Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat ödülleri, Bu yıl da Külliye'de düzenlenen törenle sahiplerini buldu.
"Bilim ve Kültür", "Resim", "Müzik", "Anadolu Arkeolojisi" ve “Fotoğraf" dallarında…
Dağıtılan ödülleri sırasıyla;
Prof. Dr. Süleyman Seyfi Öğün, Yalçın Gökçebağ, Yalçın Tura, Prof. Dr. Fahri Işık, Ali Jadallah, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın elinden aldılar.
Fazlasıyla ödülü hak ettiler. Ödülleri hayırlı-uğurlu olsun…
Kültürümüzün, geleneklerimizin yozlaştırıldığı,
Millî hasretlerimizin eritilmek istendiği,
Birlik ve beraberliğimizin hedef alındığı …
Bir zaman diliminin içinden geçiyoruz.
Bizlere öncülük eden bu isimlerin tercih edilmesi…
Bu açıdan yerinde ve kıymetli bir seçimdir.
Bu vesilesiyle birkaç hususu aktarmak isterim:
Ödüller başarının, azmin, duruşun ifadesidir.
Emeğin, düşüncenin vücut bulan hâlidir.
Gelecek nesillere yol göstermenin nişanesidir.
Bunu hiçbir zaman unutmayalım.
Sanatçılara, bilim ve kültür adamlarına…
Hayatta iken vefa gösterilmesi çok önemlidir.
Zira ödül alan insan bundan şeref duyar, mutlu olur.
Verdiği hizmetlerin katkısından haz duyar.
Ailesine de ilgili çevrelere de gurur yaşatır.
Maldan mülkten çok önemli bir mirastır.
Geride bıraktıklarına kalan, manevi değeri olan...
Ölümünden sonra vefalı davranmanın…
Toplumsal karşılığı yok denecek kadar azdır.
Ödül verirken seçici olmak da çok önemlidir
Maalesef aynı anda onlarca kişiye ödül verilmesi…
Çok yaygın hâle geldi son yıllarda…
Bu tür organizasyonlarda:
Amaç değeri ödüllendirmek değilse,
Kendi pozisyonlarını öne çıkarmaksa
Bilin ki orada bir menfaat ilişkisi vardır.
Hak edenlere karşı Saygısızlıktır, hürmetsizliktir, hakarettir...
Ödül töreninden bir enstantaneyi de aktaralım:
Fotoğraf dalında ödül alan Filistinli gazeteci…
Ali Jadallah gelemedi. Onu eşi ve iki çocuğu temsil etti.
Gazze’de AA adına görev yapan Jadallah’ın…
Çektiği fotoğraflar dünya kamuoyunda yankılanmıştı…
Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM toplantısında Gazze’deki soykırımı anlatırken…
Katil Netanyahu’nun utanç belgesi olan…
Fotoğraflar Jadallah’ın objektifinden çıkan karelerdi.
Cumhurbaşkanı eşiyle sohbet etti, çocuklarını sevdi…
İnsanın var oldukça sanatın da var olacağını vurguladı.
İnsanın başlı başına bir sanat şaheseri olduğunu söyledi,
Bugün sahip olduğumuz medeniyet ve kültürümüzü,
Büyük sanatçıların inşa ve ibda ettiğini hatırlattı.
Zaman zaman şiirle noktalıyoruz yazılarımızı…
Bu kez de aynısını yapalım…
Erdoğan’ın okuduğu Arif Nihat Asya’nın şiiri ile…
Sanat şiirinde bakın ne diyor;
Kâinatı yaratan Allah’ı zikrederken...
“Sen, mermi yaratırsın;
Ben, ondan saray yaparım!
Suya ektiğin kamışı
Keser, biçer ney yaparım!
.....
Şu manâsız mesafeyi
En yaparım, boy yaparım!
Yeter ki sen... ver ben ondan,
Mutlaka, bir şey yaparım!
Bir yalıncık gönderirsin;
Tarar, süsler bey yaparım!
Gökteki öksüz dilimi
Bayrağıma ay yaparım!”
***
Ödül demişken, bir başkasından da bahsedelim.
Yılın Basın Fotoğrafları Ödül töreninden…
Türkiye Foto Muhabirleri Derneğinin geleneksel hâle getirdiği.
40 yıldır kesintisiz şekilde gerçekleştirilen törene…
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz da katıldı.
Eline aldığı kameranın deklanşörüne basarken,
Davetlilerden enstantaneler yakalamaya çalıştı.
Sahada çekilen her karenin tarihe not düştüğünü,
Çekenlerin de tarihe tanıklık ettiğini dile getirdi.
Gazze’de İsrail’in katlettiği 247 gazeteciyi anarken de…
Hakikatleri aktardıkları için hedef alındıklarını belirtti.
6 bin fotoğraf üzerinden seçim yapan jüri üyelerini,
Ödüle layık görülen meslektaşlarımızı,
Meslektaşlarımıza şevk aşılayan dernek yöneticilerini…
"Marifet iltifata bağlıdır" sözünü hatırlatarak…
Bütün kalbimle canı gönülden kutluyoruz.
***
Mademki böyle devam ediyoruz.
Sözlerimizi ödüllü bir filmle sürdürelim.
Dünya prömiyerini 82. Venedik Film Festivalinde yapan,
Jüri Büyük Ödülü Gümüş Aslan’la onurlandırılan,
"Hind Rajab’ın Sesi" filmiyle… Mutlaka izlemelisiniz.
Yönetmen Kaouther Ben Hania imzasını taşıyan filmde…
Filistin'de yaşanan saldırılar sırasında;
Sıkıştığı bir araçta hayatını kaybeden…
6 yaşındaki kız çocuğunun gerçek hikâyesi anlatılıyor.
Yardım çığlıkları kendi sesinden veriliyor.
'Filistin Kızılay’ın operatör kayıtlarından yararlanılmış.
Yürekleri dağlayan, duygu dolu anlar yaşatan,
Siyonist rejimin yıllardır Filistinlilere yaptığı…
Katliamın, işkencenin tarihteki iz düşümü niteliğinde bir film.
Biz de içimizi titreten bu filmi, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde…
Emine Erdoğan Hanımefendinin katıldığı özel gösterimde izledik.
Emine Hanımın filmle ilgili paylaşımını da aktaralım sizlere:
"Gazze'de acımasızca hayattan koparılan 6 yaşındaki Hind Rajab'ın sesi, tüm dünyanın duyduğu ama kimsenin cevaplamadığı bir imdat çığlığıydı. O çığlığın karanlıkta kaybolmasına izin vermeyen, vicdanları uyandıran, hafızaları diri tutan filmi boğazımızda düğümlenen bir acıyla izledik.’’

