Alma mazlumun âhını!

Aslında çoğu Fransızlar; Cezayir'de işledikleri cinayetleri biliyor ve yıllardan beri bu psikolojik tesir altında bulunuyor. Fransızların, Cezayir vahşetinden ötürü yaşadığı aşağılık duygusu bir yandan onları "soykırım karşıtı şampiyonluğu"na soyunmaya sürüklüyor, öte yandan da, suçlarını bir türlü kabul etmemeye, itiraf etmemeye... Gerçi ara sıra, vicdanı biraz olsun sızlayanlar çıkıp; vahşetlerini bir bir itiraf etmiyor da değil. ÇIKAR ÂHESTE ÂHESTE... Ne var ki; bu sefer Paul Ausaresses adındaki bir emekli generalin itirafları Fransa'yı karıştırıyor. Generalin pişmanlığı gerçekleri sergiliyor ve Fransa bu utançla gittikçe çalkalanıyor... Fransızların, Cezayir'de giriştikleri korkunç olaylar, ahlaki bakımdan da bütünüyle kınanıyor. Bir bakıma, Cezayirlilerin ahı tuttu da denilebilir. Ne demişler, "Alma mazlumun ahını, Çıkar aheste aheste..." CEZAYİR 1955-1957 Le Monde gazetesi, 83 yaşındaki Fransız General Ausaresses'in, bazen kendisinin emir verdiği, bazen de bizzat tanık olduğu Fransız ordusunun Cezayir'de yaptığı katliam, işkence ve yargısız infazlara, "Özel Servisler, Cezayir 1955-1957" ismini verdiği kitapta geniş bir biçimde yer verdiğini yazıyor. Gazetedeki haberde, Cezayir'e 1955 yılında giden generalin, Fransız polisinin o tarihlerde de sistemli bir işkence yaptığını, cinayetlerin, siyasi iktidarın emirleri dahilinde yapıldığını yazdığı belirtiliyor. Kitapta, işlenen cinayetlerle ilgili olarak pişmanlık duyduğunu belirtmeyen general, "bu durumun kendisi için hiçbir zaman vicdani bir problem oluşturmadığını" ifade ediyor ve işlenen suçlarla ilgili olarak Sosyalist Parti'yi, özellikle de o dönemde Adalet Bakanı olan eski Cumhurbaşkanı François Mitterrand'ı suçluyor. YÖNETİM SUSUYOR Yıllar geçmiş olsa bile, Fransızların Cezayir'de giriştikleri vahşet bir bir ortaya çıkıyor. Cezayir'de uzun süre yaptığımız araştırmalardan sonra hazırladığımız ve TÜRKİYE Gazetesi'nde de yayınlanan dizi yazımızda, ele aldığımız bütün olayların gerçekliğini, Fransızlar bile artık doğrulama mecburiyetini duyuyor. Ancak Cezayir yönetimi, bu utanç sayfalarını tarihinden silmek istiyorcasına bir tavır takınıyor. Belki de, Fransa ile olan siyasi ve ekonomik ilişkileri yüzünden, yönetim, vahşeti hatırlamak veya dünyaya hatılatmak bile istemiyor. FRANSA SUÇLANIYOR Oysa; Generalin Fransız Ordusu'nun Cezayir'de işlediği katliamları açıkça itiraf etmesinin ardından, Uluslararası Af Örgütü, Fransa'ya "hukuki yükümlülüklerini yerine getirmesi" çağrısında bulunuyor. Türkiye'ye iftira eden Ermenilerin iğrenç yalanlarını, dünyaya yaymanın anavatanı Fransa, bakalım şimdi, bu kara lekeyi nasıl temizleyecek? Dileriz ki, Cezayir'i yönetenler de, artık gerçekleri saklamaktan vazgeçip, Fransa'nın vahşetini bütün dünyaya haykırıversin.