Bir tık üstü, bir tık sonrası!

A -
A +
Cemiyet olarak tenkit edilebilecek hususiyetlerimizden birisi de lisanımıza hakkıyla sahip çıkmamaktır. Eğer bu hususta ciddi bir şuura erişmiş olsaydık, insanlık tarihinin en kadim dillerinden olan güzel Türkçemizi yere göğe sığdıramaz ve onun inkişafı (gelişip yükselmesi) için gayret ederdik. 
Esasen lisan meselemiz kolayca içinden çıkılabilecek bir vaziyette de değildir. Bu ifade hem problemlerin sayıca çokluğu hem de derinliği manasında kullanılabilir.
Dilde sadeleşme gibi Türk lisanına acımasız darbe vuran tahayyül ve uygulamalar, son 50-60 yıldır büyük bir hevesle dilimize aktarılmıştır. Türkçe karşılığı olduğu hâlde özenti olarak kullandığımız ekseriyeti İngilizce kökenli kelimelerin haddi hesabı yoktur. Pek çok seçenek bulunduğu hâlde meramımızı hep aynı kelimelerle ifade etmek de dilimizi kısırlaştırmaktadır.
Münevverlik beklediğimiz üniversite hocalarımız, öğretmenlerimiz, doktorlarımız ekranlarda sunucularımız, sanatçılarımız velhasıl tüm okumuşlarımızın kahir ekseriyeti son 4-5 yıldır, duyunca insanı isyan ettiren bir sözü dillerinden düşürmezler.
“Bir tık üstü, bir tık sonrası!" Bu berbat söz yerine kaç tane alternatifimiz olduğunu bir tasavvur edelim. Bir defa kastettiğiniz hususa göre "biraz fazlası, bir sonraki merhale, bir adım sonrası, bir mertebe üstü, bir sonraki aşama" vb. ifadeler kullanılabilir.
Bir başka fecaat vesilesi meşhur, destansı(!) "stres" kelimesi.  “Stres” kelimesi gerektiğinde kullanılır. Lakin uğrunda kaç kelimemizi feda ettiğimize bir bakalım. Bizler stresliyim derken tam olarak neyi kastediyoruz? "Keder, elem, vehim, vesvese, gam, yas, hazan, hazin, hüzün, mahzun, kaygı” ve daha nice kelime var ve hepsinin anlam farklılıkları mevcut. Bu kelime fakirliği fikir ufkumuzu da daraltmaktadır. Oysa ifadenin uygun olanını kendi öz hazinemizden, öz dilimizden bulma gayretini sarf ettiğimizde bizi zihnen düşünmeye zorlamakta ve geliştirmektedir. Lisanımız anlı şanlı bir imparatorluk dilidir. Lisanımıza sahip çıkmak ve inkişaf ettirmek kadim milletimizin geleceğine yatırımdır.
        Hakan Karagöz
 
 
ŞİİR
 
 
    CEMRELER DÜŞENDE GEL
 
Kurumuş çaylar gibi bekçisiyim suların,
Damla damla birikip sevgi sel olanda gel.
Hazan değdi yüzüne mücella aynaların,
Mahzun bakışlarımı bulutlar silende gel.
 
Bahar gelsin bülbülün figanını bir dinle.
Neler anlatır sana yarım kalmış bir canla.
Bulutlar gözyaşını koyverirken bir gönle,
Akarsular bulanıp denizler dolanda gel.
 
Sevdanın kitabını okumadan uyuma.
Bir tebessüm atıver zehir gibi çayıma,
Yaraları kanatan hayal kurmak neyime,
Mehtabın ışıltısı gözümü alanda gel.
 
Bilmiyorum bu dertle varır mıyım yarına,
Bulur muyum bir ilaç, çıksam da Kaf Dağına?
Aldırma lafa söze, gitmesin hiç arına
Seher yeli kokunu ardıma salanda gel.
 
Gül yüzünü gizleyip hicran ateşi saçma.
Hançer vurup sinemde kapanmaz yara açma.
Menzilime girerek bir görünüp bir kaçma,
Bir adımlık dermanım dizimde kalanda gel.
 
Ağyar gönül bağıma diken ekende gülüm.
Gözlerimden yaş diye al kan akanda gülüm.
İki büklüm bel ile yola bakanda gülüm.
Çaresiz dertlerime bir deva bulanda gel.
 
Sır oldum yollarında hiç boşuna arama.
Bulsan da merhem olmaz artık gönül yarama.
İstersen kendini koy bir kerecik yerime,
Yıkılmak istemezsen cemreler düşende gel.
 
                                İdris İspiroğlu
 
 
 
BİTKİLERİN DİLİ
 
KARANFİL: Halk arasında daha çok ağız kokusunu giderici etkisiyle bilinen karanfilin vücuda faydaları o kadar çoktur ki saymakla bitmez. Başta sindirim sistemine yardımcı olması, karaciğeri koruması, bağışıklık sistemini güçlendirmesi, şeker hastalığını kontrol etmedeki etkisi, vücutta kemik yoğunluğunu ve kemik minerallerini korumaya katkısı gibi birçok faydası vardır. Bununla birlikte güçlü bir aromaya sahip olan karanfilin içeriğinde A, K, E ve B6 vitaminleri bulunur. Yine Omega 3 ile Omega 6 bulundurur. Güçlü bir kalsiyum, potasyum, sodyum, manganez deposudur. Karanfil ile vücut daha iyi sindirime kavuşur. Gaz gidermede etkili bir bitkidir. Karanfil ile vücut antibakteriyel bir potansiyele kavuşur ve vücuda zararlı patojenler yok edilir.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.