RÜZGÂR EKEN FIRTINA BİÇER!

Sesli Dinle
A -
A +
Gezi kalkışmasında ön saflarda oynayanlar,
FETÖ’nün hain darbe girişimine destek verenler,
Suriye sınırında terör temizliğine karşı çıkanlar,
Ülkemiz aleyhindeki her olayın arkasında olanlar...
ABD, İngiltere, Almanya, NATO, BM, AB…
Şimdi neredesiniz?
Sesiniz soluğunuz çıkmıyor.
Acaba başka galaksilere mi gittiniz?
Fransa’daki olaylar sizi ilgilendirmiyor mu?
     ***
Bize gelince:
Bölücü-yıkıcı olaylara hemen bir kılıf uyduruyorsunuz;
“Bahar havası eylemleri” diyorsunuz,
“Erdoğan’a başkaldırı” diyorsunuz,
“Polis, Erdoğan karşıtlarını şiddetle dağıtıyor” diyorsunuz,
Güvenlik güçlerinin müdahalesine “orantısız güç” diyorsunuz,
Eylemciler ve teröristler için “kaygılıyız” diyorsunuz?
“Olaylar karşısında dehşete düştük” diyorsunuz da…
Fransa’daki olaylara neden aynı gözle bakmıyorsunuz?
Eylemcilere neden destek vermiyorsunuz?
Fransız yönetimini neden uyarmıyorsunuz?
Macron’a neden “yapma-etme” demiyorsunuz?
Polisin şiddetini neden görmezden geliyorsunuz?
     ***
Sebep belli;
Kalkınan, büyüyen, gelişen,
Mazlumların, mağdurların yanında olan,
Dünya coğrafyasında söz sahibi,
Güçlenen, kuvvetlenen,
Gıpta ile takip edilen,
Bir Türkiye sizi rahatsız ediyor.
Milyonlarca Cezayirliyi katleden,
Tarihin utanç yaftasını göğsünde taşıyan,
Sömürgeci bir ülke ile paydaşsınız…
Çünkü birçok ortak noktanız var.
Bize dost görünüp,
Sinsice hareket ediyorsunuz.
Türkiye’ye bölmek,
Kardeşi kardeşe düşürmek istiyorsunuz…
Bunlar nafile çabalar.
Birlik-beraberliğimizi bozamazsınız…
Birbirine kenetlenmiş bir toplumuz.
Bu arada şer güçler yine boş durmuyor.
Fransa’daki olaylar bizi de etkilermiş.
Göçmenler çatışma çıkarabilirmiş?
Durumdan vazife çıkarmak bu olsa gerek!..
     ***
Hâlâ hafızalarımızdadır:
Macron, Türkiye’ye küstahça öneride bulunmuştu.
“Teröristlerle aranızda ara buluculuk yaparız” diye.
Üstüne üstlük teröristleri sarayda ağırlamıştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da okkalı bir cevap vermişti.
“Haddini bil. (Batı da dâhil) Cehenneme kadar yolunuz var!..”
 
 
İSVEÇ, BU SEVDADAN VAZGEÇ!
 
Teröristlerin gösterilerini görmezden geliyorlar.
Yüce dinimize karşı iğrenç ve alçakça eylem yapıyorlar.
Kutsal kitabımız Kur'ân-ı kerimi defalarca yaktılar.
Engellemedikleri gibi pişkin pişkin tavır sergiliyorlar.
Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan’ın dediği gibi,
Göz yumarak suça ortak oluyorlar.
     ***
Taahhütlerini yerine getirmediler.
Sözde terörle mücadele yasası çıkardılar.
Bugüne kadar bir teröristi dahi iade etmediler.
Özgürlük adı altında hassasiyetlerimizi kaşıyorlar.
Araya NATO Genel Sekreterini sokuyorlar.
NATO ülkeleri arkalarında…
Üyeliğe alınmaları kesinmiş gibi davranıyorlar.
6 Temmuz’da yapılacak kritik toplantıdan umutlular.
İşin garibi, Türkiye cephesinde değişen bir şey yok.
Masada yine aynı tavrımızı sürdüreceğiz.
“Hangi şartımızı yerine getirdiniz?” diye soracağız.
Hiçbir şekilde taviz vermeyeceğiz.
Yine de temennimiz;
İkna edecek argümanları ortaya koymaları.
Bu ihtimal dışı bir durum ama…
Üç gün sonra göreceğiz…
Atalarımız boşuna demiyor:
“Ak koyun, kara koyun geçit başında beli olur” diye.
 
 
İKİ PERDELİK TİYATRO
 
CHP’de “Kemal Bey’i istemeyenler kervanı” aldı başını gidiyor.
En yakın arkadaşları bile terk etti.
“Bırak git” diyorlar koltuğu.
Gemiyi limana yanaştıracak başka kaptan peşindeler.
Muhaliflerini anladık da, kurmaylarına akıl sır erdiremedik.
Hâlbuki en büyük desteği onların vermesi lazımdı.
Öküz öldü ortaklık bozuldu misali…
Eğer Kemal Bey seçimi kazansaydı,
Durum çok farklı olacaktı.
Bakanlık koltuğunu kapmak için yarışacaklardı.
Yıkamada-yağlamada,
Yalakalıkta, övgüde,
Rakip tanımayacaklardı.
Yere-göğe sığdıramayacaklardı.
Hezarfen Çelebi gibi, kanat takıp uçuracaklardı.
Ezcümle:
‘Koltuk kapmak’ için ‘koltuk çıkacaklar’dı.
İlk perde böyle…
İkinci perdede durum nasıl ona da bakalım.
Koltuk sevdalısı değil, koltuk meraklısı hiç değil.
Bunu her fırsatta dile getiriyor.
Geçenlerde yine tekrarladı Kılıçdaroğlu:
“Yaşamımın hiçbir döneminde koltuk hırsım olmadı.
Kimi değişimler kurumları eskisinden daha geriye düşürebilir." 
Bay Kemal aleni şekilde söylüyor:
O koltuğu işgal etmemiş.
Koltuk onu zapturapt altına almış.
CHP gemisini sakin bir limana yanaştırabilmek için…
Kim haklı kim haksız?
Ona da CHP seçmeni karar versin.
Bu tiyatroyu izlemeye daha çok devam edecek.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Bekir yenipazarlı 3 Temmuz 2023 06:31

Yazınız için teşekür ederim faydalandım,ülkemiz dışındakiler kendi menfatini sıralıyor şöyle yada böyle o, onların işi.Biz ne yapıyoruz onlarca yıldır onlara adam yetişdiriyoruz bununu çaresine bakmak gerek.Siz ve münevverlerin bunu görmesi bir yana fiiliyat için destek verdiğimiz hükümetin çalışması gerekir diye düşünüyorum.Kısacası onlara değil kendimizin vatan hainleri yetişdirmemiz gerekir.İyi haftalar dilerm.