Bakan Fidan'dan AB'ye üyelik ve vize açıklaması: Avrupa ‘Ben Müslüman istemiyorum’ diyemiyor
Dışişleri Bakanı Fidan, Plan ve Bütçe Komisyonunda Avrupa Birliği ile sorunları anlattı: Avrupa ‘Ben Müslüman istemiyorum’ diyemiyor. Adı konmamış örtülü uygulamalar getiriyor. Fasıl açıp şunu düzelt diyecek iradeleri yok.
Yeşim Eraslan ANKARA - Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Avrupa Birliği (AB) ülkeleriyle yıllardır yaşanan vize problemine ilişkin Avrupalıların ‘Ben Müslüman istemiyorum’ diyemediği için adı konmamış örtülü birtakım uygulamalar getirdiğini söyledi.
Plan ve Bütçe Komisyonu sonrası milletvekillerinin sorularını cevaplayan Bakan Fidan, AB’nin getirdiği vize sınırlamasının sebebinin, yine AB’in kendi içerisindeki göç meselesi olduğuna dikkat çekti. AB ülkelerinin, Avrupa’da aşırı sağın yükselmesini göçmen hareketlerine bağladığını anlatan Fidan, “Adı konmamış örtülü uygulamaları arazide birebir tespit edip üstüne giderek Avrupalı muhataplarla bir yere getirmeye çalışıyoruz. Ama burada tabii ki sürecin bu kadar karşılıklı bağımlılık yetiştirdikten sonra olması gereken aşaması vize serbestisi aşaması olmalıymış” diye konuştu.
Avrupa ülkeleriyle Türkiye arasında fazlaca iş birliği ve sosyal, öğrenci ve iş insanı hareketliliği olduğuna işaret eden Fidan, “Bu hareketliliği mümkün kılacak tek şey vize serbestisi. Avrupa da bunun bilincinde ama kimlik politikasından dolayı Avrupa, Türkiye ile olan ilişkilerinde belli konuları askıya almış durumda” ifadesini kullandı.
FASIL AÇACAK İRADE YOK
Bakan Fidan, hem Suriye’deki olayların hem de Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin ortaya koyduğu diplomatik duruşun, Avrupa’nın Türkiye’ye karşı bir takım tavırlar almasına sebep olduğunu kaydetti. AB’nin Türkiye’yi fasıllardaki kriterler üzerinden değerlendirmesinin normal bir durum olduğunu belirten Dışişleri Bakanı Fidan, şöyle devam etti:
Fasıl açar der ki ‘Senin şuran hatalı şunu düzelt, şuran hatalı bunu düzelt veya bunları beraber götürelim.’ Fakat bu irade yok değerli milletvekilleri. Yani 2007’de bu irade donduruldu. Lütfen bunu anlayalım. AB, Müslüman bir ülkeyi kendi içlerine almama konusunda bir irade ortaya koydu. Avrupa’nın iki itici gücü; Fransa daha net irade koydu, Almanya burada sessiz kaldı. AB Türkiye’ye üyelik vermek istediği sürece yeniden evrilmeyecek bir durum yok. Bunların ilk önce bir irade ortaya koyması lazım. Demeli ki ‘Biz Türkiye’yi şu gerekli şartları karşıladığı zaman kendi içimize almaya hazırız. Böyle bir irade vardı da biz gitmedik değil.
