Son dönemde bazı özel okullar başta olmak üzere 'kapağı yurt dışına atma' odaklı yetiştiriliyor gençlerimiz. En büyük talep Amerika, Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya'ya...
En fazla Türk genci Amerika'da okuyor. Rakam 10 bin civarında. Almanya ikinci sırada. Bu ülkede 8.500 Türk öğrenci eğitim görürken, üçüncü sıradaki İngiltere 3.800 civarında Türk öğrenciye ev sahipliği yapıyor.
Amerika, MIT, Harvard, Yale, Stanford gibi ünlü üniversitelerinin bütün dünyada kabul görmesi sebebiyle çok popüler. Tıp, mühendislik gibi bölümlerin yanı sıra tiyatro, sinema, müzik eğitimi almak için gidiyor Türk gençleri. Tabii mezuniyette iş imkânları da çok geniş.
Almanya'da da yine mühendislik ve teknoloji ağırlıklı okullar popüler. Bu ülkede de 'müthiş beyinler' ülkeyi terk etmesin diye her şey yapılıyor. Çalışma izinlerinden sosyal desteklere kadar birçok şey var. İngiltere, yabancı dil geliştirmenin yanı sıra, hemen hemen her alanda eğitim görülebilecek ülkelerden. Ukrayna, Fransa, İtalya, Kanada, Avusturya, Avustralya, İrlanda gibi ülkeler sıralanıyor ilk 3'ün ardından...
Fiyatlara baktığımızda, ABD'de devlet üniversiteleri dahi yıllık 35 bin dolara ulaşıyor. Özel üniversitelerde 60 bin doları buluyor. Harvard, Yale derseniz yıllık 100 bin doları gözden çıkarmak gerekiyor.
İngiltere'de yıllık yaklaşık 10 bin pound olan ücretlerin tıp gibi bölümlerde 70 bin pounda kadar çıktığı görülüyor. Konaklama, kişisel harcamalar, kitap gibi giderler buna dâhil değil. Almanya'da devlet ve özel üniversite farkına göre yıllık 10 bin ila 40 bin avro, yüksek lisansta 65 bin avroya kadar çıkmak zorunda kalıyor öğrenciler...
Bu ülkelerde yaşama maliyetleri de yüksek. Almanya'da 400-500 avro kira, ayda 110 avro zorunlu sağlık sigortası. İngiltere'de 500-1500 pound konaklama, 1035 pound zorunlu sağlık sigortası gibi ciddi harcamalar var. Bütün bunlara rağmen hızlı bir beyin göçü var. Bazı Türk şirketlerinin tersine beyin göçü gibi girişimlerinin yanı sıra, savunma, teknoloji, enerji gibi alanlardaki avantajlar, sağlıktaki ihtiyacın getirdiği yüksek teklifler, geri dönüşü artırsa da hızlandıramadı...
Yıllardır konuştuğumuz bu konu için FutureBright Group ve Grea TR platformu araştırma yapmış. Araştırmada ortaya çıkmış ki, Türkiye'deki çalışma şartları ve ücret seviyeleri eşitlendiği takdirde gençlerimizin ilk tercihi dönmek...
Araştırma sonuçlarına göre;
* Yurt dışında öğrenim gören her 10 gençten sadece 3'ü istediği nitelikte bir işte çalışıyor. Yurt dışı eğitimde, her 5 gençten biri burs imkânı buluyor, Türkiye'ye dönen her 10 kişiden ise 6'sı işinden memnun...
Ve maalesef hemen hemen hepsi, Türkiye'ye özlemin yanı sıra, hangi ülkede olurlarsa olsunlar kötü davranışlara maruz kalıyorlar. Bir profesörün dediği gibi; hiçbir ülkede 'birinci sınıf vatandaş' muamelesi görmüyorlar maalesef... En çok da bu nedenden dolayı giden gençlerin yüzde 61'i ülkesine dönmek istiyor. Ama kalan bölüm dönmek istemiyor. Kötü muameleye rağmen.
Bu nedenle Türkiye'nin 'Tersine Beyin Göçü' politikası benimsemesi, hızla uygulaması şart. Aslında onların gitmemesini sağlamak, gitse dahi öğrenim bitince geri dönmeyi isteyecek şartları oluşturmamız gerekiyor. Tabii bu arada yurt dışında kalmaya devam etmek isteyenlerin önemli bir bölümü de tıp, teknoloji, mühendislik alanlarında. Ve bizim onlara çok ihtiyacımız var. Ülkesinde eğitimlerinin hakkını verecekleri, haklarını alabilecekleri ortamın sağlanması, bunun bir politika hâlinde benimsenmesi gerekiyor. Acilen...
Geçtiğimiz günlerde, İş Sanat Genel Müdürü Zuhal Üreten'den, bir davet aldım... İş Bankasının kültür ve sanata yaptığı yatırımın yeni bir adımını paylaşmak için Denizli'ye davet ediyordu sevgili Zuhal Üreten. Gittiğimizde gördük ki, günün koşuşturması içerisinde odağımızı sanata, tarihe çok da çevirememişiz. Bu önemli bir fırsat oldu. Gittiğimizde öğrendik ki, ünlü Türk ressam İbrahim Çallı’nın 143’üncü doğum günüymüş. Bankanın kuruluşu İş Sanat da, ‘Herkes İçin Sanat: Anadolu Sergileri’ başlığı ile başlattığı hareketin ilk adımını, Çallı’nın doğum yeri olan Çal’da başlatmaya karar vermiş. İş Bankasının Çal şubesinde özel bir seçkiden oluşan sergi, vatandaşlara hemşehrileri olan dünyaca ünlü ressamın eserlerini banka şubesinde görme fırsatı sunmuş oldu. Gül Koklayan Kadın, Manolyalar, Balıkçılar, Peyzaj-Bebek İskelesi Önü isimlerini taşıyan ünlü eserler, Prof. Gül İrepoğlu’nun küratörlüğünde Çallılarla buluştu. İş Sanat, Cumhuriyet’in 100. yılında İstanbul’da ziyarete açılan Resim Heykel Müzesi ile sanatseverlere sunduğu Türkiye İş Bankası Sanat Eserleri Koleksiyonu’ndan özel seçkileri Anadolu’ya taşımaya başlayacağını da daha önce duyurmuştu. Çal’dan sonraki durak Muğla’nın Milas ilçesi olacak ve burada da İş Bankası şubesinde resim sanatının önemli eserleri sergilenecek...
Bir bankanın sanata verdiği değer, bu değeri halkla paylaşması çok önemli tabii. Fakat bu değer ve paylaşım, resim ve heykelle sınırlı değil. Ülkemizin dört bir yanında tarihî yapıların ve yer altındaki değerlerin ışığa kavuşmasına da katkı veriyor. Bunlardan biri de yine Denizli'deki Laodikeia Antik Kendi. Denizli'ye yaklaşık 6 kilometre uzaklıkta. Anadolu'nun en önemli arkeolojik alanları arasında yer alıyor. Antik dönemde ticaret, kültür ve inanç açısından önemli bir merkez. Roma İmparatorluğu döneminde büyük bir refah ve zenginlik içinde yaşanan bir kent aynı zamanda Laodikeia. Burada kazılara 2003 yılından bu yana devam ediliyor. MÖ 5500’den başlayıp, MS 7. yüzyıldaki depreme kadar devam eden bir medeniyetin izleri, Prof. Celal Şimşek başkanlığındaki ekip tarafından, -tabiri caizse- iğneyle kuyu kazılarak 2013 yılından beri sürdürülüyor. İş Bankası, bilimsel kazıya 5 yıl boyunca katkı sağlayacak. Bu kentin 2013 yılından bu yana UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi’nde olduğunu da hatırlatayım…
Öte yandan banka Gaziantep'teki Zeugma Antik Kenti, Antalya'daki Patara, İzmir'de Teos, Aydın'da Nysa, Muğla'da Stratonikeia Antik kentine de katkı sunuyor. 1985 yılından bu yana Kırşehir Kaman'da kazı çalışmalarını yürüten Japon Anadolu Arkeoloji Enstitüsü de yine banka tarafından katkı sağlanan çalışmalar arasında. İş Bankası Kültür Yayınları ise bu antik kentlerle ilgili yayınlanan kitapları da yayınlayarak desteği büyütüyor.
Canan Eraslan'ın önceki yazıları...