Elinde görüntü var mı, görüntü?!

A -
A +

Rezervasyon yaptırdığı seyahat acentesinden bir miktar para sızdırmak, ya da en azından tatilini bedavaya getirmek için, yalancıktan taciz veya tecavüze uğradığını öne süren uçuk-kaçık turist kadınlar bile, bunların nazarında peşinen mağdurdur... Çünkü her yıl, bu çeşit iddialar üzerine derhal çarşaf çarşaf haber-yorumlar yaptırıp, toplumsal ahlak durumumuzu sorgularlar ve "milletçe utancımızı" yüzümüze vururlar! Fakat aynı duyarlı(!) medya zümresi, Kabataş rezaleti için ta ilk günden sözleşmişçesine, toplu bir dayatmada bulundu: "Görüntü var mı? Hani nerde bu olayın görüntüsü..?" Bu haksız ve çirkin vaziyet alışın sebebi acaba ne olabilirdi? Hükümete karşı aleni bir kalkışma olduğu çok çabuk belli olan, Gezi Parkı tezgâhındaki zorunlu siyasi tavrın bir icabı mıydı? Yoksa saldırıya uğradığı adli tıp raporuyla da sabit olan, bebekli genç kadın tesettürlü olduğu için mi? Galip ihtimal, Gezi Parkı meselesini haklı çıkarmak adına, illegal eylemlerle vatandaşın can ve mal güvenliğini tehlikeye sokan anarşist ve maganda grupları, temize çıkarma gayreti...
Hani 'feministler ve dürüst maçolar', yıllarca kadının beyanı esas alınmalı diye bağırıyordu!.. Kabataş'taki utanç verici saldırıyı böylesine rezil biçimde saptıran, "fantezi" vs. diyerek; kendi iç dünyalarındaki sefaleti dışa vuran bu zavallı yaratıklar, dokuz ay sonra kim tarafından ve ne maksatla servis edildiği henüz tam olarak belli olmayan montajlı, krokili görüntülere sarıldılar... "Bakın işte ilgili görüntülerde saldırı falan yok..." diyerek, hem mağdur genç kadına, hem de onun hakkını savunan hükümete ve başbakana, daha bir cüretle saldırıyorlar. Bunu yaparken de, vahşi saldırıyı gerçekleştiren güruhun ve onları arkalayan cenahın haklılığını(!) müdafaa noktasında, suret-i haktan görünmeye çalışıyorlar. Ancak bu gayretlerin hiçbir faydası olmayacak. Şunu kesin olarak belirtelim: Kabataş rezaletini inkâr üzerine tereddütsüz ittifak kuran malum güruh, er-geç nasıl bir çamura saplandığını fark edecek.
Nasılsa günün birinde, bu meşum hadisenin şimdilik karanlıkta kalan detayları da gün yüzüne çıkacak. Bahse konu montajlı görüntüleri dokuz ay saklayanların fendini boşa çıkaracak, yeni görüntüler veya başka deliller ortaya döküldüğünde, bakalım "ikiyüzlü yaratıklar" ne diyecek? Bırakalım şimdi saplandıkları çamurda debelensinler, debelendikçe de batsınlar. Etik kurallar, ahlak vs., bu yaratıkların menfaatine hizmet ettiği sürece geçerlidir. Bu olmadığı zaman her şeyi kolaylıkla inkâr etmek, onlar için kolaydır. Görüntü, tape vb. materyal, kendileri için her zaman ölçü olmaz. İşin acı tarafı şu ki, malum taife Kabataş saldırısı konusunda, yeni müttefikler de edinmiş durumda!.. Normal şartlarda, hak-hukuk ve ahlak namına, fazilet-erdem namına bir araya gelmesi imkânsız gibi görünen kişi veya gruplar, şaşırtıcı bir şekilde, iş birliğine girebiliyorlar...
Bu tabloyu ibretle seyrediyoruz... Kabataş olayında da, gerçeğin eninde sonunda ortaya çıkacağına ve o gün bazı yüzlerin mutlaka kızaracağına inanıyoruz!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.