“Baba ne oldu sana?”

A -
A +
“O heybetli duruşa sahip, iri yapılı delikanlı Necati’nin birden rengi değişmeye başladı...”
 
Mehmet ve babası Necati’nin tarlaya patates sökmeye gittikleri hikâyeyi anlatmaya bugün de devam ediyoruz...
Mehmet de o küçücük ve sıska vücuduyla patatesleri sökmeye çalışıyordu. Babası “Aferin Mehmet sen bu işi çok iyi yapıyorsun” diye oğlunun hevesini yüksek tutmaya çalışıyordu.
Necati patatesleri sökerken bir yandan da;
-Hanım Allah’a şükür bu yıl mahsul çok iyi. Tabii bunun da şükrünü yerine getirmek lazım. Köyün alt tarafında oturan Seher Anaya da verelim, zavallı kadın yaşlı ve kimsesiz, o da bu nimetten yararlansın, dedi.
-Benim de zaten aklımdaydı Seher Ana, tabii ki ona da verelim öşrümüz olur. Komşuluk bugünler için var.
Vakit öğle olmuş Necati namaz için çalışmaya ara vermişti. Bu arada Saniye de yeni söktükleri patateslerin tadına bakmak için onlardan biraz tencereye koyup patates haşlamaya başladı namaza durmadan önce.
Mehmet annesinin yanına gelerek:
-Anne geçen gün amcamlarda yerken patateslere tuz döküyorduk ve daha lezzetli oluyordu. Yanımıza tuz aldın değil mi?
-Almaz olur muyum oğlum, bu patatesler hiç tuzsuz yenir mi?
-Canım annem biliyordum bunu.
Saniye namaz sonrası patatesleri haşlamış, çayı demlemişti.
-Oooo hanım kurmuşsun yine padişahlara layık bir sofra!
-Allah ne verdiyse artık bey, Mehmet hadi oğlum otur sofraya baban başladı bile, yoksa sana patates kalmayacak.
-Geliyorum anneciğim.
Büyük bir iştahla patatesleri yiyorlardı. Patatesler çok sıcaktı. Mehmet ellerinde zor tutuyordu, elleri yanmasın diye sürekli patatesleri üflüyor bir elinden ötekine alıp tutuyor, bir yandan da annesinden tuz istiyordu.
O heybetli duruşa sahip, iri yapılı, delikanlı olan Necati’nin birden rengi değişmeye başladı. Hanımı Saniye bu durumdan çok korktu. Aman Allah’ım eşine ne oluyordu! Neden kendini çok sıkıyordu? Mehmet arkasını dönüp;
-Baba baba iyi misin, neden ses vermiyorsun, baba beni duyuyor musun, diye korkarken annesi de kocasının başucunda çığlık çığlığa sesleniyordu:
-Ne oldu sana neyin var Bey?
Necati hiç ses edemeden olduğu yere yığılıp kaldı. Saniye eşinin tıkandığını düşündü. Telaşlı bir şekilde elini Necati’nin ağzına soktu. Patatesleri çıkarmaya çalıştı. Necati sanki kilitlenmişti. Ağzı da açılmıyordu. Dağ gibi adam kriz mi geçiriyordu nedir? DEVAMI YARIN
 
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.