de "Üçüncü Kupa'yı da alacak güçteyiz, neden olmasın" diyerek kameraların karşısına otururken, Oktay Mahmuti'nin mevsim başından beri "iddia ve hedef" konusunda "neden" suspus olduğunu bir türlü "anlamak istemeyenler", bilmem ki "nihayet" anlayabildiler mi?.. Basketbol sohbetlerimizde ben "bunları anlatırken" arkadaşlarım "Ya dünyaca ünlü bunca basketbolcunun yer aldığı Galatasaray Kadın Basketbol Takımı'nın koçu hakkında ne düşünüyorsun" diye soruyorlardı; onlara, gülerek cevap veriyordum; "O takımın başında bir koç var mıydı?.."

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.