Yönetim zinciri neden bozuldu?..

A -
A +

Mustafa Cengiz’in olmadığı bir dönemde ortalıkta hiç görünmeyen Başkan Vekili’nin aklına Başkanlık mı düştü yoksa?

Trabzonspor mağlubiyetinin ardından “Şampiyonluk yarışı biz bitti demeden bitmez” diyen Fatih Terim, Trabzonspor maçından sonra, sorumluluğu da üstlenerek “Bitti” dedi ve taraftardan özür diledi.
Yıllardan beri ondan “Trabzonspor'u tebrik ediyor, başarılar diliyorum. Bazen öyle şeyler vardır ki, üst üste gelir. Sevgili Galatasaraylılara sesleniyorum. Sevincimiz kadar, üzüntülerimiz de derin. Bizi affetsinler bu sene. Her şeye rağmen inanmış arkadaşlarımızla gemiyi kıyıya yanaştıracağız. Aklımızda ne yoksa başımıza geldi. Allah beterinden korusun” anlamına gelen bir açıklama duymamıştık, duyduk!..
Aslında ben, Başakşehir ve Trabzonspor maçlarını beklemeden, pandemi arasından sonra oynanan ilk maçın (Rizespor) sonrasında “özetle” yazmıştım; “Galatasaray için yarış bitti. Meydan Trabzonspor ile Başakşehir’e kaldı” diye…
Aslında “elbette bir maç ile bitmezdi” iş ama “daha önce, sütre gerisinde cereyan eden öyle gelişmeler vardı ki, işte bu gelişmeler, “böyle” bir sonun habercisiydi!..
Florya’nın ağabeyi Abdurrahim Albayrak “rota değiştirmişti” ve “Galatasaray Başkan Vekilliği” onu “başka hayallere” sürüklemişti; “Galatasaray Başkanlığı!..”
Bu rota değişikliği haberleri Urla’ya ulaştığından beri, Galatasaray yönetiminde “önce ‘öncü’ hafif sarsıntılar” sonra “ciddi depremler” olmaya başlamış ve Mustafa Cengiz Başkan’ın hastalıkları, ameliyatları, “depremlerin ağır hasarlı olmasına” yol açmıştı!..
Elbette, “bu depremlerin Florya’yı da etkilememesi” mümkün değildi. İş “Onyekuru’nun sözleşmesinin ne zaman biteceğinin hesaplanamamasına kadar” geldi dayandı!..
“Başkanlığa niyet etmiş” bir Başkan Vekili, “bunlarla uğraşır” mıydı?..
“Mustafa Başkansız geçen sürede”, Galatasaray yönetimi ağır yaralar aldı. “Işıl Alben / Basketbol Yönetimi / Kaan Kançal / Yusuf Günay depremleri” ne yazık ki, “geciken tatmin edici açıklamaların yapılamaması yüzünden” hasar tablosunu ağırlaştırdı.
Bütün bunlar olurken “Başkan Vekili” nedense ortalıkta yoktu, sanki Mars’a giden uzay uydusundaydı!..
Aynı “cinlik senaryosu”, Florya’da “şansızlık ibresi hızla yükselirken” ve “sahalarda kötü sonuçlar peş peşe gelirken” de sahneye kondu; Başkan Vekili ortada yoktu!..
Yoksa, bugüne kadar “başkanlık niyetini” yalanlamayan Başkan Vekili’nin kulağına “Fatih Terim’i başkan yapacaklar” iddiaları kar suyu mu kaçırmıştı?..
Bu “iç içe geçmiş” iddialar senaryosunun ne kadarı gerçek, İstanbul’a 650 kilometre uzaktaki Urla’da oturan bir gazeteci olarak pek bilemiyorum.
Ben “buraya kadar uzanan iddiaların bir özetini” yaptım, “ne kadarı doğru, ne kadarı yanlış ve hatalı” bilmiyorum; sadece sorular soruyorum!..
Bunların cevaplarını vereceklerin isimleri de yazımda var, zaten!..
Bu durakta bir başka soru ortaya çıkıyor; “Peki, bunları ‘İstanbul’daki ‘Galatasaray medyası’ neden yazmıyor?..”

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.