İflas ve ders!

Geçmiş olsun!.. Türk futbolu Şampiyonlar Ligi''ndeki makus talihini yine değiştiremedi. Ne yazık ki, G.Saray, Ali Sami Yen''deki "Hamlet" oyununu kaybetti. Şimdi; "Tafferel''in ölüsü mü, Mehmet''in dirisi mi?" ya da "Bu Hakan Şükür''le daha ne kadar devam edeceğiz?" tartışmaları başlayacak. Yine havanda su dövülecek. Bu ve buna benzer sorular dünkü rezalete ucuz fatura kesmekten başka ne işe yarar? Hakikat gün gibi ortada; gücümüz bu bizim... Daha ötesi yok. Bu kafayla olması da mümkün değil. Onlar futbolu futbol gibi oynuyor, biz ise dalgamızı geçiriyoruz. Sözüm ona G.Saray bu ülkenin en iyi futbol oynayan ekibi. Söyleyin Allah aşkına en iyisi buysa, kötüsü ne? Maksadımız suçlamak değil, dünkü iflastan gelecek için dersler çıkarmak. Dün G.Saray sahaya ne için çıktı? "İlla da galibiyet" diyordu teknik direktör Fatih Terim... İyi de lâfla peynir gemisi yürümüyor ki... "Türk futbolcusu zekidir, çeviktir, çalışkandır" diyorlar. Hani nerede o futbolcu? Ali Sami Yen''de mercekle aradım G.Saray formasını giyenlerin içinde bir tane bile bulamadım. Bir takım düşünün ki, sahaya üç forvetle çıkmış olsun, defansını ilerde santraya yakın yerde kursun, Hakan Şükür, Arif ve Hagi''nin arkasına K.Hakan ile Okan''ı da katsın fakat bir tane gol bulamasın. Olacak iş mi bu? Elbette olacak iş. Futbol "ben bilimim" diye haykırıyor. Chelsea bunu böyle kabul etmiş. Sahada kronik bir takım gibi çalışıyor. İlk yarım saatte iki adamla kalemize bir defa geliyor, onda da golü buluyor. Hem de nasıl biliyor musunuz? Bizim defansta dört futbolcu varken. Onlar iki adamla golü buluyorken, biz beş adamla golü nasıl bulamıyoruz? İncelik burada... Onlar topsuz oyunda nereye, nasıl çarpraz koşular yapılacağını ve nasıl gol vuruşunda bulunacağını ezbere biliyor. Bizim forvet ise klasik ve statik oyununu oynuyor. Defanstan şişirme toplarla Hakan''ı pozisyona sokacağız, o Hakan Şükür de Desailly ve Lebouef gibi kendinden uzun ve iri fizikli futbolcuların arasından yükselip gol atacak. Kolay değil, yedirmezler adama... Yedirmediler de... Fakat, bizim tabela yorumcuları böyle durumlarda Hakan''ı harcamayı marifet bilecekler... Geçin efendim... Hakan ne zaman topla buluşsa, beş Chelsea''li vardı etrafında... Çin ordusu gibi çoğalan Arif''i ve diğerlerini bile hesap etmiyorum, çünkü G.Saray''ın dünkü oyun anlayışında bu futbolcuların yapabileceği hiç birşey yoktu... Topu yere indirmedikleri sürece... G.Saray onu da başaramadı dün. Çünkü Tugay kurmaylı orta sahası Emre''si ve Okan''ı ile resmen iflâs etmişti. Ümit ile Hasan Şaş''ın oyuna girmesi de değiştiremedi bu kara tabloydu. Chelsea korkarak geldiği İstanbul''dan beş golle bayram edip döndü... Helâl olsun... Futbolda şansın fazla rolü olmaz böyle oyunlarda... Şimdi G.Saray bu rezaletten gerekli dersleri çıkarmalı... Ucuz adamlarla devler sahnesinde başa güreşilmeyeceğini bilmeli. İşte en büyük ümidimiz Hagi... Dün hem kendini hem de G.Saray''ı strese sokmaktan başka ne yaptı? Demek ki, topu alıp eve götürüyormuş gibi oynamak marifet değil... Marifet, kazanacak şekilde topa hükmetmek. İşte G.Saray bunu beceremiyor. Beceremediği için Şampiyonlar Ligi''nde iflas etti. Umarız bundan gerekli dersi çıkarır.