Müfettişlik hakkında bu da bizim görüşümüz

Feridun Ağabey, son unvanlarıyla “Maarif Müfettişleri” ile ilgili yazınızı okuduk. İllerde görev yapan eski adıyla İlköğretim müfettişliği kurumu maalesef misyonunu tamamlamıştır. Ferdi başarılı olanlara teşekkür etmekle birlikte çoğunlukla kendilerine geniş yetkilerin verildiği dönemlerde denetim, soruşturma ve rehberlik görevlerini başarıyla yerine getirememişlerdir. 28 Şubat döneminde çoğunlukla aktif olarak görev alanlarının dışında tetikçilik yaptırılmıştır. 2002’den itibaren kademeli olarak  statüleri değiştirilerek etkisizleştirilmiştir. İçlerindeki; kinci, öğretmenden ve okullardan maddi çıkar sağlama peşinde koşan, aşırı politize olmuş, aldığı görevi hakkıyla yerine getirmekten aciz meslektaşlarıyla baş edememişlerdir. Azınlıkta olduğuna inandığımız grup mesleğe hâkim olmuştur. MEB’deki başarılı olunamayışının bahsi geçen müfettişlerle hiç alakası yoktur. Yani başka bir ifade ile "Bak bizim etkinliğimiz azaldı, MEB’de başarısızlıklar başladı!" denilemez. Başka sebepler oluşmuştur. Mevcut işleyişte hiçbir anormallik yoktur. Her şey yolunda, istikamet doğrudur. Bakan Bey dâhil herkesin bilgisi dâhilinde bu çalışmaların yürütüldüğü kanaatindeyim. Bence doğrusunu yapıyorlar. Destekliyorum. Takdir ederisiniz ki Yeniçeri Ocağı da zor kaldırılmıştı. Bu yazdıklarım denetim, teftiş ve soruşturmanın lüzumlu olmadığı anlamına gelmemeli. Şunu ifade etmeye çalıştım; "Şimdiki yapı bu hizmetleri yürütemez-yürütmemeli! Çünkü "bu yapı meslek kurallarını ve etiğini tekrar bulamayacak kadar kaybetmiştir. 2002 itibarıyla aynı şeyleri bakanlık müfettişleri için niçin söyleyemiyorum? Çünkü onlar adam gibi adamdı! Bu da bizim görüşümüz. Arz ederim...

 

 

 

Merhaba Feridun Ağabey. Önce bütün şehitlerimize Allah’tan rahmet yakınlarına ve bütün vatandaşlarımıza başsağlığı diliyorum. Ben Kartal Cevizli’den yazıyorum. Ağabey bu seni ikinci rahatsız etmem hakkını helal et. Benim Kartal Cevizli’de inşaat gayrimenkul üzerine küçük bir emlak ofisim var. 1 Mayıs 2016’da açılış yaptım ama malum olaylar yüzünden kapatma derecesine geldim. KOSGEB’in kredi imkânlarından faydalanmak istiyorum ama ne mailime ne de telefonlarıma cevap veriyorlar. Devlet büyüklerimiz televizyonlarda konuşup bizlere müjde verse de bu görevliler bizlerle âdeta alay eder gibi, bizi hiç önemsemiyorlar. Telefonları dakikalarca çaldırmama rağmen cevap vermiyorlar. Benim gibi nice zor durumda küçük esnaf kardeşimiz var. Lütfen bunlara sesimizi duyurur musun?

 

 

 

Değerli Türkiye gazetesi mensupları “dolarını bozdur” kampanyasına cezaevinden katılarak desteğimi belirtmek istedim. Sizlerin aracılığıyla 500 dolar bozdurup makbuzunu bana yollayanlara, bana belirttiği adrese en az 300 TL değerinde el sanatı, gemi, ışıklı ayna, vb. el yapımı maketler, masa üstü, vitrin, yazıhane süslerini yollayacağım. "Dolarını bozdur maketleri iste!" Bu vatan, destek olan herkese minnettardır. Değerli Türkiye gazetesi ailesine de hayırlı çalışmalar dilerim...

 

 

 

Sayın Yavuz Özyiğit, bahsettiğiniz konu, sizin kendi şahsi durumunuzla ilgili olup, bu iddianız; şahsi olarak ya da avukat kanalıyla savcılığa müracaat etmekten başka yapabileceğiniz ve önerebileceğimiz hiçbir şey olmayan bir durumdur.