Benim de “ürkütecek” bir millî takımım var!..

Elemelerde ilk etapta üçte üç yapacak ve 9 puanı alacak güçte bir takıma sahip olduğumuz ortada!..

Oh… Dünya varmış; “UEFA Uluslar Kupası’nda küme düşen” Türkiye, Dünya Kupası Avrupa elemelerinde Hollanda’yı 4-2 yenerken, “finallere doğrudan gideceğim ve orada da iddialıyım” sinyalini verdi. Finaller için, “en iddialıların bile gözlerinin kendisine çevrileceği” bir millî takımımız var, artık!..
Şenol Hoca’ya da, ay yıldızlı formayı nihayet “hak ettiği şekilde” taçlandıran futbolcularımıza da teşekkürler!..
Bu tarihi maçın özeti; anlı ve de şanlı Hollandalılar “bol bol korner ve birazcık gol attılar”, biz ise “bol bol gol ve birazcık korner attık!..”
Hakemin bitiş düdüğü ile de FIFA sıralamasında 14’üncü olan Hollanda’yı, 32’nci sırada olan takımımızla 4’lerken, “Grup birinciliğine de ilk maçta adaylığımızı” koyduk; artık inanıyoruz ki, “Finallere doğrudan gideceğiz!..”
Hollanda, Norveç, Karadağ, Letonya, Cebelitarık’ın bulunduğu grubumuzda, art arda oynayacağımız üç “kilit” maçın ilki “müthiş bir sonuç” ile bitti.
Bugüne kadar oynadığımız maçlarda Hollanda’ya “sadece toplam 9 gol atabilmiş olan” Türkiye, hocalığa geldikten sonra takımının başında oynadığı dört maçın ikisini kazanıp, ikisinde de berabere kalarak “namağlup” İstanbul’a gelen Frank de Boer’e “4 gol ile” ilk mağlubiyetini tattırdı; helal olsun!
İkinci yarının ortalarında 3-0 galip iken “15-20 dakika “Hollanda’yı maça ortak eden bir çözülme bölümü hariç, ekran başındaki bizlere “Bu maçı kazanacağız” güvenini veren takımımızın, art arda oynayacağı Norveç ve Letonya maçlarını da kazanacağına inanıyorum.
Bir dakika ara ile yenilen iki golde “takımımızın Burak ile beraber en iyilerinin başında gelen iki futbolcumuzun, Çağlar ile “penaltı kurtaran” Uğurcan’ın paylarının olması”, bundan sonraki maçlar için “kulağımıza küpe” olmalı!..
Ve de elbette, “yaşlandıkça olgunlaşan” ve “olgunlaştıkça asıl değer ve cevherini sahalarda sergileyen” Burak kardeşe de “coşku ve sevgi dolu” alkışlar!.. 
“Küme düşmeden, muhteşem bir geriye dönüşe imza attığımız” maçtan sonra TV ekranlarında ve dün sabah da gazetelerde “Norveç’ten bir beraberlik alır ve ilk üç maçı 7 puanla kapatabilirsek” gibi yorumları dinledim ve okudum.
İşte “tehlike” bu düşünceyle başlar; neden “İki maçı da kazanacak ve ilk üçü 9 puanla kapatacağız” demiyoruz; bunu yapacak ve 9 puanı alacak güçte bir takıma sahip olduğumuz ortada!..
Üstelik Norveç maçı, Norveç’te değil, “Akdeniz iklimindeki” Malaga / İspanya’da!..
Hollanda maçı gösterdi ki; “çoğunluğu İtalya, İngiltere, Fransa gibi ‘Avrupa’nın en öndeki futbol ülkelerinde oynayan’ futbolculara sahip” Türkiye, Türkiye’de oynayan “müthiş” kalecileri başta, “kaliteli” yedek kulübesi ile, bu gruptan “birinci çıkacak” güçtedir!..
Yeter ki, Hollanda’nın “mükemmel pas trafiğini bozan” mücadeleyi “fiziği güçlü” Norveç’e karşı da gösterelim!..
Gördük ki, bu Milli Takımın futbolcuları ve Şenol Hoca’mız, “bu inancı” taşıyorlar. Yarın gece “Norveç’i de yeneceğiz”; bizler de inanıyoruz!..