Esad'ın beynini dağıttılar!..

A -
A +

Geçtiğimiz pazar (15 Temmuz) günü, yazıya şu başlığı koymuştuk: ESAD BU KANDA KESİN BOĞULUR... Aradan üç gün geçmedi. Gerçekten Esad'ın beynini dağıttılar ve kollarını da kopardılar. Dün Suriye'nin başşehri Şam'da, Suriye Devleti'nin belki de en iyi korunan binası olan Ulusal Güvenlik Merkezi'ne bir intihar saldırısı yapıldı. Başbakan Yardımcısı ve Savunma Bakanı Davut Racha, Onun yardımcısı; eski istihbarat başkanı ve Beşar Esad'ın eniştesi Asıf Şevket (Bir dönem Suriye'nin en güçlü adamı olarak biliniyordu...) ve İçişleri Bakanı Muhammed El Şaar öldürüldü. Ulusal Güvenlik Şefi Hişam Bahtiyar yaralandı. Reuters ajansına göre, Bahtiyar'ın durumu ağır ve ameliyata alındı. Suriye devlet televizyonu, savunma bakanı ve yardımcısı ile içişleri bakanının öldürüldüğünü, üst düzey yetkililerden bazı kimselerin de yaralandığını, silahlı kuvvetler komuta kademesinden yapılan bir açıklamayla resmen duyurdu. Bir müddet önce muhalifler safına katılan, Suriye'nin eski Bağdat Büyükelçisi Navaf Faris; dünkü bombalı saldırıyı değerlendirirken, Ulusal Güvenlik Merkezini "REJİMİN KALBİ" olarak nitelendirdi. Buna göre, dünkü saldırı rejimin tam kalbine indirilen ölümcül bir darbedir. Bu saldırıdan sonra Baas rejiminin varlığını koruması bir yana, uzun müddet ayakta kalması da artık kesinlikle mümkün değil. Zira bu saldırı, Baas rejimini ayakta tutan güvenlik sisteminin tamamen çöktüğünü gösteriyor. Ulusal Güvenlik Merkezindeki bakanlar toplantısına yapılan ölümcül darbenin yanı sıra, dün Şam'daki çok önemli askerî birliklerden olan 4. Tümen'in karargâhında da beş tane patlama meydana geldi. Zaten pazar gününden beri, Şam'ın kenar mahallelerinden başlayarak merkezine ve başkanlık sarayına doğru ilerleyen çatışmalar da, kesintisiz devam ediyor. Hükümet merkezinde, dört günden beri devam eden çatışmaları kontrol altına alamayan Baas Rejiminin yolun sonuna geldiğini, günlerinin sayılı olduğunu söyleyebiliriz. Hatta bunun daha da ötesini kayda geçirelim: Sizler bu satırları okurken, Beşar Esad'ın yakalandığı veya yurt dışına kaçtığı haberleri de gelmiş olabilir!.. Pazar günkü yazımızı şöyle bağlamıştık: "... Kan gölü, Esad'ın sivri boyunu aşmak üzere. Netice: Esad bu kanda kesin boğulacak!" Evet, Esad ve şürekâsının son çırpınışlarını seyrediyor gibiyiz. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Suriye'nin merkezinde kesin ve sonuç belirleyici bir muharebenin cereyan etmekte olduğunu söyledi... Dün öldürülen savunma bakanı Racha, Suriye Yönetimindeki en üst düzey Hristiyan idi. Geçen yıl ağustos ayında, görevden alındıktan iki gün sonra ölüm haberi gelen Ali Habib Mahmud'un yerine gelmişti. Suriye Yönetimi çoktan beri, ülke topraklarının ekseriyetinde kontrolü yitirmişti. Dünkü çatışmalar da gösteriyor ki, Baas rejimi artık Esad'ın sarayını dahi koruyamayacak noktaya gelmiş. Devlet televizyonu, her zaman olduğu gibi, gün boyu yabancı güçlerin Suriye'deki terör eylemlerini kınamaya devam etti. Şam'ın her tarafından yükselen kesif dumanlar, dün itibariyle kanlı rejimin büsbütün çözüldüğü ve Esad ile vahşi katillerinin kesin bittiğini haber veren işaret fişeği gibi geldi bana. Canavarın kolları koptu, kafası da kopacak...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.