Haydi, bi daha!..

..Ve geldi çattı, Almanya-Türkiye finali!.. Zor!.. Hem de çok zor bir maç!.. Ama imkansız değil! Tıpkı Bursa''daki gibi... Yeni bir zafer hedef!.. Strateji, ikincilik hesaplarına girmeden, "Yen Almanya''yı dön köşeyi!" Pekii ama nasıl? Bu sorunun cevabını teknik direktör Mustafa Denizli bugün maç konuşmasında verecek. Biz, açıklamaları kısmen açıklayalım... Takımımız sahaya 4-4-2 düzeniyle çıkacak. Oyunun devamında en azından eşitliği korumak için kontrolü elden bırakmayacak, ilerde bir tek Hakan Şükür''ü bırakarak, total savunma düşüncesi içinde 4-5-1 sistemiyle devam edecek. Maçın finali skoru belirleyecek... Galibiyet için son bölümde son hamleler yapılacak... Hakan Şükür''ün yanına biri orta sahadan çıkacak iki golcü daha eklenecek... İsimleri bizde saklı olan bu oyuncularla sistem 4-3-3''e dönecek ve mutlak gol hedefleyecek... Evdeki hesap çarşıya uyarsa, Alman Milli Takımı''nın kilit isimleri Bierhoff, Kirsten, Bode, Neuville ve Scholl için özel önlemler de ihmal edilmeyecek. Bu oyuncular, mutlaka kendi bölgelerinde etkisiz hale getirilecek. Bütün bunları yapabilmek için rakibi tanımak gerekir... Kössem kampı bunun için süper bir fırsat oldu. Denizli''nin özel görevler verdiği hangi futbolcuya sorsanız, rakibinin bütün özelliklerini ayakkabı numarasından, nabız atışına, top kontrolünden, sürüşüne kadar ezbere anlatıyor. Gördüğünüz gibi, Almanya maçı beyinlerde zaferle sonuçlanmış durumda... Sıra ayakların kağıt üstünde kalan bu oyunu sahaya yansıtmasında...  Mustafa hoca zafer için sadece teknik ve taktik hazırlığı da yeterli görmüyor... Kössem''de bir diplomat gibi çalışıyor. Sport Bild, Kicker dergileri ve ARD televizyonuna yaptığı konuşmalarda Almanlar''a sıcak mesajlar veriyor. Almanya maçının Türk insanı için sadece sportif bir yarış olmayacağını, burada garantilenecek bir Avrupa finalinin deprem afetiyle sarsılan milletimiz için büyük bir moral ve yaşama sevinci olacağını anlatarak, işin insani tarafına dikkat çekiyor.  Bu mesajlar etkisini göstermiş olmalı ki, Jupp Derwall''den Günter Netzer''ine ve Alman Futbol Federasyonu Başkanı Bruno''dan teknik direktör Erick Ribbeck''e kadar herkes, "Türkiye''ye yenilmek felaket olmaz" şeklinde demeçler vermeye başladı... Bununla da kalmadı Ribbeck, Hakan Şükür, Oktay, Sergen, Tayfur''un bütün Almanlar''ın resmen huzursuz ettiğini de itiraf etti. Bu, düşüncenin aksini iddia eden tek kişi, 38''lik futbolcu Mattheaus!.. Ancak unutmamak gerekir ki, Milli Takımımız, eskisi gibi değil... Çok zengin, güçlü ve yetenekli bir kadroya sahip... İsimler, Ahmet, Mehmet, Rüştü, Hakan gibi değişse de Milli Takım''ın kendine özgü futbolu hiç değişmiyor. Skorda geriye de düşse bu kabiliyetli kadro, oyunun gidişine ve rakibin gücüne göre, her sistemi rahatlıkla oynayarak düşündüğü sonucu alabiliyor. Tayfur, Alpay, Tayfun ve Sergen çok yönlü joker oyuncular listesinde ön sırada geliyor. .  Bunca özelliğe rağmen, yine de her şey mükemmel değil... Tam performansı engelleyen unsurlar mevcut... Mesela, ligde oynanan futbol!.. Çok düşük tempolu... Bu da, Milli Takım''ın hızlı düşünüp, hızlı oynamasını engelliyor... Sergen, Hakan, Ayhan, Oktay ve Arif gibi oyuncular kabiliyetlerini tam olarak kullanamıyor. Daha da önemlisi... Final takımı olabilmek... Henüz bunu başaramadık. Ne zaman, gerilimli bir maça çıksak, ayaklarımız titredi, futbolu unuttuk, oyunu kaybettik. Dileriz bu maç, bu eksileri de artıya döndürür. Hem, Bursa''daki zaferin tadı damağımızda kaldı... Aynı lezzeti bi daha tatmaya ne dersiniz... Haydi, bi daha!.. www.hasansaricicek@hotmail.com