Buna da şükür…

"Aykut Kocaman’ın Trabzon, Ersun Yanal’ın Fenerbahçe cephesinde yumuşak ifade ile “en sevilmeyen” isimler oluşu… Fenerbahçe’yi en son şampiyon yapan Yanal’ın Kadıköy’de galibiyeti kaçırması…"

K armaşık bir cümle ile başlayalım; Fenerbahçe’yi en son şampiyon yapan Ersun Yanal, Fenerbahçe’nin Trabzonspor karşısında 19 maçtır süren saltanatını bitiriyordu ki Kucka izin vermedi!
* Maça çıkarken iki takımın toplam 13 yabancı futbolcusunun “Anadolu Fetih 1071... Malazgirt’te buluşalım” pankartını taşıması ilginçti.
* İki takımın adı yan yana geldiğinde yüreklerimizin ağzımıza geldiği son yıllarda, bu maçın zaman zaman artan gerilime rağmen  “temiz” bitmesine şükür diyoruz.
* Geride beş resmi maç kaldı ve Fenerbahçe’de işlerin iyi gitmediği gün gibi ortada… Yeni transferlerin adaptasyon problemi, Ozan, Şener, Hasan Ali, Van Persie gibi eskilerin geriye gidişi, Aykut Hocanın zaman zaman “sağlıksız” değerlendirmeleri, dün “en delikanlı Fenerbahçeli” Volkan’ın yuhalanmasına kadar dayandı.
* Geride kalan maçlarda bireysel hatalarla gol yiyor diye suçlanan Fenerbahçe, Trabzonspor karşısında takım savunmasındaki zaaflarla dikkat çekti. Bu da işin bir başka vahameti.
* “Van Persie mi Soldado mu?” sorusunun cevabı Hollandalıydı ama önce o, sonra yerine giren Soldado; her ikisi de kayıpları oynadı.
* Durica, Kucka, N’Doye,  Valbuena, Van Persie, Giuliano, Soldado gibi dünya çapındaki yabancılara rağmen sahada sergilenen oyun güdük kaldı.
* Trabzonspor’un “zaferine” beş dakika kalmışken, Kucka gibi bir tecrübenin basit bir penaltıya sebep oluşu, bir başka yıldız Beşiktaşlı Pepe’nin Süper Kupa maçındaki hareketini hatırlattı.   
* İki takımın kadrolu hakemi Ali Palabıyık, bu şartlarda maçı iyi götürdü.
Hepimize geçmiş olsun.

Maçın adamı: Olcay Şahan