YAĞMA HASAN’IN BÖREĞİ

Sesli Dinle
A -
A +

Bülent Ecevit Başbakandı.

 

57. Koalisyon Hükûmeti kuruldu.

 

DSP, MHP, ANAP ortaktı.

 

37 bakanlık vardı.

 

Görevden alınanlar, istifalar derken;

 

Koltuktan 58 bakan geldi, geçti.

 

Ecevit âdeta hükûmet değil,

 

“Gönül AlmaKoalisyonu” kurmuştu.

 

3 yıl görev yapan hükûmette,

 

Önemli ve tek icraat;

 

“Rahşan Affı” olmuştu.

 

Çok dar kapsamlı düşünülmüştü.

 

Ama hesaplar tutmadı.

 

Âdeta cezaevleri boşaldı.

 

Sokaklar tekrar suçlu yuvasına döndü.

 

Son dönemde:

 

Ecevit’in sağlık durumu kötüleşti.

 

DSP’yi “yeme operasyonu” başlatıldı.

 

Devlet Bahçeli devreye girdi.

 

Erken seçim kararı alındı.

 

     ***

 

Tarih tekerrürden ibarettir.

 

Seçimi kazandıkları takdirde?!

 

6’lı Masayı da benzer akıbet bekliyor diyebiliriz.

 

5 Cumhurbaşkanı yardımcısı,

 

Önce:

 

Her partiye bir bakanlık,

 

Sonra:

 

Vekil sayısına göre başka bakanlıklar…

 

Nasıl yapılacak?

 

Bakanlıklar bölünecek,

 

Yeni bakanlıklar tesis edilecek.

 

Sayı artacak.

 

Kukla Cumhurbaşkanının ilk icraatı:

 

Kabine kararnamesi çıkarmak olacak.

 

     ***

 

6’lı Masa için:

 

 “Birbirine benzemezler”,

 

“Erdoğan karşıtlığı haricinde ortak yönleri yok”

 

“Vesayetçiler”,” Sivil darbeciler” deniliyordu.

 

Davutoğlu ve Kılıçdaroğlu’ndan,

 

Gelen son açıklamalar gösterdi ki:

 

Gerçek başkaymış;

 

Şapka düştü kel göründü.

 

Meğer masa menfaat masasıymış.

 

Koltuklara oturulduktan sonra,

 

Neler olacak daha neler…

 

Akla getirmek istemiyoruz ama,

 

Pişmiş tavuğun başına gelenlerden,

 

Katbekat fazlası;

 

Devletin de milletin de başına musallat olmaz inşallah.

 

Kendilerinin bile güvenmediği aday için,

 

Mutabakat zaptı imzalayacaklar…

 

Sonra… Vatandaş da bu zata güvenecek…

 

Yok öyle bir dünya.

 

Tabii ki ‘Elle gelen düğün bayram’ demezseniz…

OYUNİÇİNDE OYUN

Seçimin vakti zamanı geldi çattı.

 

Siyasi partilerde heyecan, coşku,

 

Kamuoyu şirketlerinde yarış…

 

Doludizgin, dörtnala gidiyor.

 

Açıklanan oy oranları ise:

 

Herkesten hızlı koşuyor.

 

Yetişmek mümkün değil.

 

     ***

 

AK Parti oylarının yüzde 41-42 olduğunu söylüyorlar

 

Bazı anketlerde MHP yüzde 7-12’lerde.

 

CHP’ye yakın firmalar, oyunu yüzde 30’larda gösteriyor

 

Perinçek’in oyunun yüzde 8,5 olduğu açıklandı.

 

İyi Parti yüzde 12-19 arasında.

 

Her ankette HDP barajın üzerinde.

 

Fatih Erbakan, ‘Oyumuz 8’in üzerinde’ diyor

 

DEVA, Gelecek, ...Zafer, Saadet ve DP’yi de katınca…

 

Bir garip tablo ortaya çıkıyor.

 

Kural:

 

Yüzde yüz üzerinden dağılım yapmak.

 

Fakat, yüzdeleri yukarıdan aşağıya,

 

Aşağıdan yukarıya topluyoruz.

 

Dağılım, yüzde 140’lara yaklaşıyor.

 

Böylece;

 

İstatistik biliminin kuralları da altüst oluyor.

 

Anladığımız:

 

Herkesin bir hayali var.

 

Kimi partilerin de “hayalî seçmeni”…

 

Klasik hikâyede olduğu gibi…

 

Bol keseden sallayan avcılar vardır.

 

Biri:

 

“10 metre boyundaki ayıyı zorluk çekmeden avladım” der.

 

Diğeri aynı ayı için;

 

"Tüfek tutukluk yaptı ama küçük çakımla öldürdüm" der.

 

Yani;

 

Abartının sınırı yok.

 

Partilerin abartılı rakamları da;
Avcı hikâyelerini aratmayacak boyutta…

 

Gerçek anket seçim sandığı…

 

Millî iradenin kararı…

 

Hep birlikte göreceğiz zaten.

 

Çoğu gitti, azı kaldı...

DOĞRU SÖYLEYENİ DOKUZ KÖYDEN KOVARLAR!    

Sahte doktor, sahte diş hekimi,

 

Sahte mimar, sahte mühendis,

 

Sahte hâkim, sahte polis, sahte asker.

 

Sahte diploma, sahte ehliyet,

 

Dolandırma, aldatmaca, kandırmaca,

 

Dost görünüp kalleşlik yapma,

 

Riyakârlık, sinsilik, hile…

 

Toplumsal sömürücülük,

 

Millî ve manevi değerlere saldırı…

 

Fenalık, azgınlık, sapkınlık,

 

Fitne fesat, kötülük… 

 

Aldı başını gidiyor.

 

Her geçen gün:

 

Toplum dokumuz zedeleniyor.

 

Alçak gönüllülük, fedakârlık,

 

Komşuluk, akrabalık, hısımlık,

 

İyilik, yardımseverlik,

 

Doğruluk, dürüstlük,

 

Samimiyet, hoşgörü,

 

Sevgi, saygı, hürmet, 

 

Bizi ayakta tutan,

 

Birlik-beraberliğimizin,

 

Kardeşliğimizin, dostluğumuzun,

 

Erdemleri, güzel hasletlerimiz,

 

Kaybolmak üzere...

 

Acaba bu noktalara neden geldik?

 

Düşünmek, silkinmek zorundayız.

 

Gelecek nesillere kötü örnek olmak istemiyorsak,

 

Millet olma vasfımızı kaybetmeyelim.

 

Zararın neresinden dönersek kârdır.

 

Haydi işbaşına…

MİM

Çalışanlar, emekliler, asgari ücretliler...

 

Zorlayan hayat şartlarına karşı,

 

Aldıkları zamla şimdilik rahatladı.

 

Hükûmetten bir beklenti daha var.

 

2000 sonrası emekli olanlar…

 

İntibaktan yararlanamayanlar…

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan talimat verse de,

 

Çalışma Bakanımız Bilgin de;

 

EYT düzenlemesine dâhil etse.

 

Yüz binlerce emekli bir kez daha sevinir…

 

Ne güzel olur değil mi?!.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.