TAKATUKA

A -
A +

Koltuklarına oturur oturmaz…

 

Algı operasyonlarına başladılar.

 

Kafaları karıştırmak için…

 

Neymiş efendim!

 

AK Partili belediyeler kasayı boşaltmış.

 

Büyük borç yükü altına girmişler.

 

Borçları da askıya çıkarmışlar.

 

Kamuoyu görsün diye sözüm ona…

 

Sormanın tam zamanı;

 

Siz de kaybettiğiniz belediyeleri…

 

Vakti zamanında, borçla devir etmediniz mi?

 

Mesela İstanbul Büyükşehir Belediyesi…

 

Erdoğan, Belediye Başkanı seçildiğinde…

 

MEGA şehrin 2,5 milyar dolar borcu vardı.

 

Bugünün değeri ile 80 milyar Türk lirası!

 

AK Parti’nin 31 Martta kazandığı Hatay…

 

Lütfü Savaş giderayak 7 milyar lira taktı.

 

Örnekleri çoğaltmak mümkün…

 

Neymiş efendim!

 

AK Partili belediyeler şatafat içindeymiş.

 

Lüks arabalar, ihtişamlı binalar, makam odaları…

 

Peki, yıllardır ellerindeki Büyükçekmece Belediyesi…

 

Hasan Akgün 8 yılda inşa ettirmişti.

 

Ne ararsanız var, ”Yavru Saray” adı verilen binada…

 

Hem de uçsuz bucaksız bir alanda…

 

Neymiş efendim?

 

Düne kadar;

 

“AK Parti, belediyeleri eş-dostla doldurdu.

 

Akrabaları ihya etti, onlara kadro verdi.”

 

Diye diye yeri göğü inletiyorlardı!

 

İftiralarla kamuoyunu etkiliyorlardı.

 

Daha bir ay olmadı bile…

 

Kendileri ne yapıyor?

 

Liyakat aramadan, özellik aramadan!

 

Skandal atamalara imza atıyorlar…

 

Karısını, kızını, damadını göreve getirerek…

 

Örnek mi soruyorsunuz, hemen söyleyelim?

 

Çekmeköy, Sarıyer, Menteşe, Bornova,

 

Çankaya, İzmir, Denizli belediyeleri…

 

Bunlardan birkaçı sadece!

 

Bu davranışları nasıl analiz edeceğiz?

 

Seçim öncesinde sergilediğiniz;

 

Dürüstlük, samimiyet, iyi niyet askıya mı alındı?

 

Gösterdiğiniz saygı-sevgi göstermelik miydi?

 

Ya da "Bay Bay Kemal" misali… Çarkçılık mıydı?

 

Bu hâli özetleyen çok güzel deyimimiz var:

 

Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu?!.

 

İşin özeti nedir?

 

Karşı taraf yaptığında, vur abalıya,

 

Sizlere gelince demokratik hak!

 

Durun bakalım hele;

 

Daha yolun başında bile sayılmayız.

 

İhaleler kimlere peşkeş çekilecek?

 

Yârenlere taksimat nasıl yapılacak?

 

Rantta aslan payı kimlere gidecek?

 

Türedi zenginlik mertebesine kimler erecek?

 

Hepsinin tek tek gerçekleştiğini göreceğiz.

 

Kamuoyu buna da hazırlıklı olmalı.

 

Haa söylemeden geçmeyelim:

 

Evet, CHP’de değişimciler kazandı.

 

Ama en çok değişime de uğrayan Özgür Özel oldu:

 

Yeni saç yapısıyla, gözlüksüz yeni imajıyla.

 

Emanetçilikten liderliğe doğru bir adım…

 

     ***

 

Hatırlatmak için iki notu da burada dile getirelim;

 

İlki; Merhum Necmettin Erbakan’a yönelik…

 

Başbakanlığa, inancı gereği tuvalet yaptırmıştı.

 

Alaturka tuvalet, 28 Şubat döneminde,

 

Malzeme olarak çarpıtıldı…

 

Merhum Ecevit’e asansör kurulmuştu.

 

Bina dışından çıkılan… Oysa övgü ile bahsedildi.

 

Gerekçe sağlık sorunuydu.

 

Bugünkü ile o günkü zihniyet aynı zihniyet…

 

İkincisi de; DEM’li belediyelerle ilgili.

 

Türk Bayrağının indirilmesi,

 

Mustafa Kemal ve Erdoğan’a hakaret,

 

İstiklal Marşı'nın okutulmaması,

 

Saygı duruşunun engellenmesi..,

 

İş birlikçi CHP’ye bakalım nasıl yansıyacak?

 

Dilleri lal olmuş sanki!

 

Ağızlarından bir kelime dahi çıkmıyor.

 

 

‘IRAK’LA YAKINLAŞMA!

Doğuda sınır komşumuz Irak’la…

 

Önemli stratejik adımlar atıyoruz.

 

Siyasi, ekonomik, diplomatik alanda...

 

Enerji ile ilgili kritik konularda…

 

Özellikle de terörle mücadele noktasında.

 

Güvenlik ile ilgili anlaşma çok önemli.

 

İkinci önemli konu ise Kalkınma Yolu Projesi.

 

Dünyaya alternatif koridor…

 

Proje 2030 yılında devreye girdiğinde;

 

Ticaret hacmimizde 5 milyar dolarlık artış olacak.

 

Hâlihazırda 15 milyar dolarlık bir hacmimiz var.

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan bugün Irak’ta olacak.

 

Anlaşmaları imzalayacak, görüşmeler yapacak.

 

Tabii ki Kerkük Türkmenleri de masada…

 

Gazze’de 34 bin masumu katleden İsrail de…

 

Biz de bu stratejik ziyarete şahitlik edeceğiz.

 

Bir Kerkük Hoyratı ile sözümüzü tamamlayalım:

 

“Kerkük’ün kapısını

 

Biz kurduk yapısını

 

Dünya sel olup gelse

 

Vermeyiz tapusunu” 

 

 

NEYİN NESİ!

Kilis, Uşak ve Bolu Belediye başkanları...

 

Üçünün de ortak yanı CHP’li olmaları.

 

Göçmen ve yabancı öğrencilere hedef almaları…

 

Irkçı tavırları ürkütücü boyuta ulaştı.

 

Avrupa’daki Türklerin şikâyeti ne?

 

İslamofobi ve ırkçılık...

 

Camilere, evlere, iş yerlerine saldırıyorlar.

 

Kundaklayıp yıldırmaya çalışıyorlar.

 

Bu zulmü her fırsatta dile getiriyoruz.

 

Uluslararası arenada, ilgili ülkeler nezdinde.

 

Biz de göçmen ve yabancı düşmanlığı yaparsak…

 

Bunlardan ne farkımız kalır...

 

Acilen CHP Genel Merkezi el koymalı…

 

Belediye başkanlarını uyarmalı…

 

Evet;

 

Ülkemizde milyonlarca göçmen var.

 

Geçici statüde veya kaçak…

 

Devlet elinden gelen çabayı gösteriyor.

 

Ülkelerine geri dönmeleri konusunda.

 

Barış, istikrar için çaba harcadığımız bir dönemde…

 

Dünyanın neresinde olursa olsun;

 

Mazlumlara, masumlara el uzatan…

 

Mağdurlarla, kimsesizlerin hamisi Türkiye’yi...

 

Uluslararası kamuoyunda küçük düşürmeye,

 

Milletimizin itibarını zedelemeye kimsenin hakkı yok.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.