Aman Allahım!.. Bu ne korkunç şey böyle!.. Sanki üzerimizden TIR geçti.. Maç mı, kâbus mu? Fransa futbolu, sanat gibi icra eden balerinler topluluğu.. Tabii ki; unvânı da üstünde.. Dünya ve Avrupa Şampiyonu.. Ama Türkiye ile arasındaki futbol farkı Allah aşkına bu mu? Hayır!.. Yüzbin kere hayır!.. Çünkü bu tezi kabul etmek Türk futbolu üstüne kurulan tüm hayâlleri bir Fransa maçıyla silip atmak, son Avrupa Şampiyonası''nda bu ülkeye çeyrek final gururu yaşatan değerleri, heyecanı ve yaşanan o muazzam havayı inkâr etmek olur ki; bu da ülke futbolu adına iflas demektir. Bunu kabul edemem. Çünkü bu Türk futbolu adına büyük haksızlık olur. "4-0"!.. Bu skoru Fransa karşısında daha önce de yaşadık. O halde skoru bırakalım, niçin kaybettiğimize bakalım. İsterseniz sahaya çıkan Türk Milli Takım onbirinden başlayalım. Acaba oyuncu seçimi doğru muydu? Okan, Emre, Suat ve K.Hakan gibi çabuk ve teknik becerileri üst düzeyde olan dört G.Saraylı''nın oluşturduğu orta sahanın lideri; oyun kurucusu Mustafa İzzet mi olmalıydı? Bizce hayır. Şenol Güneş de bunu gördü, gerekli değişikliği yaptı ama atı alan Üsküdar''ı geçmişti. Mustafa İzzet''ten Hagi''nin görevini beklemek, hele hele Zidane gibi büyük bir oyuncunun yönetimindeki bir takım karşısında beklemek, maçı başından kaybetmek olurdu. Öyle de oldu. 4-4-2 düzeninden Mehmet Polat''ı oyuna alarak 3-5-2''ye dönmek de çare olmadı millilerimize. Çünkü Fransa takım gibi takımdı. Hem fizik, hem teknik, hem taktik, hem de futbol olarak ezici bir güce sahipti. Seyrederken futbol adına sevindik ama Türkiye adına üzüldük. "GOL..." Fransa bunu çok kolay yapıyor da biz bunu neden beceremiyoruz? Türkiye bunu düşünmeli. Düşünmekle kalmamalı, kulüpler düzeyinde çaresini aramalı. Peki tek eksiğimiz gol mü? Hayır, yıldızlarımız tansiyonu yüksek maçların altında hâlâ eziliyor. En tecrübelisinin bile eli ayağına dolaşıyor. İşte Emre, Ahmet Dursun, Okan ve Suat. Ölü topları bile kullanamadılar. Bir tek Hakan Ünsal kelle koltukta savaştı. Sonunda da sakatlandı, yazık oldu. Ne yazık ki; büyük denizde kazanmak uğruna verdiğimiz gösteride sınıfta kaldık. Amatör takımların bile yapmayacağı hataları yaptık ve kaybettik. Şimdi Rüştü''yü, Fatih''i, Ogün''ü, Bülent''i suçlamak kolaycılık olur. Bu rezaleti bir daha yaşamamak için bu maçtan ders çıkarmalıyız. Haydi ders başına.

